'Daha çok sürüneceksin Ali Bulaç'

Okuma Süresi 3 dkYayınlanma Cuma, Mart 24 2017
O devlet malikanesine talip olmadı, düşmanlık da etmedi ama, malikaneye kapak atan “siyahiler”, eski üstatlarını tehdit gördüler. Halbuki ülkenin O’na çok ihtiyacı var. Çünkü artık, “durun kalabalıklar, bu yol çıkmaz sokak” deme cesaretini gösterebilecek pek fazla kimse kalmadı.
“Deneysel olarak öyledir. Kendisini bir kere efendisinin malikanesine attı mı, babası ve dedeleri köle olarak yaşamış siyahi, birden kendini düzlüğe çıkmış zanneder. Ona bunun karşılığında bir görev verilmiştir; malikaneyi koruyup, hizmetlerini kusursuz yerine getirmesi. Köle bu görevi severek üstlenir ve canla başla çalışır ki, onda iki duygu oluşur: Biri kendini malikane ile özdeşleştirmesi diğeri, önceleri kendisi gibi köle olan zenci kardeşlerini malikane için tehdit olarak görmeye başlaması. Bu yüzden kendini özdeşleştirdiği malikanenin selameti ve geleceği adına dışarıda kalan zencilere acımasız muamelelerde bulunur.”

Ali Bulaç ülkede yaşanan zulmün sebebini bu şekilde teşhis ediyordu. Evet O, hiç bir zaman kendini “malikaneye atma” düşüncesiyle hareket etmedi. Aslında gözaltındayken bir polis müdürü  tarafından kendisine söylenen söz pek de haksız sayılmazdı; “Daha çok  sürüneceksin. Sen Ahmet Taşgetiren gibi hareket etmedin. Bak O nerede sen buradasın. Reisin kadrini bilemediniz. İyiliğini, dürüstlüğünü bilemediniz. Şimdi burda, bu yaşta, bu şekilde sürünüyorsun, sürünmeye de devam edeceksin.”

O hiç düşünmemişti ama, devlet malikanesine kapak atmayı başaran bazı eski “siyahi” arkadaşları, O’nu büyük bir tehdit olarak görmeye baslamışlardı. Bu yüzden “malikanenin selameti için” O’nu, 27 Temmuz günü gözaltına aldılar, bir kaç gün sonra da tutuklayarak Silivri Cezaevi’ne koydular.

Aslında devlet malikanesinde bulunanlar,  azıcık göz kırpsaydı O’nu, pek muteber makamlara getirmeye niyetliydiler. Çünkü O, “Siyasal İslam”  düşüncesinin en önemli teorisyen ve düşünürlerindendi. O’nun gibi olan bir çokları hemen kendilerine güvenli bir liman buluvermişlerdi. Hal böyleyken O, “bu yaşta  bu şekilde  sürünmek” pahasına bile olsa, doğru bildiklerini söylemekten çekinmedi.

Halbuki O, “Devletin İslamcısı” olma teklifini daha çok genç yaşlarındayken  almıştı. Kendisiyle yapılan bir

Bu haberler de ilginizi çekebilir