CHP vekilleri: Türkiye, sonu öngörülemeyen bir şiddet sarmalı içine girdi

Okuma Süresi 3 dkYayınlanma Perşembe, Temmuz 23 2015
CHP İstanbul Milletvekili Selina Doğan ile CHP Denizli Milletvekili Kazım Arslan, terör saldırılarına tepki gösterdi. Türkiye'nin sonu öngörülemeyen bir şiddet sarmalı içine girdiğini belirten Selina Doğan, iktidarını nasıl paylaşmayacağına dair türlü formüller dışında hiçbir şeye 'kafa yormayan ve çözüm üretmeyen basiretsiz' hükümetin, bu şiddetin en önemli sorumlularından biri olduğunu savundu.
CHP İstanbul Milletvekili Selina Doğan ile CHP Denizli Milletvekili Kazım Arslan, terör saldırılarına tepki gösterdi. Türkiye'nin sonu öngörülemeyen bir şiddet sarmalı içine girdiğini belirten Selina Doğan, iktidarını nasıl paylaşmayacağına dair türlü formüller dışında hiçbir şeye 'kafa yormayan ve çözüm üretmeyen basiretsiz' hükümetin, bu şiddetin en önemli sorumlularından biri olduğunu savundu.

Doğan yaptığı açıklamada, "Önce ormanlar yandı. Cizre çayır cayır yanarken iktidar, günlerce yangını seyretti." diyerek, şu değerlendirmelerde bulundu: "Yangın şehirlere sıçradı. Suruç'ta tek amaçları insanlık düşmanlarından temizlenen Kobani'ye kütüphane yapmak ve çocuklara oyuncak götürmek olan gençlerimiz bombayla katledildi. Bombanın parçaları henüz sokaklardan temizlenmeden Adıyaman'dan çatışma haberi geldi, bir asker yaşamını yitirdi. Kötü haber Ceylanpınar'dan geldi, iki polis başlarından vurularak öldürüldü. Ailenin feryadına dayanmak gerçekten güçtü. Yükselen çığlıklar, siyasetçi olarak sorumluluğumuzu bir kere daha hem de çok yakıcı olarak anımsattı. Hükümet seçim sonuçlarının gereğini bir an evvel yerine getirmelidir. Acıların, toplumsal travmalara nasıl dönüştüğünü, dönüşmekle kalmayıp gelecek nesillerin yaşamlarını da ipotek altına alıp karartığını en yakından bilen biriyim. Bu nedenle yeni kurulacak hükümetin ivedi işlerinden biridir çözüm sürecidir.Partimizin programında da yer aldığı üzere çözüm sürecinin TBMM'de şeffaf bir şekilde ve zaman kaybetmeksizin somut adımlar atılarak yürütülmesi hayati bir sorumluluk olarak önümüzde durmaktadır. Yine aynı şekilde IŞİD'e karşı etkin bir mücadele yürütmeli ve Türkiye'deki farklı kimlik, inanç ve demokratik kurumlar üzerindeki potansiyel IŞİD tehdidi kalıcı bir şekilde bertaraf edilmelidir. Aksi takdirde uzlaşma zemini tamamen ortadan kalkacaktır. Türkiye, birilerinin iktidarını devam ettirebilme hırsı yüzünden büyük bir fırsatı harcamak üzere. Siyasi belirsizlik, şiddetin daha da yükselmesine neden oluyor ve şiddet şiddeti doğuruyor. Dilerim ki bu topra

Bu haberler de ilginizi çekebilir