Fidel Okan, Davutoğlu'na had bildiren yazıyı kimin yazdırdığını açıkladı

Fidel Okan, kişisel hesabından paylaştığı yazıda, Havuz medyasının organı Sabah Gazetesinde yazan Hilal Kaplan'ın eşi Süheyb Öğüt'ün Aktüel'de Davutoğlu'nu eleştirdiği ve parti içerisinde adeta bomba etkisi yapan yazının yayına girdikten kısa bir süre nasıl kaldırıldığını anlattı.

Fidel Okan, Davutoğlu'na had bildiren yazıyı kimin yazdırdığını açıkladı

Fidel Okan, Facebook hesabında yayınladığı yazısında, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın damadı Berat Albayrak'ın kardeşi olan Serhat Albayrak'ın sahibi olduğu Turkuvaz Medya'da yayınlanan ve Başbakan Davutoğlu'na sert eleştiriler içeren Hilal Kaplan'ın eşi Süheyb Öğüt tarafından kaleme alınan yazının kaldırılma sürecinde yaşananları açıkladı.

İŞTE O YAZI

Bravo Hocam! Bravo!*

Üzerinde durulmadı fazla. Es geçildi sanılıyor ama Sabah Gazetesi yazarı Hilal Kaplan'ın Aktüel'de yazan eşi Süheyb Öğüt'ün Başbakan Davutoğlu'nu yerden yere vuran ve adeta had bildiren yazısı AK Parti'nin içerisine bomba gibi düştü.

Evet! "Hocam, sizin bu partide tek bir rolünüz vardı: O da Erdoğan'a vekalet etmekti!"şeklinde başlayan o yazı yayına girdikten bir süre sonra siteden kaldırıldı ama hafızalara da bıçak gibi kazındı. Özellikle de AK Parti'nin sağduyulu insanların hafızalarına.

Dün Başbakan Davutoğlu ve ekibine çok yakın bir AK Partili dostumdan öğrendim ki; bu yazı adeta deprem etkisine yol açmış parti içerisinde... Şöyle diyor o dostum; "Yazıyı sonradan kaldırdılar ama değişen hiçbirşey olmadı. Zira partinin liderine had bildirmeye kalkan bu şahsın o yazısı print edilip, çoktan herkesin çekmecesine kilitlenmişti! Tabii burada asıl mesele o yazı ya da o yazıyı yazan kişi değil. Asıl mesele, o yazının Aktüel'de yayımlanmış olması. Bana göre buna izin veren kişi, kariyeri açısından adeta intihar etmiştir!"

Peki dostum 'intihar etti' dediği o kişiyle kimi kastediyor?

Söyleyeyim; Serhat Albayrak'ı. Yani Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın damadı Berat Albayrak'ın kardeşini.

Bildiğiniz gibi Serhat Albayrak, içerisinde SABAH, ATV, A Haber ve Aktüel'in olduğu Turkuvaz Medya Grubu'nun başkanı. 'Ondan habersiz kuş uçmaz' derler o yayın grubunda. En azından kendisi’nin hep bu tarafıyla övünüp durduğu bu mahallede bilinir. Dolayısıyla sonradan; "Benim haberim olmadı. Ben yazıyı görmedim. Görseydim asla yayına koydurtmazdım" şeklinde yaptığı savunmalar da AK Parti tarafında gerçekçi ve samimi bulunmuyor.

Peki böyle bir şey olması mümkün mü ey millet?

Elbette değil! Albayrak sıradan bir şahıs değil. Cumhurbaşkanı'nın en yakınındaki birkaç kişiden biri. Ve Turkuvaz Medya Grubu'nun da en tepesindeki kişi. Ona bağlı medya grubunda bir yazar Başbakan Davutoğlu'na çok ağır bir dille had bildirmeye kalkacak ve dahası yerin dibine sokmaya çalışacak ve Albayrak'ın da bundan haberi olmayacak!

Kim inanır bu hikayeye Allah aşkınıza?

Davutoğlu'na yakın dostuma döneyim tekrar. Onun verdiği bilgileri, yorumları onun ağzından paylaşayım.

"Sayın Başbakan kahroldu o yazıyı görünce. Bizzat tanık oldum; 'Sözün bittiği yerdeyiz arkadaşlar!' dedi. 8 Haziran sabahından bu yana Sabah-ATV Grubu'nun kendisine karşı nahoş bir tutumu olduğunu biliyordu. Ama bu nahoşluk durumunun bu kadar ileri düzeye vardırılabileceğini de tahmin etmiyordu. Zaten Ethem Sancak ve medyasına çok ciddi bir mesafe koymuştu Sayın Başbakan. Bu yazıyla birlikte aynı mesafeyi SABAH-ATV Grubu'na da koyduğunu söyleyebiliriz artık. Yazının kaldırılması için kendisi hiçbir müdahalede bulunmadı ancak partinin üst düzey yetkilileri ve ağır toplar Albayrak ve Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın telefonlarını kilitledi!"

Yine dostuma dayandırarak devam edeyim yazıma. Onlara göre Süheyb Öğüt'ün bu yazısı Sayın Cumhurbaşkanına yakın “işgüzar bir ekibin”, Davutoğlu'na ayar çekmek gayesiyle yazdırdığı bir operasyon yazısı. Böyle olduğu konusunda kimse şüphe duymuyor, zira o yazıdan birkaç gün önce de Öğüt'ün eşi Hilal Kaplan Sabah'ta ki köşesinde Davutoğlu'na, "Bahçeli'yi alkışlamaya utanmadınız mı?" diyerek had bildirmeye çalışmıştı. Bir de tabi yazının yayımlanmasının hemen ardından coşkuyla üzerine atlanması durumu var. Ben bile Süheyb Öğüt'ü tanımıyordum ve Aktüel adlı bir internet sitesinin varlığından da haberdar değildim. Yazının yayına girmesinin hemen ardından bazı SABAH yazarları ve Ethem Sancak'ın sahibi olduğu Akşam, STAR ve 24'de tv'de görev yapan isimler Öğüt'ün yazısını büyük puntolarla ve alkışlarla sosyal medyada paylaşıma sokunca bizler de öyle haberdar olduk. Tabii yazı yayından kakınca, bu yazıyı anında sosyal medyada paylaşan aynı grupların yazarları, bu paylaşımları geri almaya başladı. Bunların içersinden teknik operasyonel yazıları ile bilinen Melih Altınok, Kurtuluş Tayiz, Ersoy Dede gibileri ise Öğüt'ün yazısıyla ilgili attığı twitleri Davutoğluna meydan okumaya devam edecesine kendi sosyal medya adresinde tutmaya devam etti. Dileyen kendi gözleriyle görebilir.

Sözün özüne gelirsek...

Her zaman, her yerde doğru ve hakkaniyetli duruş sergileme gayretinde olan çok önemli Ak Partili isimler, bu meselede de Davutoğlu'nun yanında yer aldıklarının bilinmesini istiyorum. Şunun altını özellikle çizmem gerekiyor değerli arkadaşlarım; 8 haziran sabahına kadar Davutoğlu'nun da, Cumhurbaşkanı Erdoğan gibi birileri tarafından politik olarak büyük bir yanlışın içerisinde sokulduğunu düşünüyordum. Keşke Sayın Davutoğlu, o yanlış ve incitici politikalarının peşinden sürüklenmeseydi. Öyle olsaydı inanın bugün AK parti tek başına iktidardı ve sorunsuz bir siyaset hakimiyetini devam ettiriyor olacaktı. Liderliği konusunda kendisinden beklenen tutumu seçim öncesi sergileyemedi Sayın Davutoğlu. Ancak partisinin kaybının nedenlerini çok iyi analiz etti ve 8 Haziran sabahı itibarı ile bambaşka bir profille karşımıza çıktı kendisi. Birkaç gün evvel meydanlarda esip gürleyen, Davutoğlu yerine makul bir liderle tanışmaya başladık biz. Çevremde başka partilere oy veren insanların bile ortak görüşü bu yönde. Kabul edelim ki üslubu, tarzı çok değişti Sayın Başbakan'ın. Bunu hepimizin görmesi ve Davutoğlu'na bu krediyi vermesi gerekiyor. Siyasetin amiral gemisi AK Parti'nin 2002 fabrika ayarlarına döndürülmesi ve makuliyet anlayışıyla yönetilmesi için en azından bunu yapmak gerekiyor. Son olarak Davutoğlu'na çok yakın AK partili dostumun bu konuda ki tespitini de paylaşıp yazımı bitireyim. Diyor ki;"Hoca zaten buydu. Orjinali buydu. 7 Haziran öncesi Davutoğlu bitti artık. Kendisi de, ekibi de gördü hataları ve eksikleri. Şimdi onları toparlamaya çalışıyor. Partisini yeniden ayağa kaldırmaya çalışıyor. Dost acı söyler ilkesinden hareketle, kendisine alkış çırpanları değil, acı da olsa doğruları gösteren insanları dinliyor. Bunun böyle devam edeceğinden hiç kimsenin artık şüphesi olmasın. Onun bu tavrından bazıları hoşnut olmasa da, sahip oldukları kalemler aracılığı ile Davutoğlu'na operasyon çekmeye devam etseler de bu durum asla değişmeyecek!"

*Yazının başlığını Aktüel Yazarı Süheyb Öğüt'ün Davutoğlu'na ağır bir dille saldırdığı o yazısından aşırdım. Zira böyle bir yazıya en uygun başlığın o olabileceğini düşündüm! Teşekkürler Sayın Öğüt!

<< Önceki Haber Fidel Okan, Davutoğlu'na had bildiren yazıyı kimin yazdırdığını... Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER