'90'ları kötüleyenler, bugünkü ortamın daha iyi olduğunu söyleyebilir mi?'

Okuma Süresi 3 dkYayınlanma Cumartesi, Eylül 5 2015
Eski İçişleri Bakanı İsmet Sezgin, devletin PKK'ya karşı Hizbullah'a göz yumduğunu ifade ederek, "Devlet dışarıdan birtakım kimseleri de görevlendirdi. Yani devlet, kendi görevlerini, devlet görevlisi olmayan birtakım kişilere yaptırmak istedi." dedi. Çözüm süreçlerinin gösterişten ibaret kaldığını söyleyen İsmet Sezgin, "90'lı yıllarda yanlışlar yapılmadı mı, söyledim, yapıldı. Ama o yapılan yanlışlar, eğer yanlış ise onlar, bugünkülerden çok daha küçüktü. 90'ları değerlendirelim diyenler şimdi daha ziyade demokrasi olduğunu söyleyebilirler mi? 1993'ün çok kötü olduğunu söyleyenler, bugünkü ortamın 90'dan daha iyi olduğunu söyleyebilirler mi?" diye konuştu.
Eski İçişleri Bakanı İsmet Sezgin, devletin PKK'ya karşı Hizbullah'a göz yumduğunu ifade ederek, "Devlet dışarıdan birtakım kimseleri de görevlendirdi. Yani devlet, kendi görevlerini, devlet görevlisi olmayan birtakım kişilere yaptırmak istedi." dedi. Çözüm süreçlerinin gösterişten ibaret kaldığını söyleyen İsmet Sezgin, "90'lı yıllarda yanlışlar yapılmadı mı, söyledim, yapıldı. Ama o yapılan yanlışlar, eğer yanlış ise onlar, bugünkülerden çok daha küçüktü. 90'ları değerlendirelim diyenler şimdi daha ziyade demokrasi olduğunu söyleyebilirler mi? 1993'ün çok kötü olduğunu söyleyenler, bugünkü ortamın 90'dan daha iyi olduğunu söyleyebilirler mi?" diye konuştu.

BBC Türkçe'den Rengin Arslan, 1990'lı yıllarda Güneydoğu'daki olayları o dönemin siyasi, askeri, sivil ve gazeteci tanıklarıyla görüşerek 5 bölümden oluşan bir yazı dizisi kaleme aldı. Arslan'ın görüştüğü eski İçişleri Bakanı İsmet Sezgin, Güneydoğu'nun en karışık olduğu 1991-1993 yılları ile ilgili çarpıcı açıklamalarda bulundu.

Sezgin'in Arslan'ın sorularına verdiği cevapların bir bölümü şöyle:

(…)

"1990'lar faili meçhuller ile anılıyor. Açılmış davalar var. O yıllarda ne oldu?

1994 senesinden itibaren birtakım olaylar meydana geldi. 1994 senesinden evvel de olaylar meydana geldi. Birtakım ölümler, öldürmeler oldu. Ve hapis etmeler oldu. Bir nevi bir mücadele oldu. Bugün adlandırıldığı şekilde, bazı vatandaşlarımız öldürüldü. Ve bir mücadele veriyorduk. Bu mücadelede değişik yöntemler de kullanıldı. Benim inancıma göre Türkiye o dönemde, o söylediğim dönemde Çiller hükümetinin kurulduğu zamanda işi daha önemle ele almak istedi. Polisi, jandarmayı daha ziyade dahil etmek istedi. Dışarıdan birtakım kimseleri de görevlendirdi. Yani devlet, kendi görevlerini, devlet görevlisi olmayan birtakım kişilere yaptırmak istedi.

DEVLET, PKK'YA KARŞI HİZBULLAH'A GÖZ YUMDU

Ne gibi şeyler?

Şu mesela, Ahmet bey var, o işleri iyi organize ediyor, ondan istifade edelim. Tıpkı 12 Eylül askeri idaresinin E

Bu haberler de ilginizi çekebilir