Armağan ayna - Nadas

Okuma Süresi 3 dkYayınlanma Perşembe, Mayıs 22 2025
Samanyoluhaber.com yazarlarından Safvet Senih yeni köşe yazısını 'Armağan ayna - Nadas' başlığıyla okurları için kaleme aldı.
Armağan ayna - Nadas
         Mevlânâ Celâleddin Rumî diyor ki: “Yusuf-ı Mısrî’nin bir dostu seferden geldi. Hz.  Yusuf ona, ‘Bana ne armağan getirdin?’ dedi. O kimse: ‘Sana getirmek için ne kadar ARMAĞAN aradıysam hiçbirini beğenmedim, lâyık görmedim. Sende olmayan ne var ki, senin ne ihtiyacın olabilir ki? Ancak, senin yüzünden daha güzel bir şey olmadığı için sana bir AYNA  getirdim. Her zaman güzel yüzünü müşâhede eyleyesin.’ dedi. Allah’ta olmayan ne vardır ve onun neye ihtiyacı olabilir? Allah’ın önüne, onda Kendisini müşâhede edecek parlak bir gönül götürmelidir. Nitekim bir hadis-i şerifte  şöyle buyrulmuştur:  ‘Allah, sizin suretlerinize ve amellerinize bakmaz. Ancak kalblerinize bakar.”  (Buhari  Müslim)

*            *                *

         “Yapılma, yıkılma ile gerçekleşir. Topluluk dağınıklıkta, düzeltme kırılmada murat, muratsızlıktadır; varlık yoklukta. Herşey buna benzer… Öbür zıtlar ve eşler de hep bunlar gibidir.

         “Birisi geldi, yeri bellemeye ve sürmeye başladı. Aptalın biri dayanamayıp feryat etti. Dedi: ‘Bu yeri neden yakıyorsun? Neden yarıyorsun, dağıtıyorsun?!’  Adam ona dedi:  ‘A  ahmak, yürü git.. benimle uğraşma! Sen yapılmayı yıkılmada bil!’

         “Bu yer, böyle çirkin ve yıkık bir hale gelmedikçe, nasıl olur da, gül bahçesi, buğday tarlası haline gelir?  (Tarla sürülmeden, nadas edilmeden ekilir mi?)

         “Düzeni alt üst olmadıkça nasıl olur da bostanlık, ekinlik olur, mahsul ve meyve yetiştirir?

         “Yarayı neşter ile deşmedikçe iyileşip onulur mu hiç

Bu haberler de ilginizi çekebilir