Mümtaz’er Türköne: Aydınlar dalkavukluğa soyundu

Mümtaz’er Türköne'den 17 Aralık yolsuzluk ve rüşvet operasyonu sonrası Türkiye’de yaşanan değişime değindi.

Mümtaz’er Türköne: Aydınlar dalkavukluğa soyundu

Siyaset bilimci Prof. Dr. Mümtaz’er Türköne, 17 Aralık operasyonu sonrası Türkiye’de yaşanan değişim ve dönüşümü Cihan Medya Haber Dergisi’ne yorumladı. Türköne, 17 Aralık sonrası için, “Bugüne kadar entelektüel anlamda sağlam bir ahlaki çizgi sergilemiş Türkiye’nin aydınlarının. Birden bire kayıtsız şartsız, dalkavukluğa, yağcılığa soyundular.” dedi.

Türkiye’nin bugün için bir geçiş sürecinde olduğunu dile getiren Türköne, “Hiç kimse bugün karşısında duran manzaraya bakarak orta vadede hesap yapamaz. Türkiye şu anda adeta arafta duruyor.” şeklinde konuştu. 

“Türkiye’de ciddi gazeteci de kalmadı bugün. İslamcı entelektüellerin ben tamamıyla bu hengâmede 17 Aralık’tan sonra bütün sermayelerini, particilik adına tükettiklerini düşünüyorum.” diyen Türköne, Türkiye için önemli değerler olan bazı isimlerin Türk halkının gözünde saygınlıklarını yitirdiklerini ifade etti. 

'PARASI OLMAYAN DİKTATÖRÜ KİMSE DİNLEMEZ'

Türkiye’de AK Parti’nin iktidara geldiği 2002 yılından 17 Aralık 2013’ kadar geçen süreyi 3 dönemde ele alınması gerektiğinin altını çizen Türköne, “2002’den 2007’ye kadar olan dönem, AK Parti’nin herkesle ittifak ettiği; askeri vesayet düzenine karşı herkesten yardım istediği, Türkiye’nin bütün liberal hatta sol çevrelerini bu anlamda yanında bulduğu en demokrat dönemdir. 2007’de 367 krizi sonrasında artık güç dengelendi. Aynı zamanda Ergenekon davası başladı, askeri vesayet karşısında güç toparlayan AK Parti, 2007’den sonra askeri vesayeti sınırlandırmaya başladı. 2010 Referandumuyla bu süreç bitti. Artık AK Parti’nin önünde hiçbir engel kalmadı. Burada artık AK Parti ile lideri Erdoğan’ı ayırmak gerekiyor. Bir kişi gücü eline aldığı zaman partisi bile o gücü sağlayan bir araçtan ibarettir. Rakip yok, o güce ortak olacak kimse yok. 2011 seçimlerinden sonra Erdoğan artık kendi otokrasisini oluşturmaya girişti. Ve bu dönem de 17 Aralık 2013 tarihine kadar devam etti. Tayip Beyin oluşturduğu otokrasisinin bir finans boyutu vardı. Hayrettin Karaman’ın fetvalarıyla oluşmuş işte bir devlet rantı üzerinden, o otokrasiyi finanse edecek bir network oluşturdular. Diktatörlükler para olmadan yürümez. Parası olmayan diktatörleri kimse dinlemez. 17 Aralık’ta ve 25 Aralık’ta patlayan buydu.” ifadelerini kullandı.

'DAVUTOĞLU, ERDOĞAN’DAN ÇOK DAHA SÜRÜKLEYİCİ BİR LİDER OLABİLİR'

Türköne, Cumhurbaşkanlığı seçimi sonrası Başbakanlık koltuğuna oturan Ahmet Davutoğlu’yla ilgili ise şu değerlendirmelerde bulundu: 

“Ben Davutoğlu’nu başbakan olarak, bir siyasi lider olarak kendini gerçekleştirdiğine henüz inanmıyorum. Belki de karşımıza, Erdoğan’dan çok daha sürükleyici ve çok daha albenisi olan bir lider ortaya çıkacaktır. Ancak bunun ortaya çıkması için Erdoğan’la çekişmesi gerekecek.”

Davutoğlu’nun ciddiye alınması gereken bir politik aktör olduğunu dile getiren Türköne, “Bir bakanlar kurulu listesi ilan edildi ancak Davutoğlu’nun tercihleri yansımadı ama zaman lazım, ben 2 aylık bir zaman diliminde tablonun tamamıyla ters düz olacağını düşünüyorum. Başbakan, Davutoğlu’na mecburdu. 17 Aralık - 25 Aralık soruşturmaları olmasaydı Davutoğlu Başbakan olamazdı” şeklinde konuştu. 

Üniversitede talebe yetiştiren bir hoca olarak da Türköne, siyaset dışında gençlere kitap okumaya nasıl vakit ayırabileceğine dair önemli ipuçlarını kendi hayatından örnek vererek anlattı ve “Kendime hedefler koyduğum çağlarda yani gençlik yıllarımda. Okumaya zaman ayırabilmek için 2 şeye karar verdim Birincisi futbolla hiç ilgim yok. Bu çok zaman kazandırıyor ve çok doğru bir karar olduğunu bugün geçmişe bakınca anlıyorum. İkincisi de giyime – kuşama düşkün değilim.” ifadelerini kullandı.

Mümtaz’er Türköne ile yapılan röportajın tam metnini Cihan Medya Haber Dergisi'nin son sayısında (EylülEkim 2014) okuyabilirsiniz. Medya dünyasından haber ve incelemeler yayınlayan dergi, aboneliğin yanı sıra tüm NT mağazaları ile seçkin Yaysat bayilerinde ve Turkcell Dergilik'in dijital raflarından satışa sunuluyor.

CİHAN

<< Önceki Haber Mümtaz’er Türköne: Aydınlar dalkavukluğa soyundu Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER