Mesleğinize, varoluş felsefenize ihanet etmeyin

Okuma Süresi 2 dkYayınlanma Perşembe, Ocak 27 2022
Ankara Emniyeti Terörle Mücadele (TEM) şubede gözaltında bulunanlara işkence yapıldığına dair raporun gizlenmesine tepkiler büyüyor. Samanyoluhaber.com Yazarı Gazeteci Ethem Çelebi bu konuda bir analiz kaleme aldı

ETHEM ÇELEBİ- SAMANYOLUHABER.COM

Ankara Barosu bilmeli ki;

İşkenceyi sansürlemek insanlık suçuna ortak olmaktır

Ankara’nın göbeğinde, emniyet müdürlüğünde, tüm dünyanın gözleri önünde, mazlumlara ağır işkenceler yapılıyor. 

Ancak insanlık ölüler gibi sessiz, görmezden geliyor.

Kimsenin umurunda değil.

Filistin askıları, tacizler, üzerini soyup  soğuk su basmalar, hakaretler, copla tehdit etmeler, tekme tokat dövmeler ve daha envai çeşit işkenceler…

Şu an halen Ankara emniyet müdürlüğünde Gülen Hareketi mensubu oldukları iddiasıyla gözaltına alınan onlarca insan, işkencelere maruz kalıyor.

Evet, işkenceler insanlığı kanatıyor, Türkiye’de vicdan kalıntısı olup olmadığına dair son umutları da tüketiyor.

Ancak en az işkenceler kadar ağır bir insanlık suçu daha işleniyor Ankara’da.

Sessizliğin de ötesinde ağır bir suç ve son derece ürpertici bir vebal.

Sansür…

Ankara Barosu günler süren sessizliğin ardından emniyet müdürlüğündeki işkencelere dair bir açıklama yayınladı.

Açıklamada “Tüm iddiaların kayıt altına alındığını ve suç duyurusunda bulunulduğunu ifade etmek isteriz” denildi.

Ankara Barosu’nun açıklamasını işkence raporunu hazırlayan avukat Gizay Dulkadir’in twitter paylaşımları takip etti.

Dulkadir paylaşımlarında, Ankara Barosu’nun açıklamasına işaret ederek şu ifadeleri kullandı: “Kamuoyuna yansıyan sonucun ben ve arkadaşlarımın ortaya koymak istediğimin çok gerisinde olduğunu bilmenizi isterim. Herkesin sorduğu “hep rapor açıklardınız bu sefer neden açıklamadınız” “rapor ne zaman açıklanacak” sorusunun cevabını emin olun ben de bilmiyorum. Açıklanması gerektiğini düşünüyorum ve açıklanacağını umuyorum.” 

Bu haberler de ilginizi çekebilir