Biten Hayatlar... Yaşayan Zalimler... Anma programını kaçırmayın

Okuma Süresi 3 dkYayınlanma Salı, Ekim 20 2020
OHAL döneminde hayatını kaybeden 613 kişi için yapılacak anma programını ve insan hayatının dinimiz için önemini Hüseyin Yağmur yazdı.

Hüseyin Yağmur | samanyoluhaber.com
Biten Hayatlar... Yaşayan Zalimler...

İnsan hayatı, bütün dinlerde ve yeryüzündeki bütün hukuk sistemlerinde dokunulmazlar arasında zikredilir..

İslâm’da “zarûrât-ı diniyye” şeklinde ifade edilen temel değerler; dinin, canın, neslin, malın ve aklın korunması bütün dinlerin de gayesi olmuştur. 

Bu değerler sıralamasında  “canın korunması” önemli bir yer tutmaktadır. Hatta  bu beş temel ilkenin hepsinin, dolaylı ya da doğrudan, canın korunması ile bir ilgisinin bulunduğunu söylemek de mümkündür.

Bu değerler sıralamasında canın korunmasının, bazı durumlarda, ilk sırada yer alan dinin korunmasından da önce geldiğini ifade eden alimler vardır. 

Yeryüzünde insan hayatını korumaya yönelik tedbirler bütün hukuk sistemlerinde yerini almasına rağmen maalesef ki pek çok coğrafyada alenen insan hayatı hiçe sayılmakta ve hunharca masum insanlar katledilmektedir..

Özellikle müslümanların yaşadığı coğrafyalarda devam eden katliamlar, insanlarda makul düşünmeyi bitirmekte, korunması gereken canı, malı, nesli tehdit etmekte ve bunların yok olduğu yerde din de bu durumdan büyük zarar görmektedir. 

Oysa ki Kur’an-ı Kerim’de haksız yere bir cana kıymanın, bütün insanları öldürmek gibi ağır bir suç olduğu; bir insanın hayatını kurtarmanın ise bütün insanlara hayat verme gibi değer ifade ettiği vurgulanmıştır.

“İşte bundan dolayı İsrail oğullarına kitapta şunu bildirdik:
Kim katil olmayan ve yeryüzünde fesat çıkarmayan bir kişiyi öldürürse sanki bütün insanları öldürmüş gibi olur.
Kim de bir insanın hayatını kurtarırsa sanki bütün insanların hayatını kurtarmış olur.
Şüphesiz ki resullerimiz onlara açık âyetler ve deliller getirmişlerdi.
Ne var ki onların çoğu

Bu haberler de ilginizi çekebilir