Uçak 'yüreklere' düştü - Ağıtlar...

Adana'dan kalkan ve Bağdat'ta havaalanına iniş sırasında düşen uçakta yolcu olarak bulunan ve yaşamını kaybeden işçilerin yakınları gözyaşlarına boğuldu.

Uçak 'yüreklere' düştü - Ağıtlar...

"BAŞKA CANLAR YANMASIN" İnşaat firması işçilerinden Halil Kılıç'ın (48) ailesi, yasa boğuldu. Olayı duyduktan sonra merkez Yüreğir ilçesi Yenidoğan Mahallesi'ndeki Halil Kılıç'ın evine gelen kardeşi Bayram Kılıç (41), AA muhabirine yaptığı açıklamada, kendisinin de Kurban Bayramı nedeniyle ağabeyi ile birlikte izin alarak 28 Aralık 2006 tarihinde yurda döndüğünü belirtti. Bayram Kılıç, ağabeyinin izninin bitmesinin ardından iş yerinden telefon açarak çağırdıklarını belirterek, ''Ben de aynı uçakla gidecektim, ancak iznim bitmeyince kalmaya karar verdim'' dedi. Irak'ta saldırı korkusu yaşamadıklarını, ancak gidiş-gelişlerde oldukça endişeli olduklarını ifade eden Kılıç, şunları söyledi: ''Daha önce, ağabeyim başka firmada çalışıyordu. Benim aracılığımla Kulak İnşaat firmasında çalışmaya başladı. Bu firmayla ilk yolculuğunu yapıyor. Daha önce de iki kez gitmişti. Her seferinde bizi hurda uçaklarla taşıyorlar. Irak'a gidip-gelmemiz mucize. Rezillik içinde gidip dönüyoruz. Bizim canımız yandı, bundan sonra bu işe bir çözüm bulunsun, başka canlar yanmasın. Irak'ta ucuza çalıştırılıp, başka şirketlere taşeron olarak satılıyoruz. Şirket, yüksek fiyatla anlaşma yapıyor, bizlere ise azını veriyor. İşçinin sırtından rant sağlanıyor.'' Ağabeyinin en büyük oğlu Saygın Kılıç'ı da beraberinde götürmek için girişimlerde bulunduğunu belirten kardeşi Bayram Kılıç, ancak işlemler tamamlanamayınca bundan vazgeçtiklerini söyledi. Sabah saatlerinde otomobiliyle Adana Havalimanı'na bırakan komşusu Habib Koç da Kılıç'ın oldukça endişeli ve heyecanlı olduğunu vurguladı. Kılıç'ın, saat 03.00'de kapısını telaşla çaldığını anlatan Koç, şunları söyledi: ''Uçağın 03.30'da olduğunu söyledi. Sonra aceleyle gittik. Ancak, uçak 3 saat sonra kalktı. Kendisi gitmek istemiyor gibiydi. Ben de (niye gidiyorsun? Yeter artık. Burada sana iş buluruz, geçimini burada sağlarsın) dedim. Birkaç kez daha gideceğini söyledi. Son konuşmamızda (çocuklarımın rızkı için gitmek zorundayım) diyerek helalleştik.'' Irak'a 3. kez giden Kılıç'ın eşi Gülşen Kılıç, sinir krizi geçirerek fenalaşırken, oğulları Saygın (24) ve İsmail (16) ise yakınları tarafından sakinleştirildi. Halil Kılıç'ın diğer oğlu Suat Kılıç'ın (21) Bursa'da uzman çavuş olduğu, haberi televizyondan duyduktun sonra birliğinden izin alarak, Adana'ya hareket ettiği belirtildi. PASAPORT SÜRESİNİ UZATAMAYINCA GİDEMEDİ Halil Kılıç'ın komşusu Hasan Koç ise aynı firmada çalıştıklarını, kendisinin de normal şartlarda düşen uçakla yolculuk etmesi gerektiğini, ancak belgelerini tamamlayamadığı için yurt dışına çıkışını gerçekleştiremediğini belirtti. Koç, dün gece geç saatlere kadar Halil Kılıç ile oturarak dertleştiklerini belirterek, ''Bana (keşke sen de gelseydin, yolculukta arkadaşlık ederdin) dedi. Ben, pasaport süresini uzatamayınca gidiş yapamadığımı söyledim. Ona (Üzülme, 15-20 güne biz de oraya gelmeye mahkumuz) diyerek şakalaştım'' şeklinde konuştu. Uçaktaki yolculardan Ramazan Altıkulaç'ın (41) ilk kez Irak'a gittiği belirtildi. Hasan Kılıç ile aynı mahallede oturan Altıkulaç'ın, komşularının yardımıyla bu işe girdiği öğrenildi. İş makinesi operatörü olarak çalışan Altıkulaç'ın eşi Ayşe ve oğlu Hamza (11), televizyondan haberi öğrenmelerinin ardından firmanın bulunduğu binaya giderek, bilgi almaya çalıştıkları öğrenildi. İŞBAŞI BİLE YAPMAMIŞTI" Bağdat'ta havaalanına iniş sırasında düşen uçakta bulunan, Adana'daki Kulak İnşaat firmasının işçilerinden Aziz Gelinci'nin (56) ailesi yasa boğuldu. Seyhan ilçesinin Mahfesığmaz Mahallesi'ndeki evi, olayın duyulmasının ardından bir anda yakınlarıyla dolup taşan Aziz Gelinci'nin babası Yusuf Gelinci (80), çok düşük bir ihtimal de olsa oğlunun yaşıyor olmasını ümit ettiğini söyledi. Olay nedeniyle sinir krizleri geçiren yaşlı baba Yusuf Gelinci, ''Oğlum İncirlik Hava Üssü'nde yıllarca çalıştı, emekli oldu. Ama emekli maaşı bu devirde yeter mi? Karşı çıkmama rağmen, aldığı para yetmediği için ölümü göze alıp Irak'a gitti. Bu Irak'a ilk gidişiydi, daha işbaşı bile yapmamıştı'' dedi. Yakınları, evli ve iki çocuk babası Aziz Gelinci'nin, Irak'a gitmeden önce, firmaya bir belge imzalayıp verdiğini, her türlü riski göze aldığını kabul ettiğini söylediler. 6 AYLIK EVLİYDİLER Adana'dan kalkan ve Bağdat'ta havaalanına iniş sırasında düşen uçakta yolcu olarak bulunan Serkan (29) ve Olcay Geyik'in (23), 6 aylık evli oldukları, makine mühendisi Serkan Geyik'in, Irak'ta inşaat işleri yapan Türk firmasında bir yıldır çalıştığı bildirildi. Serkan Geyik'in Yalova'da oturan işçi emeklisi babası Mesut Geyik, ev hanımı olan eşi Hayriye ile oğlu ve gelininden gelecek sağlık haberlerini beklediğini söyledi. AA muhabiriyle telefonda güçlükle konuşabilen Mesut Geyik, Serkan ve Olcay Geyik'in de içinde bulunduğu uçağın Irak'ta düştüğü haberini, olayı televizyondan duyan oğlunun arkadaşlarının aramasıyla öğrendiğini, hala olayın şokunu yaşadığını belirtti. Geyik, haberin duyulmasının ardından evlerine, yakınları ve komşularının geldiğini ifade etti. Makine mühendisi olan oğlunun yaklaşık bir yıl önce vatani görevini tamamlayarak Yalova'ya döndüğünü belirten Geyik, askerden geldikten bir ay sonra da Adana'daki Kulak İnşaat'ın, iş başvurusunu kabul etmesiyle Irak'ın başkenti Bağdat'ta çalışmaya başladığını kaydetti. Olcay Geyik'le geçen yılın Temmuz ayında evlenen Serkan Geyik'in, eşini de inşaat firmasınca Irak'ta kendilerine tahsis edilen eve götürdüğünü anlatan Mesut Geyik, şöyle konuştu: ''Serkan'la Olcay, Kurban Bayramı tatilini geçirmek için bayramdan iki gün önce Irak'tan gelmişti. Bayram tatili bitince de geçen hafta Adana'ya gidip yaklaşık bir hafta inşaat firmasının konuğu oldular. Uçakları sabah Adana'dan havalanmış. Yaşayıp yaşamadıklarını bilmiyoruz, ama umut içinde onlardan gelecek sağlık haberlerini bekliyoruz.''
<< Önceki Haber Uçak 'yüreklere' düştü - Ağıtlar... Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER