Kurbandan Akla Takılanlar
⏱ Okuma Süresi 3 dk•Yayınlanma Cumartesi, Ağustos 8 2020
"Hz. İbrahim’in (a.s.), oğlunu kurban etme girişiminde bulunması, ilkel toplum ve kabilelerdeki uygulamayla herhangi bir ilgisi olmayıp, gördüğü bir rüyayı Cenab-ı Hakk tarafından kendisi için ilahi bir emir olarak kabul etmesinden kaynaklanmaktadır. Ve bu da onun için bir imtihandan ibarettir. (Saffât Sûresi 106). "

Prof. Dr. Muhittin AKGÜL | samanyoluhaber.com
Kurbandan Akla Takılanlar
Müslümanların, özellikle de dış dünyadaki farklı kültür ve inanç gruplarıyla karşılaşmalarından dolayı, öteden beri belki de akıllarına hiç gelmeyen, sorgulamadıkları bazı meseleler, ister istemez tartışılır veya en azından düşünülür hale gelebilmektedir. Bunlardan biri de daha yeni geride bıraktığımız Kurban ibadeti ve onunla ilgili bazı meselelerdir.
Kurbanla ilgili olarak, bu hafta içerisinde farklı şekillerde bana ulaşan bazı sorulara, kısa kısa cevap verme ihtiyacı hâsıl oldu. Bu sorulardan birisi, Hz İbrahim (a.s.) zamanında, insan kurban etme diye bir geleneğin olup olmamasıdır.
İnsan kurban etme geleneği, farklı toplum, kültür, gelenek ve kabilelerde, Tanrıya yaklaşma, gazabından korunma vb. sebeplerle zaman zaman uygulanmıştır. Cahiliye devri Araplarda da az dahi olsa çocuklarını putlara kurban etme vakaları rivayet edilmektedir. Hatta bunlardan en meşhuru, Hz. Peygamber’in (s.a.s.) babası Abdullah’ın kurban olarak adanmış olması, ancak daha sonra bulunan bir formülle, onun yerine develerin kurban edilerek kurtulmuş olmasıdır. Fakat İlahi hiçbir dinde, çocukların Allah’a kurban edilmesi gerektiğine dair sahih bir bilgi bulunmamaktadır. Bunun tek istisnası ise, Hz. İbrahim (a.s.)’dır. Hatta İslam, Mısır ve Hindistan’a ulaştığında, yerel grupların sadece bir âdetini yasaklamıştır. Bunlar, Mısır’da Nil’e atılarak kurban edilme geleneği ve kocası vefat edince, eşiyle birlikte yakma şeklinde tezahür eden Hindu uygulamasıdır.
Hz. İbrahim’in (a.s.), oğlunu kurban etme girişiminde bulunması, ilkel toplum ve kabilelerdeki uygulamayla herhangi bir ilgisi olmayıp, gördüğü bir rüyayı Cenab-ı Hakk tarafından kendisi için ilahi bir emir olarak kabul etmesinden kaynaklanmaktadır. Ve bu da onun için bir imtihandan ibarettir. (Saffât Sûresi 106). Nitekim imtihanların
Bu haberler de ilginizi çekebilir

Kemal Gülen

HARUN TOKAK
Esra Büyükcombak

Numan Yılmaz







