Çürümüşlük karşısında
⏱ Okuma Süresi 3 dk•Yayınlanma Cuma, Ocak 31 2025
Samanyoluhaber.com yazarlarından Numan Yılmaz Yiğit, Türkiye'de yaşanan toplumsal çürümeyi köşesine taşıdı.

Türkiye’de son on beş yıldır gitgide artan toplumsal bir çürüme gözlemlenmektedir. Bu gerçeğin geçmişte ‘Siyasal İslamcı’ AKP’yi destekleyen çevrelerce de seslendirilmeye başlaması, işin ciddiyetini göstermesi açısından oldukça önemli. Mesela bunlardan biri Abdurrahman Dilipak, bir diğeri her ne kadar AKP muhalifi olsa da Levent Gültekin. Daha başka isimlerde zikredilebilir. Prof. Dr. Ayhan Tekineş de ‘Etik-Politik’ Youtube kanalında bu konuya değinmiş () çok değerli yorumlar yapmıştır.
Ülke ve neslimizin günden güne erimesi ve çürümesine şahitlik etmek, hepimiz açısından üzücü bir durumdur. Bu ölümcül bir hastanın günden güne eriyip gitmesini karşısında sadece onu izlemek ve elinden bir şey gelmemesi gibi bir şeydir. Bazen ne yapsanız engel olamayacağınız sonuçlar vardır. İşte bu da ona benzer bir olay. Bu çürümeyi asıl fark etmesi gereken kesim, celladını doktor zanneden kesim, yani AKP nin oy potansiyelini oluşturan ‘Müslüman saf Anadolu İnsanı’ nı olarak tarif edilen kesimdir. Onların henüz bu yıkımın farkında olmadıkları anlaşılmaktadır. Bunun nedenlerinden biri de ciddi bir dezenformasyon altında olmalarıdır.
Ülke nasıl oldu da bu hale geldi? Toplumun kaderini elinde bulunduran yetkililer keşke kendi kendileri ile yüzleşerek bu soruyu cevaplayabilseler. Ne yazık ki bunu başarabilmeleri çok zor. Hastanın kendi teşhisini yapıp, kendi kendini tedavi etmesi gibi zor bir durum. Zaten problemin en önemli parçası durumuna gelmiş olan mevcut iktidarın bunu başarabilmesi de mümkün görünmemektedir. Üstüne üstlük AKP’nin devletin resmi rakamları ile oynayarak her şeyi güllük gülistanlık göstermeye çalışması da ortadadır.
Her dönem belli bir oranda çürüme, kokuşma olmuştur. Fakat hiçbir zam
Ülke ve neslimizin günden güne erimesi ve çürümesine şahitlik etmek, hepimiz açısından üzücü bir durumdur. Bu ölümcül bir hastanın günden güne eriyip gitmesini karşısında sadece onu izlemek ve elinden bir şey gelmemesi gibi bir şeydir. Bazen ne yapsanız engel olamayacağınız sonuçlar vardır. İşte bu da ona benzer bir olay. Bu çürümeyi asıl fark etmesi gereken kesim, celladını doktor zanneden kesim, yani AKP nin oy potansiyelini oluşturan ‘Müslüman saf Anadolu İnsanı’ nı olarak tarif edilen kesimdir. Onların henüz bu yıkımın farkında olmadıkları anlaşılmaktadır. Bunun nedenlerinden biri de ciddi bir dezenformasyon altında olmalarıdır.
Ülke nasıl oldu da bu hale geldi? Toplumun kaderini elinde bulunduran yetkililer keşke kendi kendileri ile yüzleşerek bu soruyu cevaplayabilseler. Ne yazık ki bunu başarabilmeleri çok zor. Hastanın kendi teşhisini yapıp, kendi kendini tedavi etmesi gibi zor bir durum. Zaten problemin en önemli parçası durumuna gelmiş olan mevcut iktidarın bunu başarabilmesi de mümkün görünmemektedir. Üstüne üstlük AKP’nin devletin resmi rakamları ile oynayarak her şeyi güllük gülistanlık göstermeye çalışması da ortadadır.
Her dönem belli bir oranda çürüme, kokuşma olmuştur. Fakat hiçbir zam
Bu haberler de ilginizi çekebilir

ŞERİF ALİ TEKALAN

KADİR GÜRCAN

ABDULLAH AYMAZ

KEMAL GÜLEN







