MHP, kimlik numaralarımızı Amerikalı sosyal medya şirketlerine vermeyi mi teklif ediyor?

MHP'nin 'sosyal medyaya kimlik numarasıyla girilsin' teklifinin esas amacı ne?

SHABER3.COM

MHP Kırıkkale Milletvekili Halil Öztürk, sosyal medya platformlarında yeni hesap açarken 'TC Kimlik numarasının girilmesinin ' zorunlu olması için kanun teklifi verdi. 
Teklife göre Sosyal ağ sağlayıcıları, Türkiye'de açılan temsilciliklerinde görevlendirilen kişilerin bilgilerini, Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumuna bildirecek.
Türkiye temsilciliğinde görevlendirdiği kişi veya kişilerin bilgilerini kuruma 20 gün içinde bildirmeyen sosyal ağ sağlayıcısının, Türkiye'deki internet trafiği bant genişliğinin yarı yarıya daraltılması için işlem başlatılacak. Bu işlemden sonra bildirimini 20 gün daha geciktiren sosyal ağ sağlayıcısının internet trafiği tamamen durdurulabilecek.
Peki gerçek amaç ne ?

T24.com'un Bilişim Uzmanı yazarı Füsun Sarp Nebil  "Hedefin nedeni açık ama yine de anlatalım' diyerek  AKP - MHP ortaklığının Sosyal medyayı yasaklamak için bahane aradığını yazdı 

İşte Füsun Sarp Nebil'in köşe yazısı 
MHP'nin "İnternet ortamında yayınların düzenlenmesi ve bu yayınlar yoluyla işlenen suçlarla mücadele edilmesi" hakkında hazırladığı kanun teklifinde, kullanıcıların sosyal medyaya kimlik numarasıyla giriş yapması önerisi yer aldı [1]. Kanun teklifini Meclis Başkanlığı'na sunan MHP Kırıkkale Milletvekili Halil Öztürk, sosyal medya platformlarında dolaşan yalan haberler ve sahte hesaplar yüzünden birçok internet kullanıcısının mağduriyet yaşadığı söyledi. Öztürk kanun teklifi ile ilgili olarak şöyle dedi:

"Koronavirüs ile mücadele ettiğimiz şu dönemde dâhi durum değişmemiş, sahte hesaplar üzerinden yapılan algı yaratmaya yönelik korku salıcı haberler yüzünden zaman zaman toplumda endişeler yükselmiştir. Bu bağlamda, tüm sosyal medya mecraları için 2018'de yapılan genel bir araştırma sonucuna göre Türkiye; 'Sahte habere en çok maruz kalan ülkeler' kategorisinde yüzde 49 ile ilk sırada yer almaktadır. Sosyal medya platformu Facebook'tan yapılan açıklamada; 2018'in ilk 3 ayında dünya genelinde 1,2 milyar sahte hesap silinirken, 2019'un aynı döneminde 2,2 milyar sahte hesap silindiği belirtilmiştir. Tüm dünyanın sahte hesaplarla başı ağrımaktadır.

Türkiye'den günlük erişimi 500 binden fazla olan, yurt içi veya yurt dışı merkezli sosyal ağ sağlayıcılarına Türkiye'de temsilcilik açma ve temsilci bulundurma zorunluluğu getirilmekte, sunmuş oldukları hizmetten yararlanmak isteyenlerden Türkiye Cumhuriyeti kimlik numarası isteme zorunluluğu getirilerek Türkiye'de sahte hesap açılmasının önüne geçilmesi amaçlanmaktadır. Diğer taraftan kimlik numaralarının Kişisel Verilerin Korunması Kanunu kapsamında korunması öngörülürken, yaptırımlara uymayan sosyal ağ sağlayıcılarına ağır idari para cezaları uygulanması da teklifimizde yer almaktadır" 

Yine yine yeniden... İlla sosyal medyayı kapatmak mı amaç?
Kanun tasarısına baktığımızda, -tam da tahmin ettiğimiz gibi- nisan başındaki "Korona" başlıklı torba kanundan çıkarılan maddelerin, allanıp, pullanıp, daha genişletilerek tekrar önümüze konulduğu gözüküyor[2]. T.C. Kimlik Numaralarımızı, yani "Kişisel Verilerimizi" Amerikalı Sosyal Medya devlerine verme teklifini yapma şerefi ise Halil Öztürk isimli MHP milletvekiline bahşedilmiş. Kendisini kutluyoruz.

Kişisel Verileri Koruma Kanunu'nu MHP mi deliyor?
Kanundaki "kimlik numarası" uygulamasının komikliğini nasıl ifade etsek acaba?

Yani şimdi T.C. hükûmeti, Twitter ile bir arayüz üzerinden T.C. kimlik ile giriş mi yaptıracak? Ya da Twitter'a kimlik numaralarını verip, bunlar benim halkım, bunları içeri alırken bunlarla al filan mı diyecek? Bilemedik...

Ama hangi şekilde yapılırsa yapılsın, bu kişisel verilerin Amerikalı bir internet devine veriliyor olması anlamına geliyor. Türkiye Cumhuriyeti'nin bir milletvekili acaba bu teklifi yaparken, bunu düşündü mü?

Sosyal medya neden kapatılmak isteniyor?
Hedefin nedeni açık ama yine de anlatalım. AKP hükûmeti iktidara geldikten sonra medyayı kontrol altına aldı. Bugün bir zamanların "ana akım"ı olarak tanımlanan tüm medya AKP'nin elinde. Ama tabi ki bunlar şimdilerde ana akım tanımlarını da kaybettiler. Çünkü gazetelere para ödeyenler zaten eğitimli insanlardı. Bunlar artık böylesine güdümlü olan yayınları okumuyorlar. Bir zamanların ana akım olanların tirajlarına baktığınızda -devlet dairelerinin gazete alarak tirajı yükseltme çabalarına karşın- yerlerde süründüğü görülüyor.

Buna karşılık "Yeni Medya" olarak tanımlanan, internet gazeteleri, bloglar, sosyal medya, WhatsApp ve benzeri mesajlaşma uygulamaları, video oyunlar, dijital video platformları ve hatta artık video konferans uygulamaları gibi yeni nesil mecralar günümüzde muhalefetin yükseldiği -hatta meclisteki muhalefet partilerinin beceremediği muhalefetin yapıldığı- ortamlar halinde. İnsanlar bu ortamlarda çok ilginç bilgiler, videolar ve mesajlar paylaşabiliyor.

AKP iktidarı ise elinde tuttuğu ülkenin para gücüne (makarna, kömür ya da partizan iş pozisyonlarını kastediyorum) ya da propaganda gücüne (medya) rağmen, ülkenin geldiği ekonomi düzeyi ile halkın güvenini kaybediyor. Bütün koalisyonlara (Demokrat Parti, Has Parti, MHP, Büyük Birlik Partisi vs. vs.) rağmen 4-5 yıldır aşağıya düşüyor. Bunu İstanbul ve Ankara Büyükşehir Belediye seçimlerinde gördük. Korona sonrası -yönetilmeyen ekonomi nedeniyle- işsizlik ve -1000'er TL dağıttıklarını söyledikleri 2-4 milyon insana rağmen- halktaki genel memnuniyetsizlik artacak. Dolayısıyla iktidarın elindeki araç "sertleşmek" ve "muhalefetin yapılabileceği her ortamı engellemek" şeklinde olacak.

Sosyal medya da en yoğun muhalefetin yapıldığı yer olduğu için engellemeye yani kaybetmelerini ertelemeye yönelik olarak ellerinden geleni yapacaklar. Bunu kâh ortakları MHP'ye verdirdikleri kanun tasarısı ile kâh "WhatsApp kontrol altına alınıyormuş" türünden algı yaratan mesajlarla yapacaklar. Önümüzde muhtemelen daha yoğun görüyor olacağız.

Kimlik numarası ile girmek zorunluluğu AKP'nin sorununu çözer mi?
Bunun işlemeyecek bir süreç olacağı şimdiden belli ama yine de inceleyelim; kimlik numarası ile sosyal medyaya giriş zorunluluğu iktidarın işine yarar mı? Hemen belirtelim; bu iktidarın şikâyet ettiği soruna cevap olmaz, devekuşu misali başı kuma gömmek anlamına gelir.

Neden?
Çünkü diyelim ki; Twitter kabul etti -ki etmez, çünkü bir kere kabul etti mi, tüm ülkeler aynı talebi yapar ve Twitter hızla kullanıcı kaybeder-. Gizli girmek isteyen bu sefer VPN ile girecektir[3]. Gerçi BTK'nın 2016'dan bu yana VPN'leri operatörler üzerinden engelleme çabası var[4]. Ama VPN'i tamamen engelleyemiyorlar. Birincisi bankalar ya da büyük şirketler güvenlik nedeniyle işlemlerini ancak VPN ile yaparlar, ikincisi internetin savunucuları çeşitli araçlar geliştirdiler. 

Bunun başında da tarayıcıların artık VPN'li geliyor olması var. İnternet camiası da zaten internetin özgür olmasına yönelik pek çok inisiyatif ile yeni yeni uygulamalar ve protokoller geliştiriyorlar.

O nedenle AKP, şeffaf, katılımcı, birlikteliği destekleyici, halkın isteklerini dikkate alan ve liyakata özen gösteren bir yönetimle devam etmediği zaman sonuç değişmeyecektir.

İnternet uydudan gelirse, oyun değişir
Tabii ki kanunun amacı kimlik numaraları ile giriş değildir. Çünkü iktidar da biliyor, bu sosyal medya firmalarına bu tür bir teklif yapmak, onların doğasına aykırı. Bu nedenle iktidar muhtemelen şöyle diyor;

"Biz zaten biliyoruz; kimlik numaraları ile girişi sosyal medya firmaları kabul etmeyecekti. Biz onların bant genişliğini yarıya indirmek için bu kanunu bahane olarak kullanacağız."

Çünkü diyelim ki; Twitter kabul etti -ki etmez, çünkü bir kere kabul etti mi, tüm ülkeler aynı talebi yapar ve Twitter hızla kullanıcı kaybeder-. Gizli girmek isteyen bu sefer VPN ile girecektir[3]. Gerçi BTK'nın 2016'dan bu yana VPN'leri operatörler üzerinden engelleme çabası var[4]. Ama VPN'i tamamen engelleyemiyorlar. Birincisi bankalar ya da büyük şirketler güvenlik nedeniyle işlemlerini ancak VPN ile yaparlar, ikincisi internetin savunucuları çeşitli araçlar geliştirdiler. 

Su yolunu bulur... Öyle ya da böyle.

Sosyal medya yoksa, başka ne varsa o kullanılır?
Bir ara bir kumar sitesi konusunda haber yazarken öğrendiğim anektodu anlatayım. Siteye girmek isteyenler, normal yolları değil, bir oyun sitesindeki chat bölümünü kullanıyordu. Demek istediğim şu; konulan her kural, bozmak için daha çok sayıda insanı yaratıcı çözümler bulmaya yönlendirecektir. Mesela, Korona sayesinde günümüzde artık video konferans uygulamaları daha çok insanın kapalı grup sohbet etme ortamı haline geldi.

Dedik ya... su yolunu bulur...
<< Önceki Haber MHP, kimlik numaralarımızı Amerikalı sosyal medya şirketlerine... Sonraki Haber >>
ÖNE ÇIKAN HABERLER