AİHM ailesinden 850 km uzakta tutulan kişi için Türkiye'yi mahkum etti!

15 Temmuz sonrası başlatılan cadıavı kapsamında mahkum edilen başvurucu, ailesi Edirne’de ikamet etmesine rağmen Kırşehir Cezaevi’nde tutuluyordu.

Başvurucu, eşi ve okul çağındaki 2 çocuğuyla görüşmek için ailesinin 850 kilometreden fazla yol kat etmek zorunda kaldığını, yolculuğun otobüsle iki aktarmayla 40-45 saat sürdüğünü belirtmişti. 2016’dan beri Kırşehir’de bulunan başvurucu, nakil talebinde Edirne veya çevre illerdeki 10 cezaevini önerdi, masrafları karşılayacağını ifade etti.

Başvurucu, Kırşehir’de ailesinden uzak tutulurken çocuklarının büyüdüğünü göremediğini, görüşlerin çok sınırlı kaldığını belirtmişti.

Ancak, Adalet Bakanlığı Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürlüğü, 19 Ekim 2018’de talebi reddetti. Gerekçe olarak ise istenen cezaevlerinin kapasitesinin dolu olması ve suç türü nedeniyle uygun olmaması gösterildi.

Başvurucunun itirazları alt mahkemelerde reddedildi, sonrasında da Anayasa Mahkemesi bireysel başvuruyu “açıkça dayanaktan yoksun” diye reddetti.

AİHM, devletlerin cezaevi yönetimi özgürlüğüne saygı duyduğunu ancak aile bağlarının korunmasının da gözetilmesi gerektiğini hatırlattı.

AİHM, kararında şu tespitleri yaptı:

    Yerel makamlar, başvurucunun aile durumunu ve yolculuk zorluklarını bireysel olarak değerlendirmemiş.
    Kapasite ve suç türü gerekçeleri genel nitelikte kalmış, alternatif çözümler (daha uzun görüşme, telefon hakkı artışı vb.) tartışılmamış.
    850 km’lik mesafe ve yıllardır süren ayrılık, aile bağlarını zayıflatmış; özellikle okul çağındaki çocuklar olumsuz etkilenmiş.