PKK'nın asıl hedefi ortaya çıktı!

Diyarbakır Lice'de PKK'lıların karakol inşaatlarını bahane ederek yaptığı eylemler tepki çekti.

PKK'nın asıl hedefi ortaya çıktı!

  • Lice'deki tehlikeli provokasyon Türkiye'nin gündeminde...
  • Terör uzmanları bu hamlenin perde arkasına dikkat çekti.
  • Siyasiler de provokasyon uyarısı yaptı.

Terör uzmanları, karakol inşaatlarına karşı çıkılmasının altında çözüm sürecini sekteye uğratmak için yapılan bir planlı çabanın olduğunu belirtiyor. Yeni yapılan kalekol veya karakolların önemli bir güvenlik zafiyetini ortadan kaldıracağını ifade eden uzmanlar, derin yapıların provokasyon yapabileceklerine dikkat çekiyor. 

Prof. Dr. Sedat Laçiner: Örgüt, devletin bölgede karakol yapmasına, güvenlik önlemi almasına karşı çıkıyor. Yeni karakollara itirazla aslında devletin milli egemenliğine karşı çıkılıyor. Yani bu eylemler bir denemedir. Devletin nasıl bir tepki vereceğini görmek istiyorlar. Bundan sonra Lice gibi benzer girişimler olacaktır. BDP'nin meydan gösterileri mitingleri başlıyor. Bu da aynı planın tırmandırılması siyasetinin bir parçası. Şimdi PKK Taksim olaylarını bir fırsat olarak görüyor. Hükümetin, zor ve zayıf durumda olduğu bu dönemde PKK'yla mücadeleyi göze alamayacağını düşünüyorlar. Bu sayede süreci doğasının dışında hızlandırmak istiyorlar. PKK'lılar sınır dışına çıkmadan bütün süreçte taleplerinin yerine gelmesini umuyorlar. PKK ve BDP'nin çözüm sürecine bakışı, işbirliğinden ziyade bir sinir harbi gibi. PKK en az tavizi vererek en fazla ne alabilirimin derdinde. Silahlı PKK'lıların çok azı göstermelik bir şekilde sınır dışına çıktı. Şu anki tek kazanım silahların susmuş olması ama örgüt silah dışı araçlarla etkinliğini artırma gayretinde.

Eski Emniyetçi Bülent Orakoğlu: Çözüm süreci zor bir süreç. Türkiye içerisinde Kürt olmayan unsurlar tarafından ve devlet içerisindeki derin yapılar tarafından bu sürecin başarıya ulaşmaması isteniyorsa muhakkak ki Kürt hareketi içerisinde de birtakım unsurlar var. Bunları Ergenekon iddianamelerinde görmüştük. Aşırı Kürtçülerin Ergenekon tarafından yönetilerek birçok olayda yer aldığı geçmiş tarihlerde ortaya çıkmıştı. Hükümetle BDP arasında birtakım anlaşmazlıklar var. PKK'nın içindeki bazı unsurların süreçten uzaklaştıracak açıklamalarını da görüyoruz. Karakollara art arda yapılan bu eylemlerde benim dikkati çekmek istediğim iki nokta var. İlki; bu eylemler hükümete karşı bir koz sağlamak gayesiyle planlanıyor olabilir. İkincisi; Ergenekon gibi derin yapılar bu süreci baltalamak adına art arda planlı bir eylem başlatmış olabilir.

Emekli Tuğgeneral Adnan Tanrıverdi: Bu eylemlerin özellikle son Taksim olaylarıyla bağlantılı olduğunu tahmin ediyorum. Özellikle sınır boylarındaki etkin güvenlik tedbirlerinin çözüm süreci görüşmeleri kapsamına alınması ve sürecin engellenmesi adına böyle bir eylemin yapıldığını düşünüyorum.

Zaman'da yer alan habere göre Diyarbakır’ın Lice ilçesinde 1 kişinin ölümü 9 kişinin yaralanmasıyla sonuçlanan olaylar siyasilerin gündeminde ilk sıradaydı.

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Çelik, olayı Twitter hesabından değerlendirdi. Terörün bitmesinin birilerini rahatsız ettiğini belirten Çelik, Ergenekon uzantıları ve ulusalcı ırkçıların Lice’den ‘büyük oyuna’ destek çıkarmaya çalıştıklarını anlattı. Diyarbakır’da yeni karakol inşa edildiği iddialarını yalanladı ve BDP'ye sağduyu çağrısı yaptı.

Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehdi Eker: “Bu ülke hepimize yeter. Demokratik ülkeyi beraber inşa edip barışla birleşeceğiz. Benim umudum çok fazla. Geçmişimize layık olanı yapmalıyız. Barışa karşı olanlar mutlaka çıkacaktır. Biz provokasyonlara gelmemeli, provokatörlere müsaade etmemeliyiz. Barışa sarılarak, gözyaşına dur demeliyiz. Uyanık ve ferasetli olmak zorundayız.”

BDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş: “Bu süreçte vatandaşların daha dikkatli ve provokasyonlara karşı duyarlı olması gerekir. Hükümet, provokasyon olduğuna inanıyorsa, karakol komutanını görevden alsın. Hükümetin bu tür demokratik gösterilere evrensel hukuk çevresinde yaklaşması lazım. İster Taksim’de olur, ister Lice’de. İnsanların demokratik gösteri hakkını, ifade özgürlüğü hakkını sınırsız kullanabilmesi gerekir.”

CHP Genel Başkan Yardımcısı Sezgin Tanrıkulu: “Sürecin devam ettiği bir ortamda karakol inşaatının sürdürülmesi ve protesto edenlere ateş açılması samimiyetsizliktir. Otuz yıllık çatışmalı sürecin çözümü hassasiyet gerektirir. Bu süreçte çeşitli provokasyonlar yaşanabileceğini hepimiz biliyoruz. Ancak sürecin bizzat yürütücüsü olan Sayın Başbakan’ın provokasyonlara açıkça çanak tutan beyanatları, zaten kırılgan olan süreci daha da hassas hale getiriyor.”

MHP Genel Başkan Yardımcısı Ruhsar Demirel: “Biz MHP olarak mart ayından beri meydanlarda mitingler yapıyoruz. Vatandaşlarımızla orada tek ses, tek vücut olmaya çalışıyoruz. Genel Başkan’ımız, ‘Her meydan sokaklara açılır ama her sokak meydanlara çıkmaz, sokaklar karanlıktır’ der. Sokaklar hak arama yeri değildir. Sağduyunun, Anadolu insanının hassasiyetinin baskın geleceğini umut ediyoruz.”

DTK Genel Başkanı Ahmet Türk: “Ülkemizde halklar arasında sağlanacak büyük barış, Ortadoğu barışını getirecektir. Sorunlarımızı toplumsal metotlarla çözmeliyiz. Mutlaka reform paketleri ile sürecin önünü açmalıyız. Yoksa her geçen gün barış umudu azalıyor. Demokratik, özgürlüklerle süslenmiş bir ülke hayal etmeliyiz ki, barış kalıcı olsun. Lice’de bir genç, asker tarafından öldürüldü. Böyle olaylar barış umudunu zayıflatıyor.”
<< Önceki Haber PKK'nın asıl hedefi ortaya çıktı! Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER