Financial Times gözüyle Türkiye'de işsizlik

Ekonomistler, Türkiye’nin gençleri arasındaki istihdam oranının iyileştirilememesinin uzun vadeli olumsuzluklara yol açabileceği konusunda uyarılarda bulundu.

SHABER3.COM

Son verilere göre Türkiye'deki genç işsizlik eylülde yüzde 24 olarak açıklanmıştı. Ülkedeki 15-24 yaş arası gençler kendilerini yeni tip Koronavirüs (Covid-19) ile daha da şiddetlenen bir istihdam kriziyle karşı karşıya buldu. 

Lojistik mezunu Ozan Yılmaz, diplomasının iş bulması konusunda doğru yol olduğunu ummuştu. Ancak, mezuniyeti üzerinden bir yıldan fazla bir zaman geçmiş olmasına rağmen hâlâ iş bulamadı.

İstanbul'da annesiyle birlikte ikamet eden Yılmaz, "Her zaman iş arıyorum, bazen görüşmelere de çağırılıyorum, ancak bir şey çıkmıyor. Tecrübe istiyorlar, ancak onu edinmek için de bir yerde çalışmaya başlamak lazım." ifadelerini kullandı. 

Sputnik ajansının Financial Times'tan çevirdiği habere göre, salgın döneminde şartları daha da kötüleştirdiğini vurgulayan Yılmaz, "Ne yazık ki çoğu çalışan çok gergin." dedi.

"HAYATTAN BEKLENTİM KALMADI"

Yılmaz ayrıca, "Ailem üzerinde bir yük gibi hissediyorum. Kendi paramı kazanamayacağımı görünce, hayattan beklentisi olmayan biri gibi hissediyorum" ifadelerini kullandı.

"İNSANLAR İŞ BULMA UMUTLARINI KAYBETTİ"

Konuyla ilgili açıklamalarda bulunan Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Üniversitesi Ekonomi doçenti Güneş Aşık açıklanan işsizlik rakamlarında yaşanan düşüşün 'aktif iş arayışında olan kişilerin sayısındaki azalmayla' alakalı olduğunu söyledi. 

Aşık, "Aktif olarak iş arayan, dolayısıyla işsiz sayılabilecek kişilerin sayısı düşüyor. İnsanlar işgücünü terk ediyor." ifadelerini kullandı. 

Çalışma yaşındaki genç nüfusun bir milyondan fazla artmasına rağmen, işgücü dışında kalan nüfusun oranı yüzde 31,1'e yükseldi. Bu rakam geçen sene yüzde 28,7 olarak ilan edilmişti.

İstanbul Bilgi Üniversitesi'nde öğretim görevlisi Murat Sağman, "Gerçek işsizlik rakamlarını hesaplamak zor." dedi ve kaç kişinin işgücü dışında kaldığının bilinmediğini söyledi. 

Analistler, küresel finansal krizin akabinde yüksek katma değerli sektörler yerine tüketim ve inşaata odaklanan bir ekonomik modele doğru kaymanın, son dönemlerdeki finansal dalgalanmalarla birlikte büyüme eğilimin durmasına sebep olduğunu söylüyor.

"İNŞAATIN ETKİSİNİ AZALTACAK REFORMLARA İHTİYACIMIZ VAR"

Sağman da konuyla ilgili olarak şu değerlendirmede bulundu:  "İnşaatın etkisini azaltmaya çalışan ve diğer endüstrilere, özellikle yeni endüstrilere odaklanmaya çalışan yapısal reformlara ihtiyacımız var. Türkiye ekonomisinde gerçek bir değişime ihtiyacımız var ama bu zaman alacak."

Türkiye ekonomisi, geçen sene toparlanma belirtileri gösterse de, bu oranın istihdam alanında bir karşılığı olmadı. Bunun yanında, Koronavirüs'ün ekonomi üzerindeki etkisi ise isdihdam oranına bir darbe daha vurdu.

Bahçeşehir Üniversitesi ekonomik ve sosyal araştırmalar merkezi müdür yardımcısı Gökçe Uysal, gençlerin işgücü piyasası içinde bulunmaları gerektiğini vurguladı.

Uysal şunları söyledi: "Bunlar uzun süre boyunca işgücü piyasasında kalmaları gereken gençler. Bugün 20 yaşında olan ve işsizlik çok yüksek olduğu için iş aramayan biri 40 yıl daha işgücü piyasasında kalacak. Yeni becerilerini boşa harcıyoruz."
<< Önceki Haber Financial Times gözüyle Türkiye'de işsizlik Sonraki Haber >>
ÖNE ÇIKAN HABERLER