[Harun Tokak] Ağlama Anne

Okuma Süresi 3 dkYayınlanma Pazar, Şubat 6 2022
Harun Tokak bir gurbet hikayesini Samanyoluhaber.com okuyucularıyla paylaştı

HARUN TOKAK



Karlı bir kış günü, gece ve soğuk bizi Deniz Hanım’ların evlerine taşıyor. Yerkürenin bu en soğuk bölgesinde her akşam yeni bir dünya kuruluyor. İyi yürekli insanların dünyası bu. Yalnızlık duvarlarını hicret ve hasretle yerle bir etmiş insanlara misafir oluyoruz. Bu insanlar, yeni doğmuş bir bebek gibi her şeye sıfırdan başlıyorlar. Dil öğreniyorlar, hayata ucundan, kenarından tutunmaya çalışıyorlar. Acılarını paylaşan birilerinin olduğunu bilmek onları mutlu ediyor.
Kabuk tutmuş acıların kabuğunu alıyoruz. Rahatlıyorlar. Jean-Jacques Rouseau’nun dediği gibi, beraber ağlamaktaki tatlılık kalpleri birbirine bağlıyor. Ramazan Bey’in dediği gibi, bu ziyaretler bize de çok iyi geliyor. Bizi ayakta tutuyor. Yürümeyi yeni öğrenen bebekler gibi birbirimize tutunarak yürüyoruz yolları. Her ev ziyaretinden sonra, Rabbimize, bize böyle yol arkadaşları verdiği için şükrediyoruz. ‘‘Sürecin en hazin sahnelerinden biri sizin gözlerinizin önünde yaşandı.’’ diyoruz Deniz hanıma. ‘‘Aslında biz bu yaşadıklarımızı kimse ile paylaşmıyoruz.’’ diye cevap veren Deniz hanım yaşadıklarını bizimle paylaşmaya başladı. 

Yaşadığımız o korkunç olayı hatırlamak istemiyoruz. Unutmaya çalışıyoruz. Elimizden gelse takvim yaprağını yırtar gibi o korkunç geceyi hayat sayfalarımızdan yırtıp atmak istiyoruz. Doğduğumuz ve yaşadığımız ülkemizde başka bir çıkış bulamadığımız için yeni bir hayata adım atmaktan, hicret etmekten başka çaremiz kalmadı. Eşim hapiste iken çocuklarımla çok zor günler yaşadık. Bir daha aynı

Bu haberler de ilginizi çekebilir