"Gül AKP'de istenmediği halde kalmıştı, Arınç da kalırım sanıyor"

Abdullah Gül'ün yakın arkadaşı ve gayrı resmi sözcüsü konumunda olan gazeteci Fehmi Koru, Bülent Arınç'ın istifası üzerinden AKP'den ayrılan başta Abdullah Gül olmak üzere birçok kişinin yaşadıklarını 'dava' olarak adlandırılan bir sürece bağladı.

SHABER3.COM

AKP'den itilenler kervanına Arınç da katıldı ancak Arınç AKP'den ayrılmazken Fehmi Koru, bu süreci "istenmediğinin farkına varana kadar kalır" diye değerlendirdi. Koru, yakın olduğu Abdullah Gül'e de sözü getirerek onun da istenmediğinin kendisine belli edilmesine rağmen gidemediğini anlattı.

Fehmi Koru'nun blogundaki yazısından ilgili bölüm şöyle:

***
Bülent Arınç AK Parti’de kalabilir mi? Kendisi kalabileceğini sanıyor ama…

Gündüz internet üzerinden yayın yapılan bir televizyon kanalına çıkmaya hazırlanırken Bülent Arınç’ın istifa ettiği haberini aldım.

Cumhurbaşkanlığı yüksek istişare kurulu üyeliğinden istifa etmiş, AK Parti’den değil…

Yanlış. Kendisinden beklenen, içinde kalmakta ısrar ettiği partisinin sözcülerinin ve muteber saydığı kalemlerin istediği, iktidarın küçük ortağı MHP’nin liderinin ağzından çıkan ağır ifadelerin hedeflediği, Bülent Arınç’ın AK Parti’den de istifa etmesiydi.

Aslında AK Parti genel başkanı da olan Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın kendisini suçlayıcı açıklamasında yer alan “Dava arkadaşlarım tarafından asla savunulamaz” cümlesi de Bülent Arınç’ın artık ‘dava arkadaşı’ görülmediğinin işaretiydi.

‘Dava arkadaşları’ tarafından ‘savunulamaz’ görüşleri savunmuştu çünkü Bülent Arınç…

MHP’nin evvel eski bir ‘dava partisi’ olduğunu biliyoruz; bu gerçeği Bülent Arınç’a partisi adına cevap verirken MHP’nin 2 numaralı ismi Semih Yalçın bir kez daha hatırlattı.

AK Parti de tıpkı MHP gibi bir ‘dava partisi’…

İki partiyi iktidar çatısı altında birleştiren ve giderek birbirine benzer hale getiren de bu ortak nokta: İkisi de birer ‘dava partisi’…

Bülent Arınç kurucu kadrosunda yer aldığı, bakanlığını, başbakan yardımcılığını, TBMM başkanlığını üstlendiği AK Parti’de artık istenmediğini anlamıyor veya anlamazdan geliyor. Muhtemelen daha önce en az kendisi kadar AK Partili oldukları halde ayrılanlar için arkalarından kullanılmış “Trenden inenler” ifadesine muhatap olmayı arzu etmiyor.

Sebep ne olursa olsun, arzu etmese de, süreç, kendisinden öncekiler gibi, onu da, AK Parti’den koparacaktır. 

Uzatmaları oynayacak.

AK Parti’nin 18 yılı bulan iktidarı sırasında önemli mevkiler işgal etmiş, başbakanlık, başbakan yardımcılığı, bakanlık –Abdullah Gül’ü de onlardan sayarsak cumhurbaşkanlığı- yapmış isimlerin istenmedikleri bir çok vesileyle kendilerine belli edilmiş olmasına rağmen ayrılmaya karar vermeleri zor olmuştu.

Sebebi, AK Parti’nin MHP’yle benzeşen özelliği sebebiyledir.

‘Dava’ iddialı partilerinden ayrılmak kolay olmuyor.

Parti zaman içerisinde ‘dava’ sözcüğüyle ilintilenebilecek özelliklerini kaybetse ya da eski özelliklerini onlardan çok farklı yenileriyle değiştirse bile bu böyle. 

Kendilerinin AK Parti’de kalamayacağını anlayana kadar hayli zaman geçmesi gerekiyor AK Parti’de siyaset yapmış isimlerin…

Şimdi kurdukları yeni partilerde siyasi hayatlarına devam eden eskinin AK Partili isimlerine yönelik en etkili eleştiri de bu yolda.

<< Önceki Haber "Gül AKP'de istenmediği halde kalmıştı, Arınç da... Sonraki Haber >>
ÖNE ÇIKAN HABERLER