Ege Denizi'nde, İzmir'in Karaburun ilçesi açıklarına 30 km. uzaklıkta depremler meydana geldi. İlki saat 03.45'te 5,1 ile, ikinci büyük deprem ise saat 08.20'de, 5.0 büyüklüğündeydi. İki büyük deprem arasında ise şu ana kadar 40 civarında deprem oldu. Peki bu depremlerin anlamı ne? Daha büyük bir deprem beklenmeli mi, yoksa bunlar doğal yer hareketleri mi? İki ayrı Profesör, 2 farklı açıklama yaptı.
PROF. ULUĞ: ETKİNLİKLER DOĞAL AMA ARAŞTIRILMALI
Jeofizik ve sismoloji uzmanı Prof. Dr. Atilla Uluğ, "Ege Denizi'nin her tarafından etkinlik var, bu da gayet doğal ancak Saros Körfezi açıklarındaki depremin de Marmara Denizi içindeki kırılmaya hazır fay parçasıyla ilişkisinin araştırılması gerekir" dedi.
Uluğ, "Girit Adası yayı" üzerinde yaklaşık 20 gün önce başlayan etkinliklerin hala devam ettiğine değinerek, "Saros Körfezi açıklarındaki depremin de Marmara Denizi içindeki kırılmaya hazır fay parçasıyla ilişkisinin araştırılması gerektiğini" sözlerine ekledi.
PROF. ERCAN: DAHA BÜYÜĞÜ GELECEK
Prof. Dr. Ahmet Ercan, Hürriyet Gazetesi'ne yaptığı açıklamada “2011’de üç sene içinde Midilli’nin güneyinde vuracak dedim. Tam dediğim gibi oldu. Depremin olduğu yer de tam isabet oldu. Ancak arka arkaya olması bilimsel olarak da şaşırtıcı olarak gidiyor. Burada beklediğim deprem daha büyüktü. 6.5’ten daha büyük 7.3 civarında bekliyorum. Bugün meydana gelen depremler bu üçgendeki gerginliğin bittiğini sanmıyorum. ‘Ben gerginim daha büyük bir depremle gelerek vuracağım’ diyor“ dedi.
Ercan, depremin alışılmışın dışında seyrettiğini de kaydederek şunları söyledi:
“Genelde büyükten sonra küçükler olur ya da küçükten sonra büyük. Burada gerginlik boşalımında bir olağan dışılık var. Bu gelecek hafta oradaki davranışı açısından önemli ve izlenmesi gerek. Derinliğin 7-8 kilometrede olması Ege’deki gevrek kabukluğun kırılması olduğunu gösteriyor. Bu kırılma sürecektir. Gerginlik güney batı Ege’de sürerken orta Ege’ye sıçradı. Deprem kolyesi dediğim bir bölge var. Gerek Yunanistan kıyıları, gerek Trakya kıyıları ve gerekse Batı Anadolu kıyılarından Rodos ve Girit üzerinden tam bir gerdanlık gibi. Ben buna deprem gerdanlığı diyorum. Bugüne kadar hep batı ve güneyi etkilerdi, Şimdi ilk defa orta kısımda bir deprem etkinliği görülüyor. En kötü senaryoya göre burada 7.3 bir deprem olursa İzmir ve çevresi bunu 6, 6.5 büyüklüğündeymiş gibi duyumsayacak.''
PROF AKÇIĞ: SARSINTILAR BİR SÜRE DAHA DEVAM EDEBİLİR
Depremin ardından 9 Eylül Üniversitesi'nden Prof. Dr. Zafer Akçığ, sarsıntıları yorumladı. Bir süredir bu bölgede deprem kümelenmesi olduğunu söyleyen Prof.Dr. Akçığ, “Bu bölgede bir deprem hareketliliğinden söz edebiliriz. O fay hattında bir hareketlilik var. Ancak 5.1'lik sarsıntıyı ana şok olarak almamız lazım. Bunun öncüleri vardır ama onları hissetmek zordur. Ama bundan sonra sabah yaşananlar ve diğerleri ise artçı şoklar, sarsıntılar. Bu sarsıntılar bir süre daha devam edebilir" dedi.
DİKKATLİ SÖYLEMEK LAZIM
Bu tür depremlerin yeni depremlerin habercisi olup olmadığına yönelik olarak ise Prof.Dr. Akçığ, "Bir hareketlilik gerginlik var ama, bu depremlerin şiddeti azalarak mı devam eder yoksa artarak mı belli olmaz. Yani azalacağı kesin. Daha büyüğünün olduğunu söylemek kehanet olur. Bir de bu depremde kaç kilometrelik fay hattının etkilendiğini bilmek lazım. Normalde 5 şiddeti önemli bir zarar vermez. Daha şiddetli depremlerin olacağını söylemek için bence biraz daha dikkatli konuşmak lazım" dedi.
AJANSLAR/HÜRRİYET
