Panik bozukluğu, her 4 kişiden 1'inde görülüyor

Okuma Süresi 3 dkYayınlanma Pazartesi, Kasım 23 2015
Özellikle nöbet anlarında kişiyi son derece olumsuz etkileyen ve panik atak ile oldukça sık karıştırılan panik bozukluk, günümüzde her 4 kişiden 1'inde görülen ancak tedavisi mümkün olan bir hastalık.
Özellikle nöbet anlarında kişiyi son derece olumsuz etkileyen ve panik atak ile oldukça sık karıştırılan panik bozukluk, günümüzde her 4 kişiden 1'inde görülen ancak tedavisi mümkün olan bir hastalık.

Dünya Sağlık Örgütü'nün verilerine göre anksiyete bozukluklarının görülme sıklığı son yıllarda artış gösteriyor. Bununla birlikte 'panik bozukluk' ve 'panik atak' kavramları birbirine sıkça karıştırıldığından çoğu kişi kendinde panik atak olduğu yanılgısına düşüyor. Panik bozukluk durumunun panik atağa oranla çok daha hafif bir psikolojik sorun olduğunu ve tedavi edilebildiğini belirten Acıbadem Bursa Hastanesi Psikiyatri Bölümünden Dr. Bekir Tasalı, "Klasik olarak nevroz terimi bireyde anksiyeteye karşı özel savunma belirtileriyle kendini belli ediyor, bireyin gerçekle bağlantısı kopmuyor, toplumsal uyumunun fazla bozulmuyor ve psikozlara göre bütün fonksiyonlarda bozukluk çok daha hafif gözleniyor. Bu tür bozukluklarda gerçeği değerlendirme gücü veya yeteneği bozulmuyor. Yani kişi hastalığını biliyor ve düşüncelerini saçma buluyor. Nelerin veya neyin düşünce, istek ya da düş; neyin eylem ya da olay olduğunu rahatlıkla fark edebiliyor." dedi.

HER 4 KİŞİDEN 1'İNDE GÖRÜLÜYOR

Panik bozukluğun son yıllarda her 4 kişiden 1'inde görülen bir rahatsızlık olduğunu bildiren Dr. Bekir Tasalı, yaşam boyu en az 1 defa panik nöbeti geçirme sıklığının yüzde 10 olduğunu, kadınlarda görülme oranının erkeklere göre daha olduğunu kaydetti. Panik bozukluk rahatsızlığında, panik nöbetler olmadığı zamanlarda hastanın genel durumunda hiçbir bozukluk görünmediğini vurgulayan Tasalı, panik nöbeti olduğu sırada hastanın ileri derecede telaşlı ve hareketli göründüğünü ifade etti.

Bununla birlikte çarpıntı, titreme, ağız kuruluğu, hava açlığı veya nefes alamama, nefes alamamadan ötürü boğulma hatta ölme korkusu gibi şikayetlerin gözlenebildiğine dikkat çeken Tasalı, şöyle devam etti: "Panik nöbetinin olmadığı durumlarda kişilerarası ilişkilerde herhangi bir bozukluk görülmezken, nöbet sırasında kekeleme ve

Bu haberler de ilginizi çekebilir