Kadın ve çocuklara konukevi açma zorunluluğunu 31 belediye yerine getirdi

Okuma Süresi 3 dkYayınlanma Pazar, Ocak 24 2016
İçişleri Bakanı Efkan Ala, CHP İstanbul Milletvekili Didem Engin'in kadın sığınma evlerinin sayısı ve kapasitesi ile ilgili verdiği soru önergesini cevapladı. Verilen cevaba göre Türkiye'de kadınlar ve çocuklar için konukevi açma zorunluluğu olan nüfusu 100 binin üzerinde 201 belediye bulunuyor. Bu sorumluluğu 11 ildeki 31 belediye yerine getirdi.
İçişleri Bakanı Efkan Ala, CHP İstanbul Milletvekili Didem Engin'in kadın sığınma evlerinin sayısı ve kapasitesi ile ilgili verdiği soru önergesini cevapladı. Verilen cevaba göre Türkiye'de kadınlar ve çocuklar için konukevi açma zorunluluğu olan nüfusu 100 binin üzerinde 201 belediye bulunuyor. Bu sorumluluğu 11 ildeki 31 belediye yerine getirdi.

Ülke genelinde belediyelerin açmış olduğu sığınma evlerinin kapasitesinin toplamda sadece 723 kişi ile sınırlı olmasının kadına yönelik şiddet vakalarının çokluğu dikkate alındığında konunun halen hükümet gündeminde gerekli öneme kavuşamadığının göstergesi olduğunu savunan Engin, şiddetle mücadelede kalıcı ve somut adımların atılması ve bir zihniyet dönüşümünün sağlanmasının şart olduğunu vurguladı.
30 büyükşehir belediyesinden yalnızca 7 tanesinin kadın sığınmaevi açma sorumluluğunu yerine getirdiğini ifade eden Engin, bu yükümlülüğü yerine getirmeyen belediyeler için herhangi bir yaptırım öngörülmeyişinin ise belediyelerin sığınmaevi açma konusunda istekli olmamalarına yol açtığına dikkat çekti.

Uluslararası sıralamalar ve raporlarda da Türkiye'nin karnesinin giderek kötüleştiğinin altını çizen Engin, şöyle devam etti: "Dünya Ekonomik Forumu'nun Küresel Toplumsal Cinsiyet Uçurumu Raporu'nda, Türkiye 2015 yılında 145 ülke arasında 130. sıraya geriledi. Son yayımlanan Avrupa Birliği İlerleme Raporu'nda da kadın-erkek eşitliğine ilişkin hukuki ve kurumsal çerçevenin mevcut olduğuna değinildi ancak kadınların geleneksel rolünün desteklenmesi, mevzuatın yeterince etkin bir biçimde uygulanmaması ve hizmetlerdeki düşük kalite nedeniyle kadına karşı ayrımcılık ve toplumsal cinsiyet temelli şiddetin önemli endişe konuları haline geldiği ifade edildi. Raporda siyasetçiler ve hükümet yetkililerinin kanun ile düzenlenmiş toplumsal cinsiyet eşitliği ilkelerine uymak ve kadınlara yönelik küçük düşürücü açıklamalardan kaçınmakla görevli oldukları da vurgulandı. Soru önergesine verilen cevap, siyasilerin bu görevlerini dikkate almadıklarının bir göstergesi. Yere

Bu haberler de ilginizi çekebilir