AKP'nin işkence yalanı

Okuma Süresi 3 dkYayınlanma Salı, Mayıs 9 2017
Cumhuriyet gazetesi yazarı Çiğdem Toker, Avrupa İşkence ve Onur Kırıcı Muameleleri Önleme Komitesi’nin, ülkemizdeki cezaevlerine yaptığı ziyaret sonrası hazırladığı raporu köşesine taşımış ve neden yayınlanmadığını sormuştu. Adalet Bakanlığı ise Toker'e raporun 'nihai' olmadığı için yayınlanmadığı yönünde açıklama yapmıştı. Ancak CPT yaptığı son açıklama ile raporun nihai olduğunun altını çizdi. Yayınlanması ise anlaşma gereği Türkiye'nin iznine bağlı. AKP hükümet ise dünyaya ve Türk halkına özellikle 15 Temmuz sonrası ile ilgili 'işkence yok' açıklaması yaparken raporu açıklanmasına izin vermiyor.
Cumhuriyet yazarı Toker'in "Rapor taslak değil, nihai" başlıklı yazısı şöyle:

Okuyacağınız satırlar, son on gün içinde “cezaevleri ve işkence” konusunu ele aldığım üçüncü yazıyı oluşturuyor. - 26 Nisan 2017 tarihli ilk yazı, “Hâlâ işkenceye ‘sıfır tolerans’ mı peki?” başlığını taşıyordu. 

Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi’nin, Türkiye’yi yeniden denetim sürecine alma kararı vesilesiyle yazdığım bu ilk yazıda, kısa adı CPT olan, “Avrupa İşkence ve Onur Kırıcı Muameleleri Önleme Komitesi’nin, ülkemizdeki cezaevlerine yaptığı ziyaret sonrası hazırladığı rapordan söz ettim. Raporun yayımına hükümetçe izin verilmediğini anımsattım. (Bu hatırlatmayı Deutcshe Welle’de yer alan habere dayanarak yaptım.) CPT Başkanı Mykola Gnatovskyy, konuşmak istemesine karşın izin verilmemesi nedeniyle bunu “yapamadığını” söylüyordu.

***
Yazı yayımlandığı gün, Adalet Bakanlığı’ndan arandım. Bakanlık yetkilisi anılan raporun “henüz nihai nitelikte olmadığını, dolayısıyla raporun yayımına yasak konulması gibi bir durumun bu aşamada söz konusu olmadığını” ifade etti. CPT’den bir taslak rapor geldiğini, rapora Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürlüğü üzerinden bakanlıkca itirazda bulunulduğunu aktaran yetkili “İtirazlardan sonra henüz bir yanıt gelmedi. Dolayısıyla rapor nihai şeklini almış değil. O nedenle, bu rapora bir yayın yasağı da konulmuş değil” demişti. Yetkiliye, CPT Başkanı’nın “Raporla ilgili konuşamayacağı” ifadesine yer verdiğimi belirttiğimde ise “O ifadelerin de eksik ve yanlış olduğu” yanıtını aldım. Şüphesiz ki bu detaylı bilgiler kritikti. Her gazetecinin yapacağı gibi, bilgileri bekletmeden yazdım. “İşkenceye dair CPT raporu son halini almamış” başlıklı ikinci yazım da 27 Nisan 2016 tarihini taşıyor.

***
Şimdi gelelim, yeni gelişmeye. Adalet Bakanlığı’nın düzeltici bilgilendirmesinin ardından, bir Avrupa Konseyi organı olan CPT ile temasa ge

Bu haberler de ilginizi çekebilir