Çöpten beslenen çocukları gördüm

Okuma Süresi 3 dkYayınlanma Cuma, Ocak 22 2016
Suriye'deki iç savaştan kaçıp İstanbul'a yerleşen ve sokaklarda dolaşan binlerce aile var. Onların yaşantılarından sadece bir kısmına tanık olan Hüseyin Aydın, hayrete düştüğü manzarayı kaleme aldı. İşte o yazı:
Çöpten beslenen çocukları gördüm

Hava soğuk, kaldırımlar buz tutmuştu…

Gecenin karanlığında ilerlerken kayıp düşmemek için bütün dikkatimi adımlarımda topladım. Rüzgar kar tanelerini yüzüme savuruyor, bir adım ötesini göremiyordum bile. Bir ara yumuşak bir cisme bastığımı fark ettim. Daha doğrusu öyle düşündüm. Görüş mesafemin sıfırlandığı an ayağımın altındaki cismin ne olduğunu merak etmeye başladım. Tam bu sırada ayakkabımın yanı başında minik bir el çekti dikkatimi. Soğuktan morarmış kas katı kesilmiş o el, üzerine bastığım üzüm salkımını çekip çekiştiriyordu. Bedenim soğuktan donmak üzereydi, yüreğim tam aksine yangın yeri... Burnumun kemikleri sızlıyor, o ince sızı damarlarımın içinde dolaşıyordu. Gördüklerim karşısında hissettiklerime “Hayrete düştüm” ifadesi yetersiz kalıyordu. Hakikaten inanılır gibi değildi…

Mecidiyeköy’ün işlek bir caddesinde elektrik direğinin dibinde tanık olduğum sahne karşısında beynimden vurulmuşa döndüm. Birkaç çocuk ve beraberinde birkaç yetişkin kadın, çöpleri karıştırıyorlar, gözüne kestirdikleri sağlam meyveleri beraberinde getirdikleri poşete dolduruyorlardı. Aralarında kurdukları diyaloglardan mülteci oldukları anlaşılıyordu. “Mülteci” sıfatı onların çöpten beslenmesine gerekçe değildi tabi. Tıpkı Ege’de her gün üçer beşer boğularak yaşamını yitiren çocukların ölmesine gerekçe olamayacağı gibi. Haberlere “mülteci” diye başlamak, spotta “mülteci” yazmak ve haberin gövdesine “sığınmacı” diye devam etmek çok ağır geliyor bana. Çocuk dünyanın her yerinde çocuk; insan dünyanın her yerinde insandır. Ve bu çocukların çöpten beslenmeleri, dilendirilmeleri dahası ölüme sürüklenmeleri kabul edilebilir bir hadise değildir. Çöpten akşam yemeği temin eden çocukları görüntüleyip hissettiklerimi sizin de hissetmenizi isterdim ama nasıl böyle bir şeye girişebilirdim! Nasıl elime cep telefonunu alıp o miniklerin yüzüne doğrultabilirdim ki! Etik dışı hatta ahlak dışı bir davranış olurdu bu. Birkaç dakika sonra o çocuklar aileleriyle birlikte çöpün bulunduğu yerde

Bu haberler de ilginizi çekebilir