Fehmi Koru: O yolu seçmezsek İran'a döneriz...

Okuma Süresi 2 dkYayınlanma Cumartesi, Ocak 28 2017
Fehmi Koru: Ya 2002'nin fabrika ayarlarına döneriz, ya da İran'a... "Fitch'in, Moody's'in veya S&P'nin ne dediğine bakılmadan, yatırımcının zenginliğini paylaşmaya koştuğu bir ülkeydik"
İran'a döneriz...

Kredi derecelendirme kurumu Fitch, Türkiye’nin ‘BBB-’ ile yatırım yapılabilir seviyede olan kredi notunu, gece geç saatlerde, ‘BB+’ ile spekülatif seviyeye indirdi.
 
Fitch’in kararı öncesinde, diğer bir kredi derecelendirme kurumu olan Standard&Poor’s’un (S&P), Türkiye’nin görünümünü yeniden negatife indiren kararı açıklanmıştı.
 
Ekonomimiz, bu uluslararası kurumların dünyaya duyurdukları kanaate göre, ‘yatırım yapılamaz’ duruma düştü.
 
Üst akıl kumpası
 
“Üst akıl yine devrede” diyebilir, Fitch ile S&P’yi –hatta aynı çizgide duran Moody’s’i de bu ikiliye ekleyerek hepsini birden– “Türkiye’yi dize getirmek isteyen uluslararası kumpasın birer parçası” olarak suçlayabiliriz…
 
Nitekim bunları söyleyecek ve yazacaklar çıkacaktır.
 
Hep unutuluyor: Fitch ve S&P’nin, üstelik ciddi rakamlar da ödeyerek, “Bizi derecelendir” diye kapısını çalan biziz; Türkiye’dir.
 
Gerçek değişmiyor: Türkiye yabancı sermayenin uzak duracağı, daha önce gelmiş ve hâlâ kalmakta ısrar eden yabancıların gözlerinin kapıya kayacağı bir ekonomi görüntüsünde…
 
Kimsenin sevinemeyeceği bir durum bu. Bu kurumların duyuruları sonrasına yansıyacak gelişmeler, zengin-fakir ayırımı olmaksızın, hepimizi etkileyecektir.
 
Türkiye 1980’lerin ikinci yarısından başlayarak dünya ekonomisinin parçasına dönüştü. O yıllara kadar yılda birkaç milyar doları geçmeyen ihracatımız, o sayede, bugünkü 150 milyar dolar seviyesine ulaştı. Kalabalık ve çalışkan nüfusuyla Türkiye, dünyanın en büyük ekonomileri arasında yerini aldı.
 
İnişli-çıkışlı ilişkilerimize rağmen, şimdilerde ülkemiz için ‘yatırım yapılamaz’ notu veren kurumların da yardımıyla…
 
Ne yapacağız? Karalar mı bağlayacağız?
 

Bu haberler de ilginizi çekebilir