Davutoğlu'na akademisyenlere soruşturma ve gözaltıları sordu

Okuma Süresi 3 dkYayınlanma Cuma, Ocak 15 2016
HDP Eş Genel Başkan Yardımcısı Adana Milletvekili Meral Danış Beştaş, Başbakan Ahmet Davutoğlu'na 1128 akademisyen hakkında başlatılan soruşturmalar ve bu kapsamda bugün Kocaeli'de gerçekleşen gözaltıları sordu.
HDP Eş Genel Başkan Yardımcısı Adana Milletvekili Meral Danış Beştaş, Başbakan Ahmet Davutoğlu'na 1128 akademisyen hakkında başlatılan soruşturmalar ve bu kapsamda bugün Kocaeli'de gerçekleşen gözaltıları sordu.

Davutoğlu'nun cevaplandırması istemiyle Meclis Başkanlığına soru önergesi veren Beştaş, suça konu edilen bildirinin içeriğinde başta yaşam hakkı olmak üzere ihlallere ve sokağa çıkma yasaklarına son verilmesi, barış için çözüm yollarının kurulması ve ulusal ve uluslararası bağımsız gözlemcilerin yıkım bölgelerine girmesine, gözlemde bulunmasına ve rapor hazırlamasına izin verilmesi taleplerinin yer aldığını kaydetti.

Bu bağlamda Beştaş, şu soruları yöneltti:

Akademisyenler hakkında açılan soruşturmalar ve yapılan gözaltı işlemi hakkında ne düşünüyorsunuz?

Tarafınız da bir akademisyen olarak düşüncelerinizi ifadenizden ötürü daha evvel benzer ithamlara maruz kaldınız mı? Akademisyenlerin düşünce ve düşüncelerini ifade etmelerinin engellenmesini bir akademisyen olarak nasıl değerlendiriyorsunuz?

26 Aralık 2015 günü yapmış olduğunuz bir konuşmanızda "Yine bir meslektaş olarak söylüyorum. Ne şart olursa olsun ben hiç kimsenin önünde el pençe durmadım, fikrimi teslim etmedim, sizlerin de teslim etmesini beklemeyiz. Bizim görevimiz, size en uygun şartlarda fikir özgürlüğünün temin edileceği bir siyasi ortam oluşturmaktır." demiş olmanıza mukabil, 1128 akademisyenin fikrini özgürce ifade etmesini eleştirmenizin nedeni nedir?

26 Aralık 2015 günü yapmış olduğunuz konuşmanızda "Ben bugün yüzde 49,5 oy almış, demokrasi tarihimizin en yüksek oyunu almış bir seçimden çıkan başbakan olarak söylüyorum. Bizim huzurumuzda el pençe duracak bir bilim adamı istemiyoruz" şeklinde akademisyenlerin düşünsel özgürlüğünü vurguladığınız halde 14 Ocak günü bildiriye imza atan akademisyenler hakkında olumsuz ifadeler kullanmanızın nedeni nedir?

Yine 26 Aralık 2015 günü yapmış olduğunuz konuşmanızda "Türkiye'de fikir özgürlüğü mutlak anlamda hayata geçirilecektir. Bi

Bu haberler de ilginizi çekebilir