[ Analiz ] Mümin ve Musibetler

Okuma Süresi 3 dkYayınlanma Cuma, Şubat 26 2021
Kâinatta meydana gelen olayların hiçbiri tesadüfi ve anlamsız değildir. Her olayda bir hikmet, bir maksat ve bir hayr vardır.
ALİ AKPINAR

Kâinatta meydana gelen olayların hiçbiri tesadüfi ve anlamsız değildir. Her olayda bir hikmet, bir maksat ve bir hayr vardır. Bir olayın güzel ve hayr olması sadece zahire bakarak anlaşılamayabilir. Zira zahiren çirkin ya da şer gibi görünen şey, neticesi ve meyvesi itibarıyla güzel olur, hayr olur. Meselâ yağmur tüm canlıların hayatı için elzem olmasının yanında başka faydaları beraberinde getirir. Yağmurdan cüz’î bir zarar gören bir adam, “Yağmur çirkindir, zararlıdır, şerdir.” dese, hakikata aykırı hüküm vererek büyük bir hata etmiş olur. Aynen öyle de kâinatın küçük bir nümunesi olan insan için de aynı durum söz konusudur. İnanan insan, başına gelen her olayda bir hikmet, bir maksat ve hayr görür ki hakikaten de öyledir.

İnsanın bir ot, cansız bir cisim ya da hayvan olarak değil de akıllı, iradeli, şuurlu, düşünceli, vicdanlı  bir varlık olarak yaratılıp insan olma şerefiyle diğer varlıklardan üstün kılınması; insanlar arasında da aklını, düşüncesini, iradesini doğru kullanarak hidayete mahzar kılınan kişinin mü’min olma şerefiyle yüceltilmesi en büyük hayr ve lütf-i ilâhîdir. Bunun yanında, pek çok nimetle serfiraz kılınan mü’minin başına gelen bir belânın, imanın nuru, sabrın kuvveti, tevekkülün sekineti ile büyük hayırlara ve lütuflara vesile olacağı malûmdur. Bu belâyı bir mü’minin çirkin ve şer görmesi ve ondan şekva etmesi, yağmurdan cüz’î zarar gören kişinin yağmuru zararlı ve şer görmesi gibi büyük bir yanılgı olur. 

“Hiç s¸üphesiz sizi korku, açlık ve maldan, candan, hasılattan eksilme gibi unsurlarla bir s¸ekilde imtihan ederiz. Müjdele o sabırlıları ki onlar, bas¸larına bir musibet geldigˆinde, “Biz Allah’ınız (O’nun mahlûku, O’nun kulları, O’nun mülküyüz; O, mülkünde diledigˆi gibi tasarruf eder) ve zaten O’na dönmekteyiz, der (ve bu inançla, bu s¸uurla davranırlar).” (Bakara, 2/155-156) İlâhî hitabında belirtildiği gibi mü’min, imtihanın gereği olarak bir musibe

Bu haberler de ilginizi çekebilir