23 Mart tarihinde CHP'nin cumhurbaşkanı adayı önseçiminde 15.5 milyon yurttaşın oyu ile aday seçilen İmamoğlu, sevk edildiği mahkeme tarafından tutuklandı. İmamoğlu'nun gözaltına alınmasının ardından kimi ekonomistlere göre 100 milyon dolardan fazla döviz satıldı. Doları dizginlemek için satılan rezervin ekonomiye büyük bir yük oluşturduğu alanında uzman isimler tarafından sık sık dile getiriliyor.

"ERDOĞAN BU SÜREÇTEN KURTULMAK İSTİYOR"

HalkTV'de yer alan habere göre yorumlar arasında dış politikadaki gelişmeleri kullanarak Erdoğan'ın bu işten sıyrılmayı hedeflediği ifade edildi. Erdoğan'ın, AKP'nin süreci iyi yürütemediği için tek başına yükü üstlendiği ancak yorulduğu, bununla beraber ekonominin bu kadar etkileneceğini hesap etmediği değerlendirildi.

Bunların da ötesinde Türkiye'nin, demokrasinin rafa kaldırıldığı Türkmenistan'a benzediği yorumlandı.

İşte AKP'deki ağır topların İmamoğlu yorumları:

    Görünen o ki, AKP’ye oy veren seçmenin yüzde 40’ı alternatifsizlikten bizi seçmişti. Şimdi bu kesim de bizi terk etmeye başladı. Yapılan yanlışlara itiraz eden yönetici yok artık. İstişare yok oldu. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi, Cumhurbaşkanı’nı erişilmez hale getirdi. Kendi yardımcılarıyla bile diyaloğu koptu. Kim manipüle ederse o kazanıyor.

    - Bugünün geldiğini görmüştük. Ülke yönetim anlayışının değiştiğini, itirazlara rağmen farklılaştığını gördük. Özellikle Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nden sonra her şey değişti. Parti yönetimi artık karar verici değil. Uzun zamandır oraya doğru gidiyordu. Bu gidişle ya Azerbaycan ya da Türkmenistan gibi olacağız.

    - ‘Kendi ayağımıza mı ateş ettik’ diye soran arkadaşlar var. İmamoğlu soruşturması ve operasyonunun zamanlaması konusunda kuşkulu analizler yapıyorlar. Taşlar yerine oturmuyor. Ekonomiye yapacağı darbe görünürken bile bile neden yol verildi? diye soruyor herkes...”