Ekrem Dumanlı: Zaman'dan ayrıl teklifi sadece Ali Bulaç'a yapılmadı

Okuma Süresi 3 dkYayınlanma Pazartesi, Temmuz 13 2015
Zaman Gazetesi Genel Yayın Müdürü Ekrem Dumanlı, yazar Ali Bulaç'ın Zaman'dan ayrılması karşılığında kendisine yüklü bir para teklifi yapıldığını açıkladığı söyleşiye değinerek, "Madem Ali Bulaç kumpasın bir parçasını ifşa etti, müsaadenizle kalan kısmı tamamlayalım. O teklif sadece Ali Bey'e yapılmamıştı." dedi
Zaman Gazetesi Genel Yayın Müdürü Ekrem Dumanlı, yazar Ali Bulaç'ın Zaman'dan ayrılması karşılığında kendisine yüklü bir para teklifi yapıldığını açıkladığı söyleşiye değinerek, "Madem Ali Bulaç kumpasın bir parçasını ifşa etti, müsaadenizle kalan kısmı tamamlayalım. O teklif sadece Ali Bey'e yapılmamıştı." dedi

Dumanlı'nın, köşesinde konuya değindiği "Zaman'ı bitirin talimatı" ara başlıklı yazısı şöyle:
"…Madem Ali Bulaç kumpasın bir parçasını ifşa etti, müsaadenizle kalan kısmı tamamlayalım. Ali Bey'e "Gazeteden ayrıl, oradan ne alıyorsan iki-üç katını verelim" dediler ve namuslu bir entelektüel duruşu karşısında üstü kapalı tehdit savurup gittiler. Yalnız o teklif sadece Ali Bey'e yapılmamıştı.
Haydi baştan anlatayım: 'Havuz' cenahından bir dost bana bir gün dedi ki: "Haberin olsun Zaman'ın içini boşaltacaklar." Şaşkınlıkla karşıladım. "Nasıl yani?" Adam devam etti: "Yazarlarınızı, editörlerinizi, hatta muhabirlerinizi oradan ayrılmaya zorlayacaklar." Ben çok ihtimal vermedim. Hatta kuşkuyla baktım. Çünkü Zaman'ı bitirmek için zaten düğmeye basılmış, gazete seçim meydanlarından hedef gösterilmiş, aboneler üzerinde terör estirilmiş, reklam verenlere tehditler savrulmuştu. Bunca haksızlık/hukuksuzluk irtikâp edildikten sonra gazete kadrosu ile niçin uğraşılsın ki diye düşünüyordum.

O YAZARIMIZ DA YİĞİT ÇIKTI

Yanılmışım. O günlerde "Bu gazetede yazan adam kalmayacak" nevinden yazılar kaleme alınmaya başlandı. Hatta devşirme bir yandaş, canlı yayında üst perdeden kehanetlerde bulundu ve "Zaman'dan kaçış" olacağını söyledi. Dedikodu artınca bazı yazarlarımızla buluştuk. Yandaş'tan aldığım haberi söyleyince bir yazarımız şöyle dedi: "İyi oldu bu konuyu açtığın. Ben de yanlış anlaşılma olmadan bunu nasıl söylerim diye düşünüyordum." Meğer siyasetin en zirvesi telefonla aramış. İltifatların ardından bir yetkilinin kendisini ziyaret edeceğini söylemiş. Ve o yetkili gelince "Zaman'ı bırak; istediğin gazetede (Havuz'u söylüyor) ya da TV'de çalış" demiş. Allah var; o yazarımız da yiğit

Bu haberler de ilginizi çekebilir