Atalay Filiz'den şok eden itiraflar

İstanbul’a gönderilen Atalay Filiz’in, ilk ifadesinde özellikle annesini çok özlediğini söyledi. Kayıp olarak aranan sevgilisi Olga Seregina ile ilgili de Filiz, "Onun kaybolmasından ben sorumlu değilim. Ailemle 3 yıldır görüşmüyorum. Annemi çok özlemiştim, yanlarına gitmek istedim. Ama arada mesafe olunca, artık özlem duygusunu bastırdım ve yanlarına gitmekten vazgeçtim. Yakalanmasaydım İstanbul’a gidecektim" dedi.

İşte Atalay Filiz'in üzerinden çıkanlar

Son dakika: Atalay Filiz, İzmir'de bulunan İstanbul Asayiş Şube Müdürlüğü Cinayet Büro Amirliği ekiplerine teslim edildi. Filiz'in karayoluyla İstanbul'a götürüldüğü öğrenildi.  Tuzla’da 27 Mayıs günü tarih öğretmeni Fatma Kayıkçı’yı, 2013 yılında da Tümgeneral Hasan Hüseyin Demirarslan’ın TÜBİTAK’ta çalışan oğlu Göktuğ Demirarslan ile Rus sevgilisi Elena Radchikova’yı Ankara’da öldürdüğü iddiasıyla aranan Atalay Filiz günler sonra yakalandı. İşte tüm detaylar: 

İHBAR GELDİ
 Zanlı Atalay Filiz için bugün saat 07.30 sıralarında Gümüldür minibüsünden polise ihbarda bulunuldu. Ancak ihbarın hemen ardından bunu anlayan Atalay Filiz, minibüsten inip başka bir minibüse bindi. Aynı vatandaş yeniden Emniyet Müdürlüğü’nü arayıp Atalay Filiz’in bindiği minibüsün plakasını ve hangi hatta çalıştığı bilgisini polisle paylaştı. Polis hemen Menderes- Gümüldür arasındaki karayolu üzerinde kontrol noktaları oluşturdu.

DİRENÇ GÖSTERMEDİ
Minibüs, Menderes ilçe merkezine geldiği sırada etrafta sıkı önlem alan polisler tarafından durduruldu. Atalay Filiz, herhangi bir direnç gösteremeden minibüsten indirildi. Filiz’in üzerinde bir sırt çantası vardı ve polise önce sahte kimliğini gösterdi, ancak gözaltına alınmaktan kurtulamadı. Menderes İlçe Emniyet Müdürlüğü’ne götürüldü. Çantası incelendiğinde çıkan kimliklerden Atalay Filiz olduğu tespit edildi.

İSTANBUL’DAKİ CİNAYETTEN 2 GÜN SONRA İZMİR’E GELDİ
Atalay Filiz, İstanbul’da 27 Mayıs günü tarih öğretmeni Fatma Kayıkçi’yi öldürdükten sonra 29 Mayıs’ta çeşitli yolcu otobüsleri değiştirerek İzmir’e geldi. Aynı gün Buca’da girdiği internet hizmeti de veren kafeteryada 4 saat kalıp gece konaklayacağı Yeşilyurt Semti’ndeki evi buldu. Filiz, aynı gün gece yarısına doğru Yeşilyurt Semti’ndeki eve yerleşti. Ev sahibinin 75 lira oda ücreti istemesi üzerine gece yarısı geldiğini söyleyip, 25 lira indirim yapmasını istedi ve ev sahibine 50 lira ödedi.

DAHA ÖNCE SAPIK SANILMIŞ
Filiz dün mandalina bahçesinde üzerini değiştirirken vatandaşlar tarafından görüldü, ’sapık’ olduğu düşünüldü, ancak tanınmadığı için ihbarda bulunulmadı.

İSTANBUL'A DÖNECEKMİŞ
İstanbul'da 27 Mayıs'taki cinayetin ardından İzmir'e gelen ve Buca ilçesindeki bir internet kafede kalacak yer araştıran Filiz'in, 2 öğrencinin evlerinin bir odasını günlük kiraya verdiğini internette gördüğünü, bu kişilerle irtibat kurarak Yeşilyurt semtindeki evde geceliği 50 liradan olmak üzere 2 gece kaldığını anlattığı bildirildi.  Daha sonra babasının subay olması nedeniyle daha önce kaldıkları askeri kampın bulunduğu Özdere Mahallesi'ne gittiğini anlatan Filiz'in, 2 gün pansiyonda konakladığını, ardından da tanınma riski nedeniyle buradan ayrılarak ormanlık alana geçtiğini anlattığı belirtildi. Geçmişte doğada barınma, yaşam şartlarına uyum sağlama konusundaki birtakım beceriler kazandığını, bu nedenle yeme içme ihtiyacını doğadaki imkanlarla temin ettiğini ifade eden Filiz'in otlarla, zaman zaman da doğada bulduğu diğer yiyeceklerle iaşesini karşıladığını, kurbağa yediğini söylediği kaydedildi.  

OLGA SEREGİNA DA SORULDU
Atalay Filiz’in, ilk ifadesinde özellikle annesini çok özlediğini söyledi. Kayıp olarak aranan sevgilisi Olga Seregina ile ilgili de Filiz, "Onun kaybolmasından ben sorumlu değilim. Ailemle 3 yıldır görüşmüyorum. Annemi çok özlemiştim, yanlarına gitmek istedim. Ama arada mesafe olunca, artık özlem duygusunu bastırdım ve yanlarına gitmekten vazgeçtim. Yakalanmasaydım İstanbul’a gidecektim" dedi.

GECELERİ TÜL KULLANMIŞ
Hayatta kalma kursu alan Atalay Filiz’in sırt çantasından çıkan malzemeleri kullanarak günlerce ormanlık alanda hayatta kalabileceği bildirildi. Geceleri, sinek ve diğer havanların zarar vermesini engellemek için tül kullanıp eldiven, şal ve bere taktığı kaydedilen Filiz’in çantasındaki 2 bıçağın yanı sıra 2 güneş enerjili şarj cihazı, navigasyon cihazı, top şeker, çelik kasa ya da banka kasasına ait olduğu düşünülen anahtar, arkadaşları ve kendisine ait fotoğraflar, çok sayıda film ve müzik CD’si, 2 kamp alanı rehberi, tıraş makinesi ve lensler dikkat çekti. Atalay Filiz’in aldığı eğitimler ve çantasında çıkan malzemelerle, ormanlık alanda günlerce yardım almadan hayatta kalabileceği, ancak yakalanma korkusunun baskın geldiği, bunun da sürekli yer değiştirmesine yol açtığı belirtildi.

'BAŞKA KİMSEYİ ÖLDÜRDÜN MÜ' DİYE SORULDU
Yakalanan Atalay Filiz, ifadesini avukat temin edildiğinde vereceğini söyledi. Filiz’in kendisine yöneltilen "Bu üç kişiden başka kimseyi öldürdün mü?" sorusuna "Hayır" yanıtı verdiği, kayıp olan başka insanlarla bir ilgisinin olmadığını belirttiği öğrenildi. Atalay Filiz, üzerinden çıkan paraları daha önce günde 16-17 saat boyunca, birkaç işte çalışarak kendisinin kazandığını söyledi.








<< Önceki Haber Atalay Filiz'den şok eden itiraflar Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER