Abdi İpekçi kabri başında anıldı

Okuma Süresi 3 dkYayınlanma Pazartesi, Şubat 1 2016
Eski Milliyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni ve Başyazarı Abdi İpekçi, ölümünün 37. yılında Zincirlikuyu Mezarlığı'ndaki kabri başında anıldı. Kur'an-ı Kerim okunmasının ardından bir konuşma yapan kızı Nükhet İpekçi İzet, Can Dündar'ın kendisine gönderdiği mektubu okudu.
Eski Milliyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni ve Başyazarı Abdi İpekçi, ölümünün 37. yılında Zincirlikuyu Mezarlığı'ndaki kabri başında anıldı. Kur'an-ı Kerim okunmasının ardından bir konuşma yapan kızı Nükhet İpekçi İzet, Can Dündar'ın kendisine gönderdiği mektubu okudu.

Maçka'daki evinin önünde 37 yıl önce silahlı saldırı sonucu öldürülen Abdi İpekçi için mezarı başında anma töreni düzenlendi. Törene İpekçi'nin kızı Nükhet İpekçi İzet, Türkiye Gazeteciler Cemiyeti Genel Sekreteri Sibel Güneş, Basın Konseyi Başkanı Pınar Türenç ve meslektaşları katıldı. Tören, Kur'an-ı Kerim ve dualar okunarak başladı.

Törende Konuşan, Abdi İpekçi'nin kızı Nükhet İpekçi İzet, şunları söyledi: "Her tür öldürmede, her tür yok etmede, hiç tarafsız, hiç amasız, hiç mesafesiz, hep birlikte daha çok var olabilsek. Olabilsek ama var olma adına, yok etmeye kalkışmasak. Birbirimize saldırmadan, kumpaslar kurmadan, varsayımlar yaratmadan, hakaretler, iftiralar, tehditler savurmadan olabilsek. Bütün bu olanları değiştirmek için, birilerine, bir yerlere 'karşı" olarak değil de sükûnetle, 'birlikte' çare yolları arayarak var olsak. Var olanlar, her koşulda, ömür boyu, hatta sonsuza kadar varlar: İlk yıllarda, devlete, hükümetlere, milletvekillerine, hukuk kurumlarına güvenimin kalmadığı, umutsuzluğa kapıldığım anlarda, Uğur Mumcu'nun varlığı, hepimiz için, en büyük desteğim, aydınlığım, umudum olurdu. Ve şu anda da, onun kaybından sonra da, onun gibi bir kişinin aydınlığı, hepimize umut. Can Dündar, tıpkı onun gibi, her yıl bu günde, hem gazetecice hem kardeşçe, yanı başımda olan çok güçlü bir varlık. "Vatan haini, komünist, Siyonist, kapitalist, Yahudi kızıl bir böcek, tatlı su sosyalisti, Selanik dönmesi, sabetaist, aslen Ermeni, Mason, TÜSİAD uşağı, gizli tarikat üyesi, CİA casusu, Mossad casusu " olduğu algılarıyla, bazı tetikçi gazeteciler, bazı MİT görevlileri ve kim bilir daha kimler tarafından düşman olarak işaretlenen, yok edilmesi teşvik edilen ama kim bilir belki de, aslında, 12 Eylül'ün eşiğinde, silah kaçakçılı

Bu haberler de ilginizi çekebilir