Organize hırsızlık

Bank Asya, TMSF yönetimine geçmeden önce 1,7 milyar lira öz kaynağa sahipti. Bu rakam 17 ayda 600 milyon liraya geriledi.

Bank Asya'ya çökme operasyonunu en basit haliyle anlattı

Video: Arşiv

Bank Asya’nın yönetimine Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu hukuksuz bir şekilde el koydu. 17 aydır bankayı yöneten TMSF, Bank Asya’nın A grubu hisselerini yüzde 51’ini bugün ihaleyle satacak. Bank Asya, el konulmadan önce 1,7 milyar lira olan öz kaynağa sahipti. Bu rakam 600 milyon liraya geriledi. Daha önce 32 milyar lirayı gören bankanın aktif büyüklüğü ise 7 milyar lira seviyesine düştü. Mevduat da 3,5 milyar TL’ye indi. İki binden fazla kişi işten çıkarılırken 100’e yakın şube kapatıldı. İki yıl önce Katarlıların 7,5 milyar TL’ye almak istediği Bank Asya’nın tamamı için 250 milyon TL civarında bir fiyat belirlenmesi, “Acaba banka haraç mezat kime satılacak?” sorusunu gündeme getiriyor.

Erdoğan anahtarları masasında istemişti

Bank Asya’da hukuksuzluklar 17/25 Aralık 2013 yolsuzuluk soruşturmasından sonra başladı. Kamu kurumları bankadaki mevduatını çekti. Telefonla aranan şahıs ve şirketlerden hesaplarını kapatması istendi. Bu arada iktidara yakın gazete ve televizyonlarda banka hakkında mesnetsiz haber ve yorumlar çıktı. BDDK bunlarla ilgili işlem yapmadı.

Uluslararası haber ajansı Reuters’in ‘Anahtarları masamda istiyorum’ başlıklı haberi hükûmetin maksadının bankayı ele geçirmek olduğunu ele verdi. Haberde, dönemin başbakanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Bank Asya’nın akıbetini yakından takip ettiğini belirterek şu bilgiye yer verilmişti: “Olay sırasında Erdoğan seyahatteydi. ‘Dönünce Bank Asya’nın anahtarlarını masamda görmek istiyorum’ dediği aktarılmıştı.” Fakat, Erdoğan seyahatten döndüğünde anahtarı masasında bulamadı.

Siyasî baskıyla banka yönetimine el konuldu

Erdoğan, Bank Asya için 18 Eylül 2014’te TÜSİAD’ın Yüksek İstişare Kurulu toplantısında, “O banka zaten battı.” ifadelerini kullandı. Buna rağmen mevduat sahipleri paniğe kapılmadı ve bankalarına sahip çıktı.

Siyasî sürecin bir sonucu olarak 3 Şubat 2015’te TMSF ‘eksik’ evrak gerekçesiyle bankanın yönetimine el koydu. TMSF’nin yönetimde kaldığı 17 ay boyunca banka değer kaybetti. 29 Mayıs’ta görev süresi dolan TMSF, bankayı asıl sahiplerine iade etmedi. Bunun yerine Bank Asya’nın tamamını 88 milyon dolara açık artırmaya çıkardı. İhaleye çıkarılan oran bankanın tüm hisselerinin yüzde 20’sine denk geliyor. Karalama kampanyasından evvel defter değeri en son 1,82 TL olan Bank Asya’da TMSF’nin belirlediği fiyat 70 Kuruş oldu.

Bir bankacı, “Bankacılık sektörü özgür olmalı. Banka üzerinden yaşananların sebebi tamamen siyasîdir. Bu bizi memnun etmiyor. Sektörde güvensizlik oluşturuyor.” diyor.

Tüm bu yaşanan süreçler gösteriyor ki 24 Haziran’daki ihale göstermelik olacak. İktidara yakın havuz medyasında yer alan habere göre TMSF’nin Bank Asya’da satış ihalesinde bir haftalık uzatmaya gitmesinin arkasından Suudiler çıktı. TMSF yetkilileri, Suudi yatırımcının adını açıklamasa da kulislerde 4 bankanın adı geçiyor. Bunlar arasında Al-Rajhi Bank, Bank AlJazira, Al Bilad Bank ve Alnima Bank yer alıyor.

Kentbank’ta Türkiye’ye 4,1 milyar dolar ceza

Türkiye daha önce Kentbant ve Demirbank davalarında AİHM yüksek tazminat ödemeye mahkum olmuştu. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) Türk hükümetini 4,1 milyar dolar tazminat ödemeye mahkum etti. Demirbank davasında da AİHM Halit Cıngıllıoğlu’nu haklı buldu.

Aynı şekilde başka bankalara da el konulabilir

Doğan Cansızlar (Eski SPK Başkanı): Bank Asya sürecinin buraya geleceği belliydi. Gömleğin düğmesini baştan yanlış iliklerseniz sonununda doğru olmasını bekleyemezsiniz. Baştan beri yapılan herşey yanlıştı. Bankayı kimin aldığı önemli değil. Öyle ya da böyle yapılan bir hukuksuzluk söz konusu. Açılan bir sürü dava var hiçbiri daha sonuçlanmadı. O davaların sonucuna bakarak konuşulması gerekiyor. Şimdiden sonra banka veya şirketler açısından herşeye el konulabilir. Bunlara yönelik hukuki zemin oluşturuldu. Şuanda TMSF’nin yaptığı şey dışarıdan normal gibi görünüyor. Getirisini ve götürüsü ne olur belli değil ama ülkenin imajını olumsuz etkileyecek.

Tazminatı hazine ödeyecek

Süleyman Taşbaş (Bank Asya ortaklarının avukatı): Satış hukukî bir zeminde gerçekleşmiyor. Bank Asya’ya el konulmasıyla ilgili açılan 520 dava hala devam ediyor. Ortaklar Bank Asya ile ilgili konuyu AİHM’e kadar götürecek. Yaşanan tecrübeler de gösteriyor ki Türkiye bugün olmasa bile yarın ciddi tazminatlar ödemek zorunda kalacak. Tüm bu hukuksuz kararlara imza atan bürokratlar da eninde sonunda bunun hesabını verecek.

<< Önceki Haber Organize hırsızlık Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER