Para gelecek her kapıyı çalıyor

Okuma Süresi 3 dkYayınlanma Perşembe, Temmuz 11 2019
Dış politikada S-400, Suriye, İdlib, Libya ve Doğu Akdeniz’deki süreçler nedeniyle Trump ile Putin arasında sıkışan AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, iç politikada ise Ahmet Davutoğlu ile Ali Babacan/Abdullah Gül ekiplerinin AKP’den kopup, rakip parti kurma girişimleriyle oldukça sıkıntılı günler yaşıyor.
AKP Hükümetlerinde 2015 yılına kadar Ekonomiden Sorumlu Başbakan Yardımcılığı görevinde bulunan AKP kurucusu Babacan, kuruculuktan ve AKP üyeliğinden 8 Temmuz’da istifa ederek, partileşme çalışmalarına hız verirken, Erdoğan’ın da “ihanet” ithamlarına muhatap oldu.

Eski Başbakan ve AKP Genel Başkanı Davutoğlu ile Babacan’ın partileşme girişimlerini önce “boş çuval” olarak nitelendiren ve “tarihe gömüleceklerini” söyleyen Erdoğan, süreç ciddileşmeye başlayınca yeni parti oluşumlarını “ümmeti bölmekle, kendisini sırtından hançerlemekle” suçlamaya başladı.

Ancak Erdoğan ve kabinesinin asıl büyük açmazı, ekonomi alanında elindeki kaynakların tükenmesi, manevra alanının daralmasından dolayı karşı karşıya kaldığı çaresizlikten kaynaklanıyor. Bu yüzden gözüne kestirdiği her alana saldıran iktidar, Merkez Bankası’na el koymaya, turizmcilere haraç salarak yüz milyonlarca doları kurulacak denetimsiz bir fonda toplamaya, yurt dışı seyahat harçlarını yüzde 330 artırmaya, yurt dışındaki servetini Türkiye’ye getirenlerden Varlık Barışı adıyla vergi almama, hesap sormama güvencesine varana kadar, para gelecek her adımı atıyor.

AKP iktidarlarının ilk Varlık Barışı yasası, küresel finansal krizin ekonomide yarattığı olumsuz koşulların etkisiyle, 2008 yılında çıkartılmıştı. Yasayla, yurt içi ve yurt dışında kayıt dışı olarak tutulan, beyan edilmemiş, vergisi ödenmemiş döviz, altın, mücevher, kıymetli maden, menkul kıymet (hisse senedi, tahvil, bono vb.) varlıklarını beyan edenlere, bu servetleri üzerinden yüzde 2 vergi ödemek koşuluyla servetlerini yasal hale getirme olanağı tanındı. O tarihte yurt dışındaki bankalarda, vergi cennetlerinde tutulan kayıt dışı servetlerin tutarı 200 milyar dolar düzeyinde tahmin ediliyordu.  

O dönemde Maliye Bakanı olan ve şimdi Ali Babacan’ın yeni partisinin kurucuları arasında adı öne çıkan Mehmet Şim

Bu haberler de ilginizi çekebilir