MHP’li Feti Yıldız komisyondan bildirdi : 'Yeni bir infaz yasası şart'

Okuma Süresi 3 dkYayınlanma Salı, Ağustos 12 2025
MHP Genel Başkan Yardımcısı Feti Yıldız, bugün 3’üncü kez toplanan Millî Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu’ndan bir kare paylaşarak, “Yeni bir infaz yasası şart!” açıklamasında bulundu. Yıldız, “Şartlı tahliye ya da koşullu salıverilme olarak nitelendirilen bu müessese, ülkelerin ceza ve infaz politikalarına göre farklı koşul ve sürelerle uygulanmaktadır. Örneğin, İngiltere, Finlandiya, İtalya ve Polonya’da kural olarak hapis cezalarının yarısı ceza infaz kurumlarında infaz edilmekte iken, bu oran Belçika’da üçte bire kadar düşmektedir. Ülkemizde kural olarak hapis cezalarının yarısı, bazı suçlar bakımından ise üçte ikisi veya dörtte üçü ceza infaz kurumunda infaz edilmektedir. Bir düzenlemeye ihtiyaç olduğu açıktır.” ifadelerini kullandı.
MHP Genel Başkan Yardımcısı ve aynı zamanda komisyon üyesi olan Feti Yıldız, TBMM’de 3’üncüsü düzenlenen Millî Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu toplantısından bir kare paylaştı. “Yeni bir infaz yasası şarttır” başlıklı açıklamada ‘büyük adaletsizlik yaşandığını’ belirten Yıldız, “Toplumun tamamını kucaklayan, temel hak ve özgürlükler alanını genişleten adımlar atılırken yeni bir dil inşa etmek zorundayız. Cezanın amacı; toplumu suçtan korumaktır.  Islahın amacı; hükümlü veya tutuklunun tekrar suç işlemesini önlemektir. Bu iki amaç birlikte değerlendirilerek makul bir sonuca varılır. İnfazın temel ilkelerini hatırlatmak gereği duydum.” dedi. 

Ardından da şunları yazdı:

“Bilindiği gibi; ceza ve güvenlik tedbirlerinin infazına ilişkin kurallar hükümlülerin ırk, dil, din, mezhep, milliyet, renk, cinsiyet, doğum, felsefi inanç, milli veya sosyal köken veya siyasi veya diğer fikir yahut düşünceleri ile ekonomik güçleri ve diğer toplumsal konumları yönünden ayrım yapılmaksızın ve hiçbir kimseye ayrıcalık tanınmaksızın uygulanır.

Ceza ve güvenlik tedbirlerinin infazında zalimane, insanlık dışı, aşağılayıcı ve onur kırıcı davranışlarda bulunulamaz. Hükümlü ve tutuklu sayısının 420 bini geçtiği bu günlerde Tutuklamayı tarif etmek istersek kısaca şunları söyleyebiliriz.

Yargılama sürecinin sıhhati ve maddi gerçeğin her türlü şüpheden uzak şekilde ortaya çıkarılması için şüpheli veya sanığın hürriyetinin tedbir olarak kısıtlanmasıdır. Katalog suçlarda,kuvvetli suç şüphesi ve somut delillerin varlığı tutuklama nedenidir. Bazı Siyasi Partiler karşı çıkmış ancak yapılan yargı reformlarıyla tutuklamalara dikey itiraz yolu açılmıştır.

Tutuklama ağır bir tedbir olsa da kural olarak masumiyet karinesini ortadan kaldırmaz.
Tutuklamanın bir araç olduğu, geçiciliği ve orantılı olması izahtan varestedir. Özgürlük ve güvenlik hakkıyla ilgili mevzuat ve uygulama temelinde bir çok reforma imza atılmış ancak daha yapacağımız işlerimiz var.

İnfaz hukuku, ceza yargılamasının b

Bu haberler de ilginizi çekebilir