Eğitim-İş: Bu yılın ilk altı ayında 160 kadın öldürüldü
⏱ Okuma Süresi 3 dk•Yayınlanma Salı, Kasım 24 2015
Eğitim-İş Balıkesir Şube Sekreteri Filiz Aygün, kadın cinayetlerinde son 13 yılda büyük bir artış olduğunu belirterek, "2002 yılında 66 kadın öldürülürken 2009 yılında bu sayı bin 126'ya yükselerek, yüzde bin 400'lük bir artışla rekor sayıya yükseldi. 2014 yılında ise kadın cinayeti sayısı 281, 2015'in ilk 6,5 ayında ise 160 olduğu tespit edildi." dedi.
Eğitim-İş Balıkesir Şube Sekreteri Filiz Aygün, kadın cinayetlerinde son 13 yılda büyük bir artış olduğunu belirterek, "2002 yılında 66 kadın öldürülürken 2009 yılında bu sayı bin 126'ya yükselerek, yüzde bin 400'lük bir artışla rekor sayıya yükseldi. 2014 yılında ise kadın cinayeti sayısı 281, 2015'in ilk 6,5 ayında ise 160 olduğu tespit edildi." dedi.
Cinsiyet eşitliğinin, toplum yaşamının temel taşı olduğunu söyleyen Aygün, bunun kadın ve erkeklerin yaşamın her alanında eşit fırsat, hak ve yükümlülüklere sahip olduğu anlamına geldiğini ifade etti. Üretimin artı değerleri başta olmak üzere bütün olanakların eşitçe paylaşıldığı, aynı geçim ve gelecek endişesizliğinde kadın ve erkeklerden oluşan sınıfsız bir toplumda, her şeyin daha adil ve demokratik olacağını savundu. Türkiye için böyle bir düzenden söz etmenin henüz mümkün olmadığını söyleyen Aygün, "Kadınlar en çok kocalarından şiddet görmektedir. Yüzde 15'i, boşanmak istedikleri için öldürüldü. Tecavüzcülerinse yüzde 52'si tanıdıkları erkeklerdi. Tecavüz vakalarının yüzde 36'sı, kadınların evlerinde gerçekleşti. Hızla Ortaçağ karanlığına doğru yol alan toplumumuz, bilimsel eğitimden uzaklaşıp inanç öğretisine, kaderciliğe büründüğü için ruh hali bozulmuş ve bu bozulan toplumsal ruh halinin sonucu olarak, kadın cinayetleri ve kadına yönelik şiddette de büyük artışlar olmuştur. Bu suçlardan yargılananların ise ancak üçte biri cezalandırıldı. Cezalandırılan faillerin hemen tamamı ise 'haksız tahrik' indiriminden yararlanarak hafif cezalar aldılar." dedi.
Ekonomik bozuklukların, kadın cinayetlerinin ve kadına şiddetin en önemli sebeplerinden biri olduğunu ifade eden Eğitim-İş Şube Sekreteri Filiz Aygün, şunları söyledi: "Yine kültürel ve siyasal koşullar, şiddeti meşrulaştıran zihinsel altyapıyı da şiddeti arttıran sebepler olarak sıralayabiliriz. Yapılan araştırmalarda, öldürülen kadınların katillerinin çoğunlukla aile üyelerinden birisi olması dikkat çekicidir. Yine bu cinayeti işleyen eş ya da babanın durumunu irdelediğimizde, bunun altında
Cinsiyet eşitliğinin, toplum yaşamının temel taşı olduğunu söyleyen Aygün, bunun kadın ve erkeklerin yaşamın her alanında eşit fırsat, hak ve yükümlülüklere sahip olduğu anlamına geldiğini ifade etti. Üretimin artı değerleri başta olmak üzere bütün olanakların eşitçe paylaşıldığı, aynı geçim ve gelecek endişesizliğinde kadın ve erkeklerden oluşan sınıfsız bir toplumda, her şeyin daha adil ve demokratik olacağını savundu. Türkiye için böyle bir düzenden söz etmenin henüz mümkün olmadığını söyleyen Aygün, "Kadınlar en çok kocalarından şiddet görmektedir. Yüzde 15'i, boşanmak istedikleri için öldürüldü. Tecavüzcülerinse yüzde 52'si tanıdıkları erkeklerdi. Tecavüz vakalarının yüzde 36'sı, kadınların evlerinde gerçekleşti. Hızla Ortaçağ karanlığına doğru yol alan toplumumuz, bilimsel eğitimden uzaklaşıp inanç öğretisine, kaderciliğe büründüğü için ruh hali bozulmuş ve bu bozulan toplumsal ruh halinin sonucu olarak, kadın cinayetleri ve kadına yönelik şiddette de büyük artışlar olmuştur. Bu suçlardan yargılananların ise ancak üçte biri cezalandırıldı. Cezalandırılan faillerin hemen tamamı ise 'haksız tahrik' indiriminden yararlanarak hafif cezalar aldılar." dedi.
Ekonomik bozuklukların, kadın cinayetlerinin ve kadına şiddetin en önemli sebeplerinden biri olduğunu ifade eden Eğitim-İş Şube Sekreteri Filiz Aygün, şunları söyledi: "Yine kültürel ve siyasal koşullar, şiddeti meşrulaştıran zihinsel altyapıyı da şiddeti arttıran sebepler olarak sıralayabiliriz. Yapılan araştırmalarda, öldürülen kadınların katillerinin çoğunlukla aile üyelerinden birisi olması dikkat çekicidir. Yine bu cinayeti işleyen eş ya da babanın durumunu irdelediğimizde, bunun altında
Bu haberler de ilginizi çekebilir
En Çok Okunanlar
1.AKP'li Şamil Tayyar'ın dediği çıkmadı! ”Bu karar, Saran’ın değil, Fenerbahçe’nin gücüdür”2.14 yıl sonra yeni operasyon kararı!3.'Ukrayna'daki savaş 90 gün içinde sona erebilir!'4.Melih Gökçek mahkum oldu: 20 bin tl tazminat ödeyecek!5.Lütfi Arıboğan ve İlhan Helvacı adli kontrolle serbest bırakıldı
6.MHP'li Yıldız'ın kapsam dışı kalanlar 'sabretsinler' çıkışı siyasiler için de bir anlam taşıyor mu?7.Can Holding soruşturmasında yeni gelişme!8.OYAK'ta neler oluyor? Üyeler deprem yardımları tutarsız olunca hesap sordu!9.Barış Terkoğlu adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı10.Zelenskiy: ABD ile anlaştığımız konular var!

PROF. DR. OSMAN ŞAHİN

SAFVET SENİH

CUMA KARAMAN

ERTUĞRUL İNCEKUL

HÜSEYİN ODABAŞI
ÇOK OKUNAN HABERLER






