Acz ve Fakrın ümit kaynağı olması

Okuma Süresi 3 dkYayınlanma Cuma, Mart 29 2024
Samanyoluhaber.com yazarı Prof. Dr. Osman Şahin'in yazısı
PROF. DR.OSMAN ŞAHİN


ZORLU DÖNEMLERLE BAŞA ÇIKMA YOLLARI 2

Hizmet insanlarını davalarından vaz geçirmenin en önemli bir yolu, onların ümitlerini kırarak ye’se düşürmektir. Şeytanların da en çok kullandığı yöntemlerden bir tanesi budur. İnsanlar ümitlerini kaybedince mücadele azimlerini yitirirler ve yolda kalırlar. İçinde bulundukları durumdan kurtulup tekrar doğrulabilmek için gerekli olan enerjiyi bulamazlar. 
Bu yüzden, Kur’an’da, sürekli olarak Allah’ın rahmeti ve kudreti hatırlatılmakta, ümitsizliğe girmenin caiz olmadığı ve “Allah’tan (Allah’ın rahmetinden) ümidinizi kesmeyiniz” denilerek, Cenab-ı Hakk’ın hem kudretine hem de rahmetine dayanarak mü’minlerin hareket etmeleri gerektiği nazara verilerek emredilmektedir.

Günümüzde İslâm Dünyası diye bilinen dünyanın tembellik ve çalışmama zindanına neden düşüldüğü sorusuna verilen cevapta ilk sebep olarak en şiddetli bir düşman olan yeis (ümitsizlik) gösterilmektedir: 
“Hayat bir faaliyet ve harekettir. Şevk ise matiyyesidir (bineğidir). İşte himmetiniz şevke binip mübareze-i hayat (hayat mücadelesi) meydanına çıktığı vakit, en evvel düşman-ı şedid olan yeis rast gelir. Kuvve-i maneviyesini kırar. Siz o düşmana karşı “ümidinizi kesmeyin” (39/53) kılıncını istimal ediniz.” (Münazarat)

Hayatta başarılı olabilmek, ulaşılmak istenen hedeflere varabilmek için en önemli vesile ümitli olmak ve böylece şevkle yola devam etmektir.
Nakşibendi tarikatında dünyayı terk, ahireti (ukbayı) terk, kendini terk ve bu terk ettiklerini dahi hatırlamamak şeklinde terk etmek dört önemli esastır. Enaniyetlerin zirve yaptığı, ahireti bildikleri halde dünyanın ahirete tercih edildiği bu benlik ve enâniyet asrında buna muvaffak olabilmek çok zor olduğundan, Hazret-i Bediüzzaman, bunlara mukabil, terk etme yerine, sımsıkı sarılmak gereken dört şey ortaya koymaktadırla

Bu haberler de ilginizi çekebilir