Batı Batırabilir

Okuma Süresi 3 dkYayınlanma Cumartesi, Temmuz 31 2021
"Ortadoğu sadece fakir değildir bugün. Ayrıca bu sefer yerli zalim tiranların başlattığı ve arkası bir türlü gelmek bilmeyen savaşların beslediği karmaşa ve felaketten yakayı kurtarmak isteyen Müslümanlar çareyi, felaketlerinden iyi bir ders almış olan Batı medeniyetinin bağrına kendilerini atmakta buldular. Yani ne acı ki, iltica ve göç tek çare haline geldi."
Hüseyin Odabaşı | samanyoluhaber.com
Batı batırabilir

Alçak basınçla yüksek basınç arasındaki farktan rüzgarlar oluşur. Bu kanun sosyal yapılar için de geçerlidir. Varlık ve darlık arasında da bir sinerji ve çekim vardır çünkü. İkisinin arasındaki farka göre göçün şiddeti artar, rüzgâr fırtınaya dönüşür.   

Burada merkez çekim kuvvetini sadece maddi imkân ve para olarak anlamamak gerekir. Çekim gücünü oluşturan daha çok güvenliğin mütemmimi olan adalettir. Avrupa ülkelerinin bazıları kadar zengin Arap ülkeleri de vardır. Fakat, oradaki sermaye oligarşik bir azınlığın ceplerine çelik halatlarla bağlıdır. Bir mültecinin göç ederek o sermayeden emek veya maharet etkenini kullanarak pay alması mümkün olmaz. Sermaye biriktirse de kullanma iradesine sahip olmayana köle derler. Bu yüzden yerin altı yerin üstünden daha zengin petrol memleketlerine göç edenler kölelik kefenini yırtamazlar. Dolaysıyla kimse boynuna ip geçirmek için yollara düşüp de kendini bir kere daha perişan etmek istemez.

Elmanın şekeriyle alakası gibi adaletin de sermaye ile, varlık ile, yaşam ile alakası vardır. Tatsız şekersiz elmayı kim ne eylesin!

Alçak basınç ve yüksek basınç arasında olan itme ve çekme, sosyal hayatta beşerî münasebetler için de geçerlidir, demiştik.  Rüzgar da rahmet de bu basınç farklarından doğar. Fakat basınç farkı haddinden fazla olursa bora olur, tipi olur, sel olur. Dünyada farklı coğrafyalarda yaşayan halkların arasında yaşanan boranın tipinin sebebi Doğu ile Batı arasındaki medeniyetlerin yüksek farkından kaynaklanır. 

Fakat ‘etme bulma dünyasında’ yaşıyoruz. Ne ekersen onu biçersin. Rüzgâr eken fırtına biçer. Şu an göç veren memleketlerin bir zaman Avrupalıların sömürdüğü ülkeler olması bir tesadüf değildir. Doğu ve Batı arasında her zaman zaten kendi aralarında dönüp duran bir refah ve medeniyet farkı olmuştur. Fakat iki yüz sene önce yapı

Bu haberler de ilginizi çekebilir