Meme kanserinde tümör tipine özel tedavi

Okuma Süresi 3 dkYayınlanma Salı, Aralık 8 2015
Anadolu Sağlık Merkezi tarafından bu yıl üçüncüsü düzenlenen Onkolojik Bilimler Sempozyumu'nda meme kanseri ile ilgili son gelişmeler ve yeni tedavi seçenekleri masaya yatırıldı. Uluslararası katılımın da yüksek olduğu, yaklaşık 20 konuşmacının bilimsel gelişmeleri paylaştığı sempozyumda Anadolu Sağlık Merkezi Genel Cerrahi Uzmanı ve Meme Merkezi Yöneticisi Prof. Dr. Metin Çakmakçı'nın yanı sıra MD Anderson Kanser Merkezi'nden Prof. Dr. Banu Arun, Florida Üniversitesi Kanser Merkezi'nden Dr. Eleftherios P. Mamounas ve Mannheim Üniversite Hastanesi Meme Merkezi Direktörü Prof. Dr. Marc Sütterlin de her yıl 1 milyon 400 bin kadına tanısı konan meme kanserine ilişkin yeni tedavi yöntemlerini katılımcılarla paylaştı.
Anadolu Sağlık Merkezi tarafından bu yıl üçüncüsü düzenlenen Onkolojik Bilimler Sempozyumu'nda meme kanseri ile ilgili son gelişmeler ve yeni tedavi seçenekleri masaya yatırıldı. Uluslararası katılımın da yüksek olduğu, yaklaşık 20 konuşmacının bilimsel gelişmeleri paylaştığı sempozyumda Anadolu Sağlık Merkezi Genel Cerrahi Uzmanı ve Meme Merkezi Yöneticisi Prof. Dr. Metin Çakmakçı'nın yanı sıra MD Anderson Kanser Merkezi'nden Prof. Dr. Banu Arun, Florida Üniversitesi Kanser Merkezi'nden Dr. Eleftherios P. Mamounas ve Mannheim Üniversite Hastanesi Meme Merkezi Direktörü Prof. Dr. Marc Sütterlin de her yıl 1 milyon 400 bin kadına tanısı konan meme kanserine ilişkin yeni tedavi yöntemlerini katılımcılarla paylaştı.

Meme kanserinin kadınlarda en sık görülen kanser türü olduğuna dikkat çeken Prof. Dr. Metin Çakmakçı, "Meme kanseri ile ilgili çok sayıda araştırma yapılıyor. Hem tanı hem de tedavi yöntemlerinde birçok gelişme yaşanıyor. Meme kanserinin türlerine göre tedavi seçenekleri de gün geçtikçe farklılaşıyor ve kişiye özel tedavi ön plana çıkıyor." dedi. Prof. Dr. Çakmakçı, kadınların meme yapılarını daha iyi tanımaları, memelerindeki değişikliklerin farkına varmaları ve zamanı geldiğinde yıllık meme taramalarını yaptırmaları gibi bilinçli davranışların, günümüzün tıp teknolojisiyle birleştiğinde, meme kanserinin korkutmayan bir kanser türü haline geldiğini ifade etti.

Prof. Dr. Banu Arun ise şunları anlattı: "Erken yaşta meme kanseri olan hastalarımızın ailesinde bu hastalığa yol açan genetik bir faktör var mı diye bakıyoruz. Meme kanserlerinin aşağı yukarı yüzde 10'u genetik faktörlere bağlıdır. Bunlardan da yüzde 85'i BRCA1, BRCA2 dediğimiz gen mutasyonlarına bağlıdır. Uygun hastada bu genetik mutasyon kanda var mı diye bakıyoruz. Eğer bu mutasyon varsa, meme kanseri riskinin ve yumurtalık kanseri riskinin çok yüksek olduğunu biliyoruz. Buna bağlı olarak erken tarama, hatta bazen cerrahi ile hastalığı önleyici bazı yaklaşımlar öneriyoruz. Bu tabii çok kişisel bir karar, biz hastalarla tartış

Bu haberler de ilginizi çekebilir