Trump gelecek pazartesi günü saat 17.00’de ‘sahte haber medyası’ndaki ‘sahtekarlıkları ve kötü haberciliği’ ele alacak şekilde ‘yılın en sahtekar ve çürümüş medya organı ödülleri’nin sahiplerini açıklayacağını duyurmuştu.
CPJ de Trump’ın vereceğini söylediği ödüllerden ilham alarak beş kategoride ‘basını en çok baskılayan lider ödülleri’ dağıttı. Kategoriler sırasıyla şöyle: ‘En alıngan lider’, ‘terörle mücadele kanunlarını basına karşı en sert kullanan lider’, ‘basını en sıkı kontrol eden lider’, ‘basın özgürlüğünde en çok geri giden lider’, ‘dünya genelinde basın özgürlüğünün altını oymakta en başarılı lider’.
Türkiye’de gazetecilerin, yayın organlarının ve sosyal medya kullanıcılarının sürekli ‘cumhurbaşkanına ve Türklüğe hakaret’le suçlandığını belirten CPJ, 2016 yılı boyunca ülkedeki yargı sisteminin bu anlamda hakaret konulu 46 bin 193 davayı gördüğünü hatırlattı. CPJ bu nedenle Erdoğan’ı ‘en alıngan lider’ olarak seçtiğini açıkladı.
Erdoğan’ın arkasındansa Trump geliyor.
Erdoğan, CPJ tarafından ‘terörle mücadele kanunlarını basına karşı en sert kullanan lider’ kategorisinde de birinci olarak seçildi. CPJ buna gerekçe olaraksa Türkiye’nin dünyada en çok gazetecinin cezaevinde olduğu ülke olduğu, tutuklu bulunan 73 gazetecininse ya devlete karşı suçlar sebebiyle soruşturulduğunu ya da bu başlıkta hüküm giydiğini belirtti. Bu davalarda yöneltilen suçlamalarınsa, ‘terör propagandası yapmak’ veya ‘terör örgütüne yardım sağlamak’ olduğu ifade edildi.
Bu kategoride Erdoğan’ın arkasından ikinci sırayı Mısır Cumhurbaşkanı Abdül Fetih el Sisi aldı.
‘Basını en sıkı kontrol eden lider’ kategorisinde birinci Çin Devlet Başkanı Şi Jinping, ikinciyse Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin oldu.
‘Basın özgürlüğünde en çok geri giden lider’ler olarak Myanmar lideri Aung San Suu Kyi ve Polonya Devlet Başkanı Andrzej Duda seçildi.
‘Dünya genelinde basın özgürlüğünün altını oymakta en başarılı lider’ ise rakipsiz bir şekilde Donald Trump oldu.
