Akşener'den Erdoğan'a: Bitlere fısıldayan adamı durdurabilene aşk olsun!

İYİ Parti lideri Meral Akşener, partisinin grup toplantısında gündeme ilişkin önemli açıklamalarda bulundu. Akşener, AKP'li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın, 'ahlak yoksunu' ifadelerine sert sözlerle yanıt verdi.

SHABER3.COM

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, AKP'li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın kendisi için kullandığı "ahlak yoksunu" ifadelerini sert sözlerle eleştirdi. Akşener'in grup toplantısındaki sözleri ise şu şekilde: 

DURDURABİLENE AŞK OLSUN

"Biliyorsunuz, geçtiğimiz günlerde, kendisi bana “ahlak yoksunu” demişti. Hızını alamayıp, dün de, artık suyumuzun kaynadığını söyleyip, bizi tehdit etti. Bitlere fısıldayan adamı, durdurabilene aşk olsun. Yalnız bu sefer, “Bağğyan” dememiş, “bu kadın” demiş. Yani küçük de olsa, en azından bir ilerleme var.

Dün, Fırat’ın kenarında kaybolan kuzudan bile, sorumlu olacağına inanan Tayyip Erdoğan nerede; Bugün, rakibinin suyunu kaynatmakla tehdit eden, Tayyip Erdoğan nerede? Yazıklar olsun. Düştüğün bu ibretlik durumda, artık sen bize, ahlak konusunda, ahkam kesecek durumda değilsin. Çünkü senin, kendine hayrın yok. Elindeki patlak ampülle, aklın sıra, güneşi aydınlatmaya çalışıyorsun.

Sayın Erdoğan; asıl ahlak yoksunu; ülkenin yarısı, açlık sınırı altında yaşarken, dolar 10 lira 42 kuruş olmuşken, utanmadan, sıkılmadan, yüzü bile kızarmadan, ekonominin kitabını yazdığını söyleyebilendir.

EKONOMİK KRİZ

Kendisi bir kez bile, “Ben 83 milyonu fakirleştirdim; bari bu yıl, maaşıma zam yapmayayım.” demedi. Kendisi, bir kez bile, “Millet işsizlikten kırılıyor. Bari şu 5 maaş alanların, maaşını keseyim.” demedi.

Ülkemizin içinde bulunduğu, bu acı tablo içerisinde, “Asrın hatası” Sayın Erdoğan, şimdi de şuursuzca çıkmış; “Biz ekonominin kitabını yazdık” diyor. Şimdiye kadar, ekonominin nasıl yönetileceğine dair, binlerce kitap yazıldı. Ama, ekonominin nasıl batırılacağına dair, hiçbir kitap yazılmamıştı. Onu yazmak da, sana nasip oldu Sayın Erdoğan.

İstesen de istemesen de, milletimiz artık, mutlu yarınları konuşuyor. Kalkınmış, zengin ve mutlu bir Türkiye’yi konuşuyor. Ve o güzel yarınlarda, sen yoksun.
Her gün, yeni bir kadın cinayeti işleniyor. Onları koruyacak İstanbul Sözleşmesi’ni, uygulatmayı beceremediğin yetmezmiş gibi, bir de utanmadan, yırtıp attın. Bu saatten sonra çıkıp; kadınları yaşatmak için, oy isteyecek hâlin yok.

'BANA OY VERİN' DİYECEK HALİN YOK

Türkiye’yi, yolsuzlukta bir dünya markası yaptın. Milletin anasına sövenleri, ihale manyağı ettin. Beş para etmez adamlara, beş maaş bağladın. Bu saatten sonra çıkıp; “Yolsuzluğu bitirmek için, bana oy verin” diyecek hâlin yok. Yargının üzerine çökmek için, yapmadığın kalmadı. Memlekette, haksızlık, hukuksuzluk almış başını gidiyor. Bu saatten sonra çıkıp; “Adalet için bana oy verin.” diyecek halin de yok.
Tarımdaki çözümlerimizi, her fırsatta paylaşıyoruz. Çiftçimizin, köylümüzün içine düştüğü durumu, bizzat kendilerine, bu kürsüyü açarak dile getiriyoruz. Ama maalesef, bizim bütün bu uyarılarımıza rağmen, çiftçimizi görmezden gelen, yanlış tarım politikaları, ve Tarım Bakanı’nın bizzat kendisi; ülkemiz için bir kalkınma ve millî güvenlik problemi haline geldi.

Neden mi? Çünkü; son 16 yılda; 4,2 milyon hektar tarım arazimiz, tarım dışına çıktı. Yani, Konya’nın tarım arazisine eşdeğer bir alanı kaybettik. Son 10 yılda; tarımın istihdamdaki payı, yüzde 23’ten, yüzde 17’ye geriledi. Bunun sonucu olarak da, tarımdaki kadın istihdamı, dörtte bir oranında azaldı.


<< Önceki Haber Akşener'den Erdoğan'a: Bitlere fısıldayan adamı durdurabilene... Sonraki Haber >>
ÖNE ÇIKAN HABERLER