Kapısız tuvaletler

Okuma Süresi 3 dkYayınlanma Çarşamba, Haziran 11 2025
Samanyoluhaber.com yazarlarından Safvet Senih haya konusunu 'Kapısız tuvalatler' başlıklı yazında ele aldı.
         Sovyetler dağılıp Orta Asya’da Müslüman devletler teker teker bağımsızlıklarını kazanınca, oralarda bizim okullar da açılmaya başladı. Bilhassa anaokulları ve kreşlerde, oraların ifadesiyle “Bala  Bahçelerinde” maalesef tuvaletlerin kapısı olmadığını arkadaşlarımız gördüler ve üzüldük. Bunun sebebi komünizm döneminde kendilerine göre inançsız bir nesil yetiştirebilmek için önce haya duygusunu yok etmek istediler. Daha bebek iken, bala bahçelerinde kız-erkek yan yana çıplak olarak yatırıp öğlenleri uyuttular. Tuvaletlerin de kapısını da kaldırarak hayasızlığa alıştırmak istediler. Ama öğretmenler ve idareci arkadaşlar, bu eski yanlışlara son vererek, edep âdâb dairesinde yeniden her şeyi düzene koydular; fıtrata fıtrî olan güzelliklere döndüler. Okullarımız gül-gülistan oldu…

*            *                *

         M. Fethullah Gülen Hocaefendi, “Haya” konusunu “Kalbin Zümrüt Tepelerinde genişçe ele alıyor. Biz sadece oradan bazı bölümler aktarmak istiyoruz:

         “Çekingenlik ve utanma da demek olan hayâ; sofiye ıstılahında, Allah korkusu, Allah mehâfeti ve Allah mehabetiyle O’nun istemediği şeylerden çekinmek mânâsına gelir. Böyle bir hissin, insan tabiatında bulunan HAYA DUYGUSUNA dayanması, o şahsı, edep ve saygı mevzuunda daha temkinli, daha tutarlı kılar. Temelde böyle bir hissi bulunmayan veya yetiştiği çevre itibariyle onu yitiren şahıslarda ise, böyle bir haya duygusunu geliştirmek zor olsa gerek.

         “Efendimiz (S.A.S.)  ashabından birinin diğerine, hayâ ile alâkalı nasihatlerini  duyunca, ‘Bırak onu, HAY  İMANDAN  GELİR’ buyurur. (Buhari)  Diğer bir hadisinde ‘İman 70 şu kadar şubeden ibarettir, HAY 

Bu haberler de ilginizi çekebilir