Avrupa 'Paralel Yapı' ile mücadele ediyor

Okuma Süresi 3 dkYayınlanma Çarşamba, Mart 15 2017
"Aslında olan şu; Erdoğan halifelik hayali doğrultusunda Kuzey Afrika’da, Suriye’de, Irak’ta, Yemen’de, Nijerya’da, Sudan’da neler yapıyorsa; nasıl kanlı bir oyun oynuyorsa Avrupa’daki Türkler üzerinden de kıtada söz sahibi olmak istiyor."
tr 724 yazarı Ahmet Dönmez Almanya ve Hollanda'yla yaşanan son krizin Avrupa'nın AKP'nin kendi ülkelerinde kurduğu 'paralel yapı'lardan duyduğu endişeden kaynaklandığını yazdı. İşte o yazı:

Avrupa 'Paralel Yapı' ile mücadele ediyor

Avrupa ülkeleri ile Türkiye arasındaki ilişkiler neden bu noktaya geldi? Bugünlerde herkes bu sorunun cevabını arıyor. Giderek yükselen gerilimin elbette tek bir sebebi ve tek boyutu yok. Her iki taraftaki iç siyasi hesapların rolü muhakkak ki inkar edilemez. Ancak en az onun kadar önemli bir başka faktör var ki açık açık adını koymak gerek: Avrupa ‘paralel yapı’ ile mücadele ediyor!

Hollanda, Almanya, Avusturya, İsviçre gibi ülkeler bunu “Erdoğan’ın uzun eli” olarak nitelendiriyor. Kastedilense Erdoğan’ın bazı resmi, yarı resmi ve sivil ‘uzuvlar’ aracılığıyla ilgili ülkelerde illegal operasyonlar yürütmesi. Büyükelçilikler, Diyanete bağlı imamlar, Avrupa Türk Demokratlar Birliği (UETD), yer yer Türk İşbirliği ve Kalkınma Ajansı (TİKA), Anadolu Ajansı (AA) ve benzer kurum ya da kuruluşlarla ‘gölgeli’ faaliyetlere kalkışması. Buna Sedat Peker gibi Saray’a bağlı mafya babalarının tehditleri, AKP yandaşlarının ulu orta ‘IŞİD’ göndermeleri, havuz gazetecilerinin Abdullah Çatlı referansları da eklenince ortaya daha vahim bir tablo çıkıyor. Avrupa, Erdoğan’ın Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) ve onun birer alt ünitesi ya da destek kuvvetleri gibi çalışan bu “uzun parmaklar” eliyle kendi içlerini karıştırdığını düşünüyor. Almanya örneğinde olduğu gibi, bunu açık açık “Türkiye burada paralel bir toplum oluşturmaya çalışıyor” diye niteleyenler de oldu. Avrupa’da yaşayan yüzbinlerce fanatik seçmeni ile bu uzun parmakların birleşimi sayesinde Erdoğan’ın muazzam bir paralel örgütlenmeye sahip olduğuna dikkat çekiyorlar. Bu da Avrupa için potansiyel istikrarsızlık, iç çatışma, kaos kaynağı demek. Hele bu rejimin 16 Nisan’dan sonra tamamen bir diktatörlüğe dönüşecek olması nedeniyle kaygının dozu, Avrupa için e

Bu haberler de ilginizi çekebilir