15 Temmuz tutanakları yazıyor: 251 şehit arasında sarhoşken kendini vuran da var kazada ölen de

Okuma Süresi 3 dkYayınlanma Cumartesi, Temmuz 30 2022
15 Temmuz gecesi askerler tarafından öldürüldüğü iddia edilen isimlerin peşine düşen KHK'lı Selçuk Adıgüzel, "251 can kaybı var ama dosyalara sadece 142 kişinin otopsi raporu konulmuş. Magandalık yapıp havaya ateş ederek ölen de şehit sayıldı" dedi.
15 Temmuz tutanakları yazıyor: 251 şehit arasında sarhoşken kendini vuran da var kazada ölen de
Maliye Bakanlığı eski daire başkanı Selçuk Adıgüzel, 15 Temmuz’dan bir süre sonra çıkartılan 672 sayılı KHK ile ihraç edildi. Bütün iş arkadaşlarıyla vedalaşarak uğurlandı. Kendisinin hiç bir dahli yokken 15 Temmuz’da ölen 251 kişinin ölümüyle suçlanması çok zoruna gitti. “İhraç edilmek önemli değil. Çocuklarımın rızkını bir şekilde kazanırım. Darbeci olarak anılmak, 251 insanın ölümüyle sorumlu tutulmayı kaldıramam. Bu iftira bana yapışmaz” diyen Adıgüzel, bürokrasiden gelen tecrübelerini de kullanarak 15 Temmuz’la ilgili araştırmalar yapmaya başladı.

BOŞ VAKİTLERİNDE MAHKEME TUTANAKLARINI TARADI
Türkiye’de kalamayacağını anlayınca Meriç nehrinden geçerek yurt dışına çıktı. Araştırmalarına gittiği ülkede de devam etti. Bir taraftan yeni yerleştiği ülkeye adapte olmaya, para kazanmaya çalışan Adıgüzel, boş kaldığı her vakitte 15 Temmuz dosyalarını okudu, mahkeme tutanaklarını taradı. Delilleriyle 15 Temmuz’da öldürülen 70 kişinin askerin silahından çıkan kurşunla ölmediğinin kanıtlarına ulaştı.

Yaptığı araştırmaları kitap aşamasına gelen Adıgüzel, Bold Medya’ya 15 Temmuz’la ilgili bulduğu gerçekleri anlattı.

Adıgüzel’in yaptığı araştırmalarda yaptığı tespitlerden bazıları şöyle;

-251 ölümden 70’e yakın isme ulaştım. İsim isim. Tek tek inceledim. Bu 70’e yakın ölümün askerler hiç alakası olmadığını çok net ifade edebilirim. 70 kişiyi askerin öldürmediği belli ama kimin öldürdüğü ile ilgili kanıtlara ulaşmak zor.

-15 Temmuz sahte bayrak operasyonudur. Yani hedefe bir grubun konularak bir şekilde kamuoyu önünde linç edilmesini sağlanmasının hedeflendiği bir organizasyon olarak düşünüyorum. Bu tür operasyonlarda hükumetler ya doğrudan kendi istihbarat unsurlarını kullanır veya istihbarat unsurlarının ortak çalıştığı “sivil toplum” unsurlarını kullanır.
<

Bu haberler de ilginizi çekebilir