'Madene hayır' yazılı tişörtle koştu, 3.'lükle Artvin'e döndü

Okuma Süresi 3 dkYayınlanma Pazar, Şubat 28 2016
Trabzon'un düşman işgalinden kurtuluşunun yıl dönümü etkinlikleri kapsamında geçen hafta yapılan 36. Uluslararası Trabzon Yarı Maratonu'nda Artvinspor Kulübü maratoncusu Talat Alkan ve Bursa'dan Ergün Gülenç 'Madene Hayır' yazılı tişörtle koştular. Alkan, Artvin'e 3'lük kupası ile döndü.
Trabzon'un düşman işgalinden kurtuluşunun yıl dönümü etkinlikleri kapsamında geçen hafta yapılan 36. Uluslararası Trabzon Yarı Maratonu'nda Artvinspor Kulübü maratoncusu Talat Alkan ve Bursa'dan Ergün Gülenç 'Madene Hayır' yazılı tişörtle koştular. Alkan, Artvin'e 3'lük kupası ile döndü.

Maratoncu Talat Alkan yaptığı açıklamada; "Artvinspor Kulübü ve Artvin adına katıldığım 21 kilometrelik yarı maratonda 3.'lük kupası ile dönmenin mutluluğunu yaşıyorum. Yine ilk sıraları yabancılar aldı. Her zaman söylediğim gibi organik koşan belki de tek sporcuyum. 36. Yarı Maraton Trabzon Koşusu'nda Adana koşusu derecemi 2 dakika, Yunanistan'da yapılan Başkan koşusunda aldığım derecemi 7 dakika daha geliştirdim." dedi.

Koşularını 4 dakika daha geliştirerek İtalya'dan altınla gelmek istediğini belirten Alkan, "4 dakika daha geliştirirsem bu yıl Eylül ayında yapılacak İtalya Büyük Erkekler Yarı Maraton Koşusu'nda Türkiye'ye altın madalya ile döneceğim. Her geçen gün hedefe biraz daha yaklaşıyorum. Bu başarımda emeği geçen, bana destek veren başta kulübüm Artvinspor Kulübü'nden İrfan Yıldırım ve yönetim kuruluna, Artvin halkına ve özellikle desteğini hiç esirgemeyen Artvin'deki basın emekçilerine çok teşekkür ediyorum." dedi.

'Madene Hayır' yazılı tişörtle koşmasını da değerlendiren Alkan, "Trabzon 36. Yarı Maraton'da 'Madene Hayır' yazısıyla koştum. Bursa'dan yarışmaya katılan Artvinli maratoncu Engin Gülenç'in teklifi ve fikri bugünlerde Artvin'de yaşadığımız maden sorununa dikkat çekmek için çok yerindeydi, böyle bir fikirle koştuk. Çok güzel ilgi gördük ve alkış aldık. Ben 46 yaşındayım ve 21 kilometrelik yarı maratonda hala sporcuysam ve üçüncü olabiliyorsam, İtalya'dan altın madalya ile döneceğime yürekten inanıyorsam, bu Artvin'in temiz havasıyla gelişen ciğerlerim sayesinde olmuştur. Artvin, ormanlarıyla, coğrafyasıyla oksijen fabrikasıdır. Burayı sonsuza dek korumalıyız. Artvin bizim değil. Dedelerimizin torunlarına verilmek üzere verilmiş kutsal bir emanettir. Bizim kültürümüzde emanet hıyanet

Bu haberler de ilginizi çekebilir