Ekonomi tıkandı...

’Dar Boğazdan Çıkış Programları”nın refah değil, bir süre fakirlik getirdiğini belirten Güngör Uras, “Dar Boğazdan Çıkış Programları” bu kadar kötü, o halde biz “İndir faizi, bindir faizi” ile durumu idare edelim diyemeyiz. Çünkü ekonomi tıkandı’’ değerlendirmesinde bulundu.

SHABER3.COM


Ekonominin dar boğazdan çıkması için çok kısa sürede çözüm paketinin hazırlanması zorunluluğu olduğunu belirten Milliyet yazarı Güngör Aras, yazısında ‘’Bizde daha önce uygulanan “Dar Boğazdan Çıkış Programları” sonunda, ekonomide olan bitenleri hatırlayınız. Madem ki, “Dar Boğazdan Çıkış Programları” bu kadar kötü, o halde biz “İndir faizi, bindir faizi” ile durumu idare edelim diyemeyiz. Çünkü ekonomi tıkandı. Mutlaka bir “Çıkış Programı”na ihtiyacımız var. Ne var ki, Cumhurbaşkanı adaylarımızın  bir “Çıkış Programı” hazırlayacak ne ekipleri var, ne hazırlıkları. Ana muhalefet partisi CHP’nin bile bu konuya ilgi duymaması, Cumhurbaşkanı adayını bilgilendirerek, desteklememesi konunun ne kadar hafife alındığını gösteriyor.’’ ifadelerine yer verdi.

‘’Çok kısa sürede hazırlanmalı’’

Cumhurbaşkanlığı seçimi sona erer ermez, ekonominin dar boğazdan çıkması için çok, sürede çözüm paketinin hazırlanması gerektiğini belirten Aras, yazısında, ‘’Cumhurbaşkanı adayları “Hele seçim sonuçlansın. Paketi sonra hazırlarız” diyemezler. Çünkü seçim dönemi paketin hazırlanmasını güçleştiriyor, paketin şartlarını ağırlaştırıyor. Ekonomimiz bugüne kadar belli aralıklarla dar boğaza girdi. Dar boğaza giren başka ülke ekonomileri gibi, “Yetiş ey IMF, kurtar bizi” dedik. IMF önce ekonomi için bir garanti fonu miktarını açıkladı. Sonra dar boğazdan çıkacak politikaların uygulanmasından sorumlu kaptanın belirlenmesini istedi. Sonra da dar boğazdan çıkmak için kısa ve orta vade uygulanacak politikalar ortaklaşa belirlendi.’’ ifadelerine yer verdi.
***

Kurdaki hareketin sebebi cari açık

Kurdaki hareketlenmenin en önemli nedeni yüksek cari açık. Milliyet yazarı Yaman Törüner, Ekonomi dinamiklerin yüksek cari açığın kur artışını, kur artışının da enflasyonu yükselttiğini gösterdiğini söyledi. Törüner yazısında, ‘’Hükümet, kur artışının sorumlusu olarak her ne kadar dış güç odaklarını gösteriyorsa da, bizim de dersimizi iyi çalışmadığımız anlaşılıyor. Kurdaki hareketlenmenin en önemli nedeninin, “yüksek cari açık” olduğu anlaşılıyor. Nitekim, Cumhurbaşkanımız da, seçimlerden sonra ilk fırsatta bu konuya eğileceklerini söyledi. Şu andaki ekonomi dinamiklerimiz, “yüksek cari açık”ın kur artışını tetiklediğini; kur artışının da enflasyonu yükselttiğini gösteriyor. 2018 yıl sonu itibariyle, yıllık cari açığımızın, milli gelirimizin %6.5’unu aşacağı ve 60 milyar dolara çıkacağı anlaşılıyor. Maalesef, Merkez Bankamızın, yukarıdaki grafikten de anlaşılabileceği gibi, altın almak suretiyle cari açığın artmasına katkı verdiğini söyleyebiliriz. Merkez Bankası, yıllar içinde 12 milyar dolarlık altın ithal etti. Petrol fiyatlarındaki her %10’luk artış; cari açığımızı, yılda 4.5 milyar dolar arttırıyor. Hem altın hem de enerji ithalatımız artıyor. Altın ve enerji hariç ithalat da, ekonomik aktivitedeki artışa bağlı olarak, 2017 son çeyreğinden beri sürekli yükseliyor. Kısacası, kapatılamayan ve cari açığı arttıran bir dış ticaret açığımız var.’’ ifadelerine yer verdi.

<< Önceki Haber Ekonomi tıkandı... Sonraki Haber >>
ÖNE ÇIKAN HABERLER