Alman otomotiv devleri, yeni hükümeti bekliyor
⏱ Okuma Süresi 3 dk•Yayınlanma Pazartesi, Şubat 17 2025
Alman ekonomisinin içinde bulunduğu krizden en çok etkilenen sektörlerden biri, otomotiv. Sektör temsilcileri, seçimden sonra daha iyi bir ekonomik atmosfer oluşmasını umut ediyor.

Almanya'da patlak veren enerji krizi, yakıt fiyatlarının da artmasını beraberinde getirdi. Ancak aynı süreçte elektrik fiyatı da arttığından ötürü, elektrikli araçların tüketici için daha cazip olduğunu söylemek zor. Almanya, Avrupa'nın açık ara birinci, dünyanınsa en büyük üçüncü ekonomisi. Alman otomotiv sektörü ise sıklıkla Alman ekonomisinin bel kemiği olarak nitelendiriliyor. Ancak son yıllarda patlak veren ve etkileri giderek daha fazla hissedilir hâle gelen ekonomik kriz nedeniyle dünya çapında büyük bir itibara sahip Alman otomotiv sektörü büyük bir hasar aldı.
Şimdilerde ise 23 Şubat seçimlerine kısa bir süre kala sektör temsilcilerinin umutları yeşeriyor. Alman otomobil üreticileri yaşadıkları krizden, kısa süre önce dağılan Sosyal Demokrat Parti (SPD), Yeşiller ve liberal eğilimli Hür Demokrat Parti'den (FDP) oluşan üçlü koalisyonu sorumlu tutuyor.
Alman hükümetinin izlediği elektrikli araçların teşvik edilmesini baz alan politika, otomotiv sektörünü derinden etkiledi. Siyasetin, dünyada birer marka hâline gelmiş, onlarca yıldır üretilen içten yanmalı motorlardan hızlı bir biçimde elektrikli motorlara geçmeyi gerekli kılması üreticileri sıkıntıya soktu. Buna, izlenen siyasetin tüketici nezdinde de kayda değer bir karşılık bulmaması eklenince, işler iyice zora girdi. Bardağı taşıran son damla, ekonomik sorunlar yaşayan koalisyon hükümetinin elektrikli araç satın alan tüketicilere sağlanan mali destekleri iptal etmesi oldu.
Frankfurtlu bağımsız otomotiv uzmanı Jürgen Pieper, diğer birçok uzman gibi, son yıllarda otomobil üreticilerinde ve müşterilerde büyük bir güvensizlik hissinin oluştuğuna dikkat çekiyor. Önce elektrikli araç satışını teşvik edip sonra destekleri çeken hükümeti eleştiren Pieper, devletin "elektromobilite konusunda açık bir çizgiye sahip olmamasının" büyük bir sorun teşkil ettiğini vurguluyor.
Kiel merkezli Dünya Ekonomisi Enstitüsü'nden (IfW) Dirk Dohse de Pieper ile hemfikir. Dohse, "devletin elektrikli araçlara sağladığı teşviklerdeki gelgitlerden" şikaye
Şimdilerde ise 23 Şubat seçimlerine kısa bir süre kala sektör temsilcilerinin umutları yeşeriyor. Alman otomobil üreticileri yaşadıkları krizden, kısa süre önce dağılan Sosyal Demokrat Parti (SPD), Yeşiller ve liberal eğilimli Hür Demokrat Parti'den (FDP) oluşan üçlü koalisyonu sorumlu tutuyor.
Alman hükümetinin izlediği elektrikli araçların teşvik edilmesini baz alan politika, otomotiv sektörünü derinden etkiledi. Siyasetin, dünyada birer marka hâline gelmiş, onlarca yıldır üretilen içten yanmalı motorlardan hızlı bir biçimde elektrikli motorlara geçmeyi gerekli kılması üreticileri sıkıntıya soktu. Buna, izlenen siyasetin tüketici nezdinde de kayda değer bir karşılık bulmaması eklenince, işler iyice zora girdi. Bardağı taşıran son damla, ekonomik sorunlar yaşayan koalisyon hükümetinin elektrikli araç satın alan tüketicilere sağlanan mali destekleri iptal etmesi oldu.
Frankfurtlu bağımsız otomotiv uzmanı Jürgen Pieper, diğer birçok uzman gibi, son yıllarda otomobil üreticilerinde ve müşterilerde büyük bir güvensizlik hissinin oluştuğuna dikkat çekiyor. Önce elektrikli araç satışını teşvik edip sonra destekleri çeken hükümeti eleştiren Pieper, devletin "elektromobilite konusunda açık bir çizgiye sahip olmamasının" büyük bir sorun teşkil ettiğini vurguluyor.
Kiel merkezli Dünya Ekonomisi Enstitüsü'nden (IfW) Dirk Dohse de Pieper ile hemfikir. Dohse, "devletin elektrikli araçlara sağladığı teşviklerdeki gelgitlerden" şikaye
Bu haberler de ilginizi çekebilir

ŞERİF ALİ TEKALAN

KADİR GÜRCAN

ABDULLAH AYMAZ

KEMAL GÜLEN







