İşte o yazı
Kuddusi Okkır…
Ergenekon davasında
20 Haziran 2007’de tutuklandı.
Akciğer kanserine yakalandı.
6 Temmuz 2008’de Edirne’de
Hayatını kaybetti…
Hakkındaki iddialara göre,
Ergenekon denen örgütün
Ekonomisinden sorumluydu.
“Büyük kasa” diyorlardı…
Yardımı ile defnedilebildi…
Yargıtay geçen hafta dedi ki,
“Böyle bir örgüt yoktur…”
Döndük başa, ancak…
Okkır gitti, başkaları da,
Hesaplarını soran olmayacak.
O zaman Ergenekon’du adı,
Şimdi paralele bağladılar.
Yöntem kopyala yapıştır.
Delil melil hak getire…
Prof. Mehmet Ateş.
Şifa Üniversitesi Rektörü
Altında imzası olmayan,
Bir satıştan hapse atıldı.
Onunla birlikte tutuklanan,
İmza sahipleri salıverildi,
O ise içeride hala…
Ellemeyin kalsın diyenler,
Onlar da yaptı diyenler var.
Kendilerince haklılar güya,
Ama insanlık suçu işliyorlar.
Neden mi?
Mehmet Ateş hoca yetenekli,
Ender bulunun bir isim,
Bunlardan değil…
Mehmet Ateş hocanın eşi,
Yar. Doç. Hatice Esra Ateş.
O da Şifa Üniversitesi’nde,
Fizik Tedavi Uzmanı…
Küçük bir sıkıntısı var.
Böbrekleri kötü durumda.
Bugün olmadı, yıllardır var.
Ona göre yaşıyordu…
Geçtiğimiz aylarda,
Esra Hoca’nın durumu,
Hiç de iyiye gitmiyordu.
Böbrek nakli olması şarttı.
Arandı, tarandı, bulundu.
Eşi Mehmet Ateş Hoca,
Böbreklerini verecekti.
Bütün işlemler bitirildi.
İşte tam da o sırada,
Mehmet Ateş Hoca’ya,
Bilmediği yerden sordular.
Verdiği yanıtı beğenmediler.
O yüzden hala içeride.
Hala içeride ve eşine de,
Tek böbreğini veremiyor.
Şimdi Hatice Esra Hoca,
Eşinin de durumuna bakıp,
Kendi kaderini yaşıyor.
Sessiz ama umutlu…
İnsanız değil mi?
Emin değilim…
Sadece eşini kurtarmak için,
Dışarıda olmayı düşünen,
Mehmet Hoca’yı düşünen yok.
Çünkü o bir zamanlar,
Kuddusi Okkır’a yapılan,
Eziyetin aynısını görüyor.
Adalet bu ya, kör, sağır, dilsiz.
Ben bu satırları yazdım ya,
Paralelim, olmadı terörist.
Değilim…
İnsan olmaya çalışanlara,
İnsanlıklarını hatırlatan,
Kelimeleri yazan biriyim sadece.
Varın siz duymayın,
Varın siz görmeyin,
Varın siz söylemeyin.
Ben söylemeye devam edeceğim.
Ya da Hz. Ali’nin dediği gibi,
“Haksızlık önünde eğilmeyin,
Çünkü hakkınızla beraber,
Şerefinizi de kaybedersiniz…”
Kaynak: gazetedokuzeylul.com/
