Hakan Kulaçoğlu: Şike sürecindeki sözlerim nedeniyle bedel ödedim

Trabzonspor Kulübü eski başkan adaylarından Prof. Dr. Hakan Kulaçoğlu, şike davası ve sportif yargılama sürecinde siyasi iradeyle ilgili açıklamalarından dolayı bedel ödemek zorunda kaldığını açıkladı. Kulaçoğlu, hakkında açılan güvenlik soruşturmasını 'siyaseten geçemediği' için Rize Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi'ndeki görevinden emekliliğe ayrıldığını savundu.

Trabzonspor'un 5-6 Aralık'ta yapılacak kongeresi öncesi adaylık yarışması devam ediyor. Şuana kadar Celil Hekimoğlu resmen adaylığını açıklarken Muharrem Usta'nın da kesin aday olacağı konuşuluyor. İbrahim Hacıosmanoğlu'nun yeniden aday olup olmacağı ise belirsizliğini koruyor. Muhtemel adaylar arasında adı geçen eski başkan adaylarından Hakan Kulaçoğlu ise aday olmadığını açıkladı. Kendisinin de yarıştığı 2013 Mayıs ayındaki kongresinde, seçilecek yönetimin görev süresini 6 aydan 2.5 yıla çıkartan tüzük değişikliğinin mahkemelik olacağını ve Trabzonspor'u yasal bir kaosa sürükleyeceği uyarasında bulunduğunu hatırlatan Kulaçoğlu, "Yine haklı çıktık. Şimdi yönetimin aldığı bu kongre kararı ile seçime gidilirse benzer bir sorun yine bizleri bekleyecek. Denetleme Kurulu ile bazı değerli hukukçularımız ve duyarlı üyelerimiz dışında bu durumdan kaygı duyan yok gibi. Bu noktaya adayların dikkatini çekmekte yarar olduğunu düşünüyoruz." dedi.

Adaylarla sık sık görüştüğünü ifade eden Kulaçoğlu, kendisinin bu kez başkan adayı olmadığını açıkladı. Kulaçoğlu, şöyle devam etti: "Kimseye göre pozisyon almak, kimseye kesin destek olmak, ya da bir diğerinin şevkini kırmak gibi bir düşüncemiz ve görevimiz yok. Trabzonspor'un iyiliği için, gerçekçi ve uzun soluklu bir çözüm bulmak yolunda kafa yoruyoruz. Biz bir ekibin, bir listenin değil bir çözümün, Trabzonspor 'un iyiliğinin parçası olmak istiyoruz. Ortada iki gerçek var; biri yükün çok ağır olduğu, diğeri ise hiçbir aday arkadaşımızın tam ve genel kabul görmediği. Değer verdiğim iki aday arkadaşımın birleşmesini sağlayamadığımız gerçeğine bir de bu son sözünü ettiğim tereddüt eklendiğinde bugünkü