Melek Gelir Davası: Bir çocuğun ve bir öğretmenin hayatına mal olan adaletsizlik

Solidarity With OTHERS’ın sosyal medya hesabından yapılan açıklamada şu ifadeler kullanıldı:

Melek Gelir, Bolu’da özel bir okulda fizik öğretmeniydi.

2016 yılında çalıştığı kurum KHK ile kapatıldı, ardından hakkında terör örgütü üyeliği suçlamasıyla dava açıldı. Suçlamaların temelini ise tamamen yasal faaliyetler oluşturuyordu:

Çalıştığı okuldan maaş almak,
Bank Asya’da hesap açmak,
NT Kırtasiye’den kargo almak
ByLock kullanıcısı olduğu iddiası.

Mahkeme, bu eylemleri örgüt üyeliğine delil sayarak Melek Gelir’e 6 yıl 10 ay 15 gün hapis cezası verdi.

Oysa dosyada, cebir ya da şiddet içeren hiçbir fiil yer almıyor, örgütsel faaliyet ya da kastı gösteren tek bir somut delil sunulmuyordu.

Yargılama sürecinde, ne bireyselleştirme yapıldı ne de masumiyet karinesi gözetildi. İstinaf ve Yargıtay, kararı neredeyse kopyala-yapıştır ifadelerle onadı.

Cezaevindeyken, Melek Gelir’in epilepsi hastası 15 yaşındaki kızı Sümeyra hayatını kaybetti.

Bugün Melek öğretmen cezaevinde, kızı Sümeyra ise toprak altında. İkisi de aynı hukuksuzluğun kurbanı.

Bu dava, AİHM’in Yalçınkaya kararında altını çizdiği hak ihlallerinin en son ve canlı bir örneği.

NE OLMUŞTU?

Bolu’da Hizmet hareketine yönelik soruşturmalar kapsamında 6 yıl 8 ay hapis cezası verilen ve iki yıl önce tutuklanan KHK’lı biyoloji öğretmeni Melek Gelir’in üç çoğundan biri olan büyük kızı Sümeyra Gelir, annesiyle görüş yaptıktan 1 gün sonra 3 Nisan’da anneannesinin Adapazarı’ndaki evinde yatağında ölü bulundu.

Melek Gelir’e verilen cezaya gerekçe olarak Bolu Özel İnci Fırat Eğitim Merkezi kadrosunda öğretmen olarak görev yapması, mesajlaşma programı Bylock kullanması, Polat Eğitim Basın Yayın Gıda Turizm Sanayi ve Ti