AKP’li 4 bakan mahkeme önünde: "Gülen’i kaçırma" davası Amerika'da başladı

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Adalet ve Kalkınma Partisi'ne mensup bakanların isimleri bir kez daha Amerika'da iddianamelere girdi, fotoğrafları mahkeme salonlarına taşındı.

SHABER3.COM

ADEM YAVUZ ARSLAN, - Tr724.com 

Washington DC’nin hemen yanı başında bulunan Virgina-Alexandria mahkemesinde pazartesi günü başlayan ve İran asıllı Amerikalı İşadamı Bijan Kian’ın yargılandığı dava da Cumhurbaşkanı Erdoğan, eski Başbakan Binali Yıldırım, bakanlar Mevlüt Çavuşoğlu, Berat Albayrak ve Nihat Zeybekçi’nin fotoğrafları mahkeme dosyasına girdi.

Peki ama İran asıllı Amerikalı bir işadamının yargılandığı davanın Erdoğan ve kabinesi ile ilgisi ne? Olayın Fethullah Gülen’le alakası nereden geliyor ve konu Beyaz Saray’a nasıl uzanıyor?

Her ne kadar Bijan Kian davasının resmi adı ‘yasadışı lobicilik’ ancak içinde herşey var.  En başta Erdoğan rejiminin kirli çamaşırları var. AKP’li bakanların işadamları üzerinden ABD’de çevirmeye çalıştığı dolaplar var, havada uçuşan yüzbinlerce dolar var ve en önemlisi Erdoğan rejiminin Gülen’i ABD’den kaçırmak için giriştiği çılgınca planlar var.

Salı günü yapılan duruşmaya dair detaylara girmeden önce, dava konusu neydi, kim kimdi ve olay Türkiye’yi neden ilgilendiriyor kısa bir hatırlatma yapmakta fayda var.

KİAN-FLYNN-ALPTEKİN-ERDOGAN 

Pazartesi günü Virginia Eyaleti Alexandria Adliyesi’nde başlayan dava bünyesinde birçok önemli ismi barındırıyor. Davanın sanığı İran asıllı ABD’li işadamı Bijan Refikan (Kian) ancak bir dönem Trump’ın ulusal güvenlik danışmanı olan ve adının karıştığı skandallar nedeniyle istifa eden Michaell Flynn önemli figürlerden biri. ABD Savunma Bakanlığı İstihbarat Başkanlığı da yapmış olan emekli general Flynn Bijan Kian ile ortak. 

Davadaki diğer kritik isim ise işadamı Ekim Alptekin. Bijan Kian’a işadamı Ekim Alptekin ile birlikte Türkiye adına kayıtlı olmadan ajanlık yapmak ve ABD Kamuoyunu Fethullah Gülen aleyhine örgütlemek suçlaması yöneltiliyor. Erdoğan ve AKP’li bakanların ismi ise bu aşamada dosyaya dahil oluyor. 

Çünkü iddianameye göre Bijan Kian işadamı Ekim Alptekin aracılığı ile Türk bakanlardan emir aldı. ABD yasalarına göre Bijan Kian’a yöneltilen 2 önemli suçlama var; adalet Bakanlığı’na yalan beyanda bulunmak ve yabancı bir ülkenin ajanı gibi hareket etmek. 

Bir dönem Trump’ın ulusal güvenlik danışmanlığını yapan Michael Flynn Pazartesi günü başlayan davayı işaret ederek “çok önemli açıklamalarda bulunacağını” söylemişti ancak geçtiğimiz günlerde sürpriz bir kararla savcılar Flynn’i tanık olarak çağırmaktan vazgeçti. Mahkemeye sunulan belgelere göre savcılar Flynn’i ‘hakkında dava açılmamış suç ortağı’ olarak tanımladı. 

Flynn daha önce Türkiye adına lobi yaptığını, bu konuda Adalet Bakanlığı’na kasıtlı yalan beyanda bulunduğunu kabul etmişti. Eski bir korgeneral olan Flynn sahibi olduğu Flynn Intel Group üzerinden Erdoğan rejimi adına kayıt dışı lobi yapmıştı.Mahkeme dosyasına göre Flynn’in faaliyetleri ABD Başkanlık seçimlerinin yapıldığı 2016 Kasım ayında zirveye çıktı. 

Flynn, 2016 Başkanlık seçimlerinin haftasında “Hill” gazetesine Fethullah Gülen aleyhine yazı yazmış, yazıda Gülen’i İran devriminin lideri Humeyni’ye benzetmiş ve Türkiye’ye iade edilmesi gerektiğini ifade etmişti. Savcıların iddianameye koyduğu belgelere göre bu yazı ve Flynn’in faaliyetleri Türkiye tarafından finanse edildi. 

2016 yılında Ekim Alptekin’in şirketi Innovo tarafından Flynn Intel Group’a yüklü ödemeler yapıldığı ve bu ödemelerin Amerikan Adalet Bakanlığı’na sunulan belgelerde Türkiye adına değil farklı bir sebeple yapılan lobi faaliyeti gibi gösterildiği ortaya çıkmıştı.


AKP’Lİ BAKANLARLA GÜLEN’İ KAÇIRMA TOPLANTISI 

Davanın ABD medyasında bir anda manşetlere çıkmasına neden olan olay ise eski CIA Başkanı James Woolsey’in 24 Mart 2017’de ABD’nin etkili gazetelerinden The Wall Street Journal’e konuşmasıyla oldu. 

Eski CIA Başkanı Woolsey, Michael Flynn ile Eylül 2016’da New York’ta yaptıkları bir toplantı yaptıklarını, o esnada Flynn’in Trump’ın resmi danışmanı olduğunu, toplantıda Türk Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ve o dönemin Enerji Bakanı Berat Albayrak’ın olduğunu, toplantıyı ise Türkiye adına işadamı Ekim Alptekin’in organize ettiğini anlattı. 

Asıl manşet ise toplantının içeriğiydi çünkü Woolsey toplantıda Gülen’in ABD yasalarına aykırı olarak bir uçağa konularak Türkiye’ye kaçırılmasının tartışıldığını söyledi. Konu günlerde ABD medyasının manşetlerinde tartışıldı.

MAHKEMEDE İLK GÜN; SALONDA AKP’Lİ BAKANLARIN FOTOĞRAFLARI

Hatırlanacağı gibi Erdoğan’ın ‘hayırsever işadamı’ olarak tanıttığı Reza Zarrab’ın yargılandığı New York Güney Bölge Mahkemesi’nde aralarında Egemen Bağış ve Zafer Çağlayan’ın da bulunduğu AKP’li bakanların fotoğrafları mahkeme salonunda gösterilmişti. Aynı durum önceki gün Alexandria’da başlayan davada da yaşandı. 

Davanın ilk günü sunum yapan savcı yardımcısı bakanlar Berat Albayrak, Binali Yıldırım, Mevlüt Çavuşoğlu ve Nihat Zeybekçi’nin fotoğraflarını jüriye göstererek Adalet Bakanlığı temsilcisi Jeffrey Olson’dan teşhis etmesini istedi. Olson isimleri tek tek tespit etti. Savcılık ofisi Gülen ve Erdoğan’ın fotoğraflarına da dosyada yer verdi.


“BİNALİ YILDIRIM YEŞİL IŞIK YAKTI”

Savcılık ofisi iddianamenin ekleri arasına çok sayıda e mail yazışması, skype görüşmesi ve banka dekontları koydu. Bijan Kian’ın bilgisayarından ele geçen yazışmalara göre AKP adına lobicilik yapan Ekim Alptekin Fethullah Gülen’i iade ettirme amaçlı kara propaganda çalışmalarını  dönemin Başbakanı Binali Yıldırım’la koordine etti. 

Virginia Bölge Savcısı John Gibbs’in mahkemeye sunduğu yazışmalara göre Alptekin, 8 Ekim 2016’da Bijan Kian’a yolladığı mesajda ‘proje’ için Binali Yıldırım’dan onay aldığını söylüyor. Dava dosyasına giren mesaj şöyle; “Bijan, sana bir anlaşma göndereceğim. Şimdi Başbakananı odasından çıktım, yeşil ışık yaktı”

Savcı Gibbs bir sonraki adımda ise Alptekin’in Bijan Kian’dan banka hesaplarını istediği mesajı ekrana getirdi. Mesajda Alptekin’in “bankalar kapanmadan parayı göndereceği” bilgisi dikkat çekerken bir başka belgede Kian’ın da ortağı olduğu Flynn Intelligence Group hesabına Türkiye’den yatan 200 bin dolarlık transferin dekontu yer aldı.

ALPTEKİN YÜZDE 20 KOMİSYON ALMIŞ

Savcı Gibbs’in ekibi mahkemeye çok sayıda dekont ve yazışma sundu. Bu yazışmalar ve dekontlarda yer alan detaylara göre Alptekin’in sahibi olduğu Hollanda merkezli Inovo BV şirketi ile Flynn Intelligence Group arasında iki ayrı sözleşme var. İlk anlaşma 600 bin dolarlık ‘gizli lobicilik’ anlaşması. İkincisi ise Flynn’in müşteri, Alptekin’in de danışman gösterildiği komisyon anlaşması. 

Bu anlaşmaya göre lobicilik ödemeleri Flynn Gurubuna 200 bin dolarlık taksitler halinde yapılmış. Ancak Alptekin’in ayda 200 bin dolar ödediği bir şirkete aynı zamanda danışman olmuş ve Flynn Grubu da Alptekin’e yüzde 20 komisyon ödemiş. Savcının tanık olarak kürsüye çıkardığı FBI Mali Suçlar Bürosu uzmanı Graham Smith Alptekin ile Flynn Grup arasındaki para transferlerinin ne anlama geldiğini jüriye anlattı. 

Belgelere göre Ekim Alptekin’in Türkiye’deki şahsi hesabından Flynn’e yapılan her 200 bin dolarlık ödemeden sonra bir gün içinde Alptekin’e ait Hollanda’daki Inovo Bv hesabına 40 bin dolarlık ödeme yapılmış. Yine mahkemeye sunulan belgelere göre yapılan usulsüzlük ortaya çıkınca Bijan Kian söz konusu 40 bin dolarlık ödemeleri Alptekin’e ‘geri ödeme’ olarak kayda geçirmeye çalışmış. 

Bu noktada Adalet Bakanlığı’na da yalan beyanda bunulmuş. Savcılık bu sürece dair tüm yazışma ve dekontları tek tek mahkemeye sundu. Söz konusu belgelerin önemi ise şurada; malum olduğu üzere Ekim Alptekin Flynn’e ödediği paranın kendi parası olduğunu, Flynn’le enerji işlerinde çalışmak için anlaştığını anlatmıştı. 

Ancak mahkemeye sunulan yazışmalar ve dekontlar Alptekin’in kendi parası olmadığını gösteriyor. Savcının iddiasına göre Alptekin, Flynn üzerinden illegal olarak ABD hükümeti ve kamuoyunu etkilemeyi amaçlayan Türk hükümeti ile Bijan Kian arasında ‘köprü görevi’ üstlendi. Yine savcının iddiasına göre Alptekin bu iş için Flynn Grubu’na yapılan ödemelerden yüzde 20 komisyon aldı.



FLYNN’E GÜLEN MAKALESİNİ TÜRKİYE YAZDIRMIŞ

Savcılığın mahkemeye sunduğu belgelere göre Michael Flynn’in Kasım 2016’da The Hill’de yer alan yazısı Türk hükümeti tarafından sipariş edilmiş. Fethullah Gülen’i terörist olarak lanse eden ve bir an önce iade edilmesi gerektiğini iddia eden makalenin yazılında Ekim Alptekin üzerinden Türk hükümeti etkili oldu. 

Savcının dosyaya koyduğu delillere göre Bian kian, Alptekin’le daha önce paylaştığı donelerle birebir örtüşen makalenin taslağını yayınlanmadan Alptekin’le paylaştı. Alptekin ise yazıda yer alan “Müslüman Kardeşler” ile ilgili kısmın Erdoğan hükümetini rahatsız edeceğini söyleyerek makaleden çıkartılmasını istedi. 

Savcı ayrıca yazı yayınlandıktan sonra Kian ile Alptekin arasındaki yazışmaları da ekrana taşıdı. ABD yasalarına göre Flynn makalenin yayınlanması için irtibat kurduğu tüm basın kuruluşlarına yazıyı Türk hükümetini temsilen yazdığını iletmesi gerekiyordu. Flynn bunu yapmadığı gibi Gülen’in iadesini isteyen makale yayınlandığı tarihte Flynn Grubu, Türk hükümeti adına çalıştığını gösteren Yabancı Temsiciler Kayıt Yasası’na başvuru yapmamıştı.

Savcı Gibbs’in mahkeme sunduğu deliller arasında e mailler, banka dekontları ve skype yazışmaları yanında Ekim Alptekin’in finansörlüğünde yapılan Gülen aleyhtarı çalışmalara dair belgeler var.


GÜLEN’İN İADE SÜRECİNE DAİR ŞOK DETAYLAR; TÜRKİYE DARBEYE DAİR DELİL YOLLAMAMIŞ 

Salı günü yapılan ilk duruşmada ABD Adalet Bakanlığı Uluslararası İlişkiler Ofisi temsilcisi Jeffrey Oslon Gülen’in iade sürecine dair detaylı bir sunum yaptı. Sunum Gülen’in iade başvurularına dair Türk hükümetinin kamuoyuna yalan beyanda bulunduğunu da ortaya koydu. Olson, Türk hükümetinin darbe girişiminin hemen ardından Gülen’in ‘önlem olarak’ tutuklanması için talepte bulunduğunu ancak herhangi bir delil sunmadığını anlattı. 

Türkiye’nin 23 Temmuz’da resmi iade talebi yaptığını anlatan Olson, söz konusu iade talebinin de 15 Temmuz’a dair bir belge olmadığını, ‘paralel devlet iddiası’na  dayandığını belirtti. Bu arada bir skandal da ortaya çıktı. Çünkü Olson Türkiye tarafından binlerce sayfalık dosya yollandığını ancak bir kısmının Türkçe olduğunu anlattı. Olson “avukatlarımız detaylı inceledi, çok çalıştı. Ancak ortada kanıt yoktu. Çok sayfa vardı ama kanıt yoktu.” dedi. 

Adalet Bakanlığı yetkilisi Olson Türk hükümetine defaatla bu durumu anlattıklarını hatta Ağustos 2016’da Ankara’ya bir ekip yolladıklarını, o ekibin ‘ne tür kanıtlar sunulması gerektiğine dair’ brifing verdiğini ancak bir ay sonra Türkiye’den yapılan yeni başvuruda da yeterli delil olmadığını anlattı. 

Yani Türkiye Gülen aleyhine somut bir delil sunamadığı gibi 15 Temmuz darbe girişimindeki rolüne dair de bir delil sunmamış. Savcı “Gülen’i yasal yollardan alamayacaklarını gördükleri için kara propagandaya başladılar” diyor.


MAHKEME BİR HAFTA SÜRECEK 

ABD kanunlarına göre komplonun merkezinde yer alan isimlerden Ekim Alptekin ABD’de olmadığı için yargılanamıyor. Davada tek sanık olarak Bijan Kian var ve savcılar Flynn’in tanıklığını son hafta geri çekti. 

Washington’un hemen yanındaki Alexandria’da yapılan duruşmanın aralıksız bir hafta sürmesi ve yargılama sonunda kararın çıkması bekleniyor.
<< Önceki Haber AKP’li 4 bakan mahkeme önünde: "Gülen’i kaçırma"... Sonraki Haber >>
ÖNE ÇIKAN HABERLER