AKP'de işler değişti, daha önce böylesi yaşanmadı

Okuma Süresi 3 dkYayınlanma Cuma, Ekim 23 2015
3 dönemliklere adaylık hakkı verildiği halde aday gösterilmeyen çok sayıda eski isim partiyle bağlarını büyük oranda kopardı. Daha da önemlisi kendi aralarında bağları artırdılar.
AKP'de işler değişti, daha önce böylesi yaşanmadı
Muhalefetin 1 Kasım seçimleri sonrası için “5. parti” tartışmalarının adresi olarak işaret ettiği AKP’de, 13 yıllık tarihinde hiç olmamış gelişmeler yaşanıyor. Cumhuriyet'ten Erdem Gül'ün haberine göre, tüzük değişikliğiyle yeniden adaylık hakkı verildiği halde listelere alınmayan partinin eski önde gelen çok sayıda ismi, bir tür “siyasi itaatsizlik” tutumuna girerek partiyle bağlarını iyice koparma düzeyine indirdi. Küskün konumuna geçerek seçim kampanyasına da destek vermeyen bu isimler, 1 Kasım sonrası yeni bir siyasi yol haritası için beklemeye girdi.

AKP’de, daha önce yaşanmadığı için bir ilk niteliği taşıyan “eski isimlerin pasif direnişinin” geriye doğru eylül ayındaki olaylı büyük kongreye kadar giden bir arka planı bulunuyor. Kongrede, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın Başdanışmanı Binali Yıldırım’ın Başbakan Ahmet Davutoğlu’na karşı aday gösterilmesi için imza toplanması düzeyinde partiyi tam ortadan bölen gelişmeler yaşanmıştı. Kongre krizi, Davutoğlu’nun MKYK listesinde geri adım atmasıyla çözülmüş, ancak partide yol ayrımları tam bu noktada başlamıştı.

Mesafe koydular


Kongrede tüzük değişikliğiyle 3 dönemliklere yeniden adaylık hakkı verilmesi de parti içindeki ayrışmayı körükledi. Erdoğan’a yakın isimler seçilecek yerlerden aday gösterilirken parti politikalarına eleştirel yaklaşan isimler liste dışı bırakıldı. O andan itibaren bu isimler partiyle aralarına mesafe koymaya başladı. Bu isimler arasında Sadullah Ergin, Hüseyin Çelik, Nihat Ergün, Nimet Baş’la birlikte çok sayıda milletvekili yer alıyor. Bu isimlerin 7 Haziran sonrası partinin karar vericilerinin erken seçimi istemelerine karşın koalisyonu savunma noktasında aynı görüşte olmaları dikkat çekiyor. Aynı isimlerin yine 7 Haziran sonrası çözüm sürecinin buzdolabına kaldırılıp güvenlikçi bir politika izlenmesine karşı çıkma noktasında da görüş birliği içinde olduklarının altı çizili

Bu haberler de ilginizi çekebilir