Alman siyasetinde 'ölüm tehdidi' tehlikesi

⏱ Okuma Süresi 3 dk•Yayınlanma Pazartesi, Kasım 4 2019

Yeşiller partili Cem Özdemir ve Claudia Roth’a hafta sonunda gönderilen ölüm tehdidi mektupları Alman siyasetinde derin öfke yarattı. Gözler, hükümetin aşırı sağa karşı geçen hafta kararlaştırdığı önlemler paketinde.

Yeşiller partili Cem Özdemir ve Claudia Roth'a yönelik aşırı sağcı ölüm tehditlerine Alman siyasetinden sert tepki geldi.İçişleri Bakanı Horst Seehofer, tehditlerin toplumdaki vahşileşmeyi yansıttığını belirterek "Genel olarak toplumumuzda son derece sorunlu bir vahşileşmeye tanık oluyoruz" dedi.

Yeşiller partisinden Renate Künast ise hükümeti aşırı sağ tehdide daha güçlü bir şekilde odaklanmaya çağırdı. "Aşırı sağcıların ölüm tehditlerini hayata geçirebildiklerini Walter Lübcke cinayetinde ve Halle'de gördük" diyen Künast, bu tür tehditleri gönderenlerin tüm kaynaklar kullanılarak yakalanması ve cezalandırılması gerektiğini kaydetti.

"Aşırı sağla mücadele yıllardır ihmal edildi"

Sol Parti Meclis Grup Başkanı Dietmar Bartsch da bu tehditlerin toplumdaki havanın zehrilenmesinin bir sonucu olduğunu belirtti. Aşırı sağa karşı kararlı ve etkin mücadele çağrısı yapan Bartsch, bu mücadelenin yıllar boyunca ihmal edildiği eleştirisinde bulundu.

Hristiyan Birlik partilerinin Meclis Grup Başkanvekili Thorsten Frei da aşırılıkçıların göz korkutma girişimlerine "tüm kararlılık ve sertlikle karşı koyulması gerektiğini" ifade etti. Alman hükümetinin aşırı sağa karşı geçen hafta kararlaştırdığı önlemler paketinin en kısa sürede meclisten geçmesi için ellerinden gelen herşeyi yapacaklarını söyleyen Frei, "Devlet yetkililerinin ağır hakaretlerle karşı karşıya kalmadığı ya da ölümle tehdit edilmediği tek bir gün geçmiyor artık" diye konuştu.

"Alışılmamalı"

Hür Demokrat Parti‘nin (FDP) iç politika sözcüsü Konstantin Kuhle de kamuya mal olmuş kişilere yönelik tehdit ve saldırılardaki artışı "dramatik" diye nitelendirerek toplumun bu tür olaylara alışmaması gerektiği uyarısında bulundu.

Cumartesi günü Funke me